Şartlı tahliye memurun yine nerede olduğunu bilmediği için az önce beni aradı. | Open Subtitles | الضابط المسؤول عن اطلاق سراحك اتصل للتو لأنه لم يعلم أين كنت مجددا. |
Ve şartlı tahliye memurun bay Nakajima' ya sakın sorun çıkarma. | Open Subtitles | و لا تسبب المتاعب للسيد ناكاجيما الضابط المسؤول عن مراقبتك أثناء هذه الفترة |
Maalesef Komutanınız AshIey-Pitt ve benim bir anlaşmamız var. | Open Subtitles | الضابط المسؤول عنك الرائد أشلي بيت وأنا لدينا اتفاق |
İlk saat içerisinde, görevin başındaki subayın kolu koptu. | Open Subtitles | خلال الساعة الأولى، الضابط المسؤول عن المهمة |
Bak, bir komutanla konuşmak istiyorum! | Open Subtitles | انظرا، أنا أود التحدث مع الضابط المسؤول! |
Nakliye subayı bir taburun ihtiyaçlarını karşılıyorsa Komutanına danışma hakkına sahiptir. | Open Subtitles | ضابط النقل لديه الحق لأستشارة الضابط المسؤول للكتيبة التي هو يمولها |
- Görevli memur Dedektif Peters'mış. | Open Subtitles | الضابط المسؤول عن الأمر كان المحقق (بيترس). |
Cho, gel de yetkili memurla konuşmaya gidelim. | Open Subtitles | (تشو)، دعنا نذهب للتحدّث إلى الضابط المسؤول. |
Kayıtlı bir yakını yok. Acil durumlarda Şartlı Tahliye memuru ile irtibat kuruluyor. | Open Subtitles | لم يتم ذكر عائلة له، والشخص الذي تتواصل معه بحالة الطوارئ هو الضابط المسؤول عنه |
Çünkü sartli tahliye memurunuz raporunu yazarken ona olabildigince yardim edecegim. | Open Subtitles | عندما يملئ الضابط المسؤول عنك تقريره، سأكون مُفيداً جداً |
Gözetim memurun aradı. | Open Subtitles | لقد اتصل الضابط المسؤول عن إطلاق سراحك المشروط |
Belmonut Polis Karakolu'ndaki görevli memurun numarasını versem... | Open Subtitles | حسـناً، لـو اعـطيتك رقم هـاتف الضابط المسؤول في مركز الشرطة |
Tam bir birlik bekliyordum! - Komutanınız nerede? | Open Subtitles | كنت أتوقَّع سريِّة كاملة أين الضابط المسؤول عنكم ؟ |
Komutanınız beni bir odaya sokarak El Zuhari'nin paranoyasını fitilleyecek bir sürü soru sordu. | Open Subtitles | الضابط المسؤول دفع بي إلى غُرفة مع معتوه اجتماعيا وقائمة من الأسئلة مضمونة لتغذية جنون العظمة. |
Burada bölük subayın değilim. | Open Subtitles | أنت لست في مكتب الضابط المسؤول هنا |
Treasure adasındaki komutanla, polis şefiyle ve FBI ile konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن اتكلم مع الضابط المسؤول عن جزيرة (تريجيرا) ومع رئيس الشرطة ومكتب التحقيقات الفدرالي |
24:00'dan geç olmamak şartıyla Komutanına rapor ver! | Open Subtitles | احضر إلى الضابط المسؤول قبل الثانية عشرة ليلاً |
- Cho, gel de yetkili memurla konuşmaya gidelim. | Open Subtitles | (تشو)، دعنا نذهب للتحدّث إلى الضابط المسؤول. |
Benim, Şartlı Tahliye memuru rüşvetin arttırılmasını istiyor. | Open Subtitles | مرحبا, هذا أنا, الضابط المسؤول عني يريد بعض الزيادة في حصتـه |