"الطابور" - Translation from Arabic to Turkish

    • sıra
        
    • sıraya
        
    • sırada
        
    • sıranın
        
    • kuyruk
        
    • kuyrukta
        
    • sırayı
        
    • kuyruğa
        
    • sırasında
        
    • kaynak
        
    • Sırana
        
    • kuyruğu
        
    • sıradan
        
    • sıradaki
        
    • kuyruğunda
        
    Ve hemen yanında sadece iki kişinin bulunduğu bir kısa sıra vardır. Open Subtitles وبجانبه الطابور القصير الذي لا يقف فيه سوى شخصين
    Gitmek isteyenler tek sıra olsunlar ve ...kimlik'lerini hazırlasınlar ve kontrol noktalarına doğru hareket etsinler. Open Subtitles أولئك الذين يَتمنّونَ عُبُور، الخط في الطابور الوحيدِ قدم هويتك واذهب من خلال نقطة التفتيش
    Haftaya, tıpkı diğerleri gibi, sıraya girip bekleyeceksiniz. Open Subtitles الإسبوع القادم يجب أن تنتظر في الطابور مثل الآخرون
    Bu iki gün önce, şu dışarıdaki sırada... beklemeye başladığım zaman adresim idi. Open Subtitles هذا كان عنواني، حتى ما قبل يومين.. حين بدأت الوقوف في الطابور هناك..
    Demek oluyor ki, genç hanım sıranın önüne geçmek üzeresin. Open Subtitles هذا يعني , ايتها الصغيرة انك ستذهبي الى مقدمة الطابور
    Hey, adamım, kuyruk uzunsa ucunda iyi birşey var demektir. Open Subtitles بوجود هذا الطابور الطويل ، فمؤكد أنه شيء رائع
    Senden korkan amelelerin oluşturduğu bir sıra var ya? Open Subtitles أتعلم ذلك الطابور الطويل من الحاشية المرتعدة منك؟
    Uzun bir sıra vardı. Üzgünüm. Gerçekten çok, çok uzun bir sıra vardı. Open Subtitles طابور طويل، آسفة، كان الطابور طويل للغاية
    Bu tek sıra fikrini 1000 yıl önce söylesem beni taşlamazlardı. Open Subtitles لن يرجموني بالحجارة قبل 1000 عام لإختراعي فكرة الطابور الواحد
    - Onu Varsity'de gördüm. Arabistanlı Lawrence için sıraya girmişti. Open Subtitles أنارَأيتُنهايتهأمامالجامعةِ إنتِظار في الطابور للورانس مِنْ بلاد العرب.
    Mahkemeye gidip, sıradan insanlarla aynı sıraya girip beklemek... Open Subtitles كانَ عليَّ الذهاب إلى المَحكمة و الوقوف في الطابور معَ الناس العاديين
    Madem bu kadar önemliydi, neden kalkıp sıraya girmedin? . Open Subtitles طالما بهذه الأهمية، لماذا لم تستيقظ مبكراً وتقف في الطابور كبقية الناس؟
    Evet. Onlar sadece "sırada bekleyin, şu kutucukları doldurun bunu çalmayın." diyen insanlar. Open Subtitles حسناً، إنهم مثل،،، انتظم في الطابور هنا، عبء الطلب في هذا الصندوق هنا،
    sırada yanımdaki kişi parmağıyla beni işaret ediyor ve herkes mahçup oluyor. TED الشخص التالي في الطابور يشير إلى وجودي والكل محرج.
    Ben sadece sıranın başına geçtim o kadar. Open Subtitles كل ما في الأمر أنني إنتقلت لأقف في بداية الطابور
    Buraya gel ve sıranın arkasındaki herkes için ekmeği böl. Open Subtitles انت تعالي فوق هنا و وزعي الخبز للجميع خلف الطابور هناك
    Ancak Muharrem abi. O kadar kuyruk sen de biliyorsun... Open Subtitles لكن الأمر يستغرق وقتا بذلك الطابور الطويل..
    Yeni ehliyet çıkartmak için de kuyrukta beklemekten nefret ederim. Open Subtitles وأكره الانتظار في الطابور في دائرة المركبات المتحرّكة
    Markette kasa sırası beklerken hindi almadığımı fark edip hindi almak için sırayı terk etmek zorunda olmak güvensizlik midir? Open Subtitles لو انني في السوبر ماركت وادركت بينما انا في وسط الطابور انا لم احضر الديك الرومي واحتاج ان اذهب واحضر الديك
    Bir keresinde kısa kuyruğa girmiştim. Tarım araçları kuyruğuydu. Open Subtitles لقد وقفت ذات مرة في الطابور القصير كان لمركبات المزرعة
    Bu sabah çörek sırasında beklerken gişedeki adamlardan biri bana baktı. Open Subtitles كنت أقف في الطابور هذا الصباح في متجر الدونات
    Ama geçen gece, ...bir adam gelip sıraya kaynak yapmaya çalıştı, ben de durdurmaya çalıştım. Open Subtitles لكن بعد ذلك في ليلة سابقة, دخل هذا الرجل و حاول أن يتخطى الطابور, وحاولت إيقافه
    - Yılan ısırdı. - Sırana geri geç, kıl kurdu! Open Subtitles ثعبان قرصني - عد إلى الطابور أيها الوغد -
    Noel Baba kuyruğu Terre Haute'a kadar uzamıştı! Open Subtitles إمتد الطابور المنتظر لرؤية (سانتا) إلى طريق (تيري هوت)!
    Böylelikle o insanlar sıradan çıkarılıyor ve ekmek alamıyordu. Open Subtitles وهكذا تم إقصاء هؤلاء من الطابور ولم يحصلوا على خبز
    sıradaki zavallı hanginiz? Open Subtitles من منكم أيّها الفشلة هو التالي في الطابور ؟
    O hız treni kuyruğunda beklerken çıktım geldim. Open Subtitles بينما كان ينتظر في الطابور . للقطار السريع ، تَركتـه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more