Uyuyan orta sınıf üzerinde duruyorlar. Gittikçe daha fazla insan fakirleşiyor. | Open Subtitles | إنهم يزيلون الطبقة المتوسطة الغافلة المزيد والمزيد من الناس يصيبهم الفقر |
Şuradaki lamba, Amerika'da bütün orta sınıf evlerinin antrelerinde bulunur. | TED | هذا المصباح هنا فى الأعلى نفس المصباح الموجود فى بهو كل الطبقة المتوسطة فى أمريكا. |
Aslında Kolorado, Colorado Springs'te ancak orta sınıf olabildik ama siz anladınız. | TED | لقد قطنا في مناطق الطبقة المتوسطة في مدينة كالورادوا سبرينغ في ولاية كولورادوا ويمكنكم تخيل الامر .. |
Cyrus, sadece orta sınıfın önde gelenlerinden olduğumuzu düşünecek. | Open Subtitles | سايروس سوف يعتقد أننا للتو تخطينا الطبقة المتوسطة |
Aslında burada orta sınıftan beyaz bir adam olarak konuşuyorum. | TED | في الحقيقة، انا أتحدث هنا كرجل أبيض من الطبقة المتوسطة. |
Bir süre yüksek orta tabaka olarak yaşayabiliriz. | Open Subtitles | بالتأكيد يمكننا الحياة داخل الطبقة المتوسطة لبعض الوقت .. |
Güç arayışı siyasi gücü yeni bir gruba, orta sınıfa vermişti. | Open Subtitles | البحث عن القدرة أعطي نفوذ سياسي لطبقة مجتمعية جديدة الطبقة المتوسطة |
Bizlerden bazıları, kapitalist ekonomide büyümenin ve zenginliğin kaynağını oluşturan orta sınıfı bize hatırlattığı için oldu. | TED | أنه حدث بسبب تذكر مجموعة منا الطبقة المتوسطة التي تعد مصدر النمو والرخاء في الاقتصاديات الرأسمالية |
Bu, dört milyar orta sınıf insanın yiyecek, enerji ve su talep etmesi demek. | TED | هناك 4 ملايير نسمة من الطبقة المتوسطة ممن يحتاجون إلى الطعام، والطاقة والماء. |
Birçok araştırma da yalnızca orta sınıf ve beyaz kadınlar üzerine odaklanarak sonuçları tüm kadınlara uygulamayı güçleştiriyordu. | TED | ركزت العديد من الدراسات حصريا على النساء البيض من الطبقة المتوسطة مما يجعل تطبيق نتائج الدراسة على جميع النساء مشكلة. |
Fakir bir ülkede yaşayan orta sınıf bir çocuktum ben. | TED | كنت طفلة أنتمي إلى الطبقة المتوسطة التي تعيشُ في بلدٍ فقير. |
Geleneksel, orta sınıf bir Nijeryalı aileden geliyorum. | TED | أنحدر من أسرة تقليدية من الطبقة المتوسطة. |
Peki, fakir fakir kalmaz; düşük orta sınıf olurlar. | TED | لن يظل الفقراء فقراء للابد بل يصبحون من الطبقة المتوسطة الدنيا |
Sen, umursamaz, istediğin şeyin üzerine giden,... ..umutsuz, orta sınıf, beyaz kıçlı birisin. | Open Subtitles | أنت أحد البائسين البيض من الطبقة المتوسطة الذي لا يهم من يدوس عليه ليصل إلى ما يريد |
orta sınıf insanları çözümlemede çok başarılı. | Open Subtitles | انها تكون حادة عندما توصف الطبقة المتوسطة |
Arada bir "Ah şu alt orta sınıf Barone'lar!" diye düşünmen doğal. | Open Subtitles | وهو طبيعيُ لَك نادراً جداً لإعتِقاد، "أوه، أولئك الأوطأِ الطبقة المتوسطة Barones." |
Vergileri yükselterek yaptıkları tek şey, orta sınıfın yükünü artırmaktır. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يفعله رفع الضرائب هو زيادة العبء على الطبقة المتوسطة |
Perakendeci olmaları, büyümekte olan bu orta sınıfın daha da büyüyeceğine ve piyasadaki canlılıkla tüketici harcamalarının devam edeceğine olan inancı artıran bir oyundur. | TED | أن تصبح متاجر تجزئة، هو لعب على الإيمان ان هذه الطبقة المتوسطة المتنامية التي سوف تستمر في النمو ، ان الازدهار والثقة في انفاق المستهلكين سوف تستمر. |
Hep orta sınıftan beyaz bir adam değildim. | TED | في الواقع، لم أكن دوماً رجل أبيض من الطبقة المتوسطة. |
Bir süre yüksek orta tabaka olarak yaşayabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا الحياة داخل الطبقة المتوسطة لبعض الوقت .. |
En sevdikleri hedef orta sınıfa mensup bir üniversite öğrencisidir. | Open Subtitles | هدفهم المفضل هو طفل مدرسة من الطبقة المتوسطة |
Amerika tarihindeki en uzun süre devam eden ekonomik büyümeye ön ayak oldu orta sınıfı 60 yıl boyunca büyüttü verimlilikteki en büyük yükselişi ve orta gelirdeki en büyük artışı sağladı. | Open Subtitles | لقد قاد ذلك إلى أكبر فترة متواصلة من النمو الإقتصادي في تاريخ الولايات المتحدة, توسعت الطبقة المتوسطة لمدة ستون عامًا, |
1950'lerde Amerika'da beyaz, laik ve orta bir sınıfta yetiştim. | TED | لقد نشأت أبيض البشرة علمانيا من الطبقة المتوسطة خلال فترة الخمسينيات بأمريكا. |
Çok güzeldi. orta halli bir çift için fena bir hayat değildi. | Open Subtitles | .. كان جميلاً لم تكن حياة سيئة بالنسبة لثنائي من الطبقة المتوسطة |