Düşünmenin diğer yolu, çoğu şey gelişiyor. | TED | الطريقة الأخرى للتفكير هي، معظم الأشياء تتحسن. |
Ya da, aslında diğer yolu duymak isteyeceğini pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أو .. حسناً .. لا أعتقد أنك تريدين سماع الطريقة الأخرى |
Sanki diğer şekilde olduğunda işimizi çok iyi yaptığımız için doğruydu. | Open Subtitles | وكأن الطريقة الأخرى صائبة لأنناكنانُبليحسنا! |
Ama diğer şekilde. | Open Subtitles | لكنها الطريقة الأخرى |
Öbür türlü. Bacağını kaldır. | Open Subtitles | الطريقة الأخرى إرفعي ساقكِ |
diğer yol, yemek tipini değiştirmektir. | TED | الطريقة الأخرى لإنقاص الوزن هي أن تغير نوعية طعامك. |
Mutluluğumuzu artırmak için denediğimiz diğer bir yol ilaç kullanmak. | TED | الطريقة الأخرى التي نحاول من خلالها الحصول على المزيد من السعادة هي بتناول الأدوية. |
Konu şu ki diğer yolu denemeyi bıraktım artık. | Open Subtitles | ما أعنيه هو أنني جربت الطريقة الأخرى |
Çünkü diğer yolu, arkadaşımın sizi tutup kafanızı cama geçirmesidir! | Open Subtitles | لأن الطريقة الأخرى هي ان يأخذك صديقي ويضعك رأسك من خلال النافذة ! |
Lamia'yı öldürmenin diğer yolu nedir? | Open Subtitles | ما هي الطريقة الأخرى لقتل الـ(لاميا)؟ |
Bir diğer yol ise yaşam tarzımızı değiştirmek. | TED | الطريقة الأخرى هي تغيير نمط حياتنا |
Sensin. diğer yol sensin. | Open Subtitles | انتم , أنتم الطريقة الأخرى |
bir şeyler çalmak zordur. (Kahkahalar) İngilizce dilinde kelimeler üretmek için diğer bir yol da iki kelimeyi sıkıştırarak birleştirmektir. | TED | (ضحك) الطريقة الأخرى التي تمكنك من ابتكار كلمات للغة الإنجليزية هي الجمع بين كلمتان انجليزيتان معًا |