Bilirsin, bazen Kazanmanın tek yolu karşındakine güvenmekten geçer. | Open Subtitles | أحياناً الاعتماد على شخص آخر هي الطريقة الوحيدة للفوز |
Attan düşürmeli ya da öldürmelisin. Kazanmanın tek yolu. | Open Subtitles | عليك أن تسقطه عن جواده أو أن تقتله إنها الطريقة الوحيدة للفوز |
Kazanmanın tek yolu oynamamak, ve bu da hayatlarını değiştirmelerini gerektiriyor. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للفوز هي بِألّا تلعب و هذا يتطلّب منهم تغيير حياتهم. |
Temyizde bu davayı kazanmamızın tek yolu halk mahkemesinden geçer. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للفوز بقضية الاستئناف هذه هي في محكمة الرأي العام |
Unutmayın ki, kazanmamızın tek yolu takım olmak. | Open Subtitles | تذكر , الطريقة الوحيدة للفوز هي الذهاب كفريق |
Kazanmanın tek yolu, alana asker yollamayıp 2 mil üzerinden uçmak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للفوز لا تخطو خطوة واحدة هنا ابقى بعيدا |
Kazanmanın tek yolu oynamamak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للفوز هي أن لا تلعب |
Kazanmanın tek yolu. - Ve işte Jackie. Gördün mü? | Open Subtitles | انها الطريقة الوحيدة للفوز وهذه هي جاكي |
Babamın söylediği gibi, "Kazanmanın tek yolu... | Open Subtitles | كما يقول أبي " الطريقة الوحيدة للفوز هي أن تجعل الجميع يخسر " |
Ne yapacağını söylemiş gibi olmak istemiyorum ama ayık kalarak ve onların erkenden dağıtmasına izin vererek bira pongunu Kazanmanın tek yolu olabilir. | Open Subtitles | لن أملي عليك ماذا يجب أن تفعل. و لكنني أرى أن الإحتفاظ بيقضتك و السماح لهم بأن يثملو مبكراً. هو الطريقة الوحيدة للفوز في لعبة الكرة و الجعة لاحقاً. |
Kazanmanın tek yolu birlikte olmak! | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للفوز هي معا |
Roma ile ittifak kurmak, kazanmamızın tek yolu. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للفوز هي بالتحالف مع روما |
Çünkü oylamadan önce yeteri kadar oy toplayamazsam kazanmamızın tek yolu bunu kullanmak olacak. | Open Subtitles | لأني اذا لم استطع ان اجد اصواتا كفاية قبلها الطريقة الوحيدة للفوز هي بجعلنا الامر كله ينتهي |