| Ve çevre sadece ağaçlar ve Kuşlar ve soyu tehlikedeki türler olmaktan birbirimize nasıl davrandığımıza doğru değişti. | TED | فتغير مفهوم البيئة من مجرد التطرق للأشجار و الطيور و الأصناف المهدّدة بالإنقراض إلى كيفية معاملتنا لبعضنا البعض. |
| ...Kuşlar ve diğer herşey konuşur filmlerde. | Open Subtitles | و الطيور و كل شيء, في الأفلام يتحدثون فحسب |
| Modern sürüngenler, Kuşlar ve memelilerde döllenme bu şekilde gerçekleşir. | Open Subtitles | و هكذا تكاثرت الزواحف الحديثة و الطيور و الثدييات |
| Ya da belki kuşları ve çiçekleri veya çalıları, arıları... | Open Subtitles | حسناً ربما الطيور و الزهور إذاً أو الشجيرات و النحل |
| Eş zamanlı evrim, böcekleri, kuşları ve bitkileri birlikte geliştirdi. | TED | التطور المشترك شبك بين الحشرات و الطيور و النباتات إلى الأبد. |
| Konuşmamın konusu "Kanat çırpan Kuşlar ve uzay teleskopları." | TED | حديثي هو عن"رفرفة الطيور و التلسكوبات الفضائية" |
| Çiçekler, Kuşlar ve çok güzel renkler var. | Open Subtitles | هناك الطيور و الورود و الألوان الجميلة |
| Kuşlar ve hayvanlar hayatta kalmak için savaşır. | Open Subtitles | الطيور و الحيوانات تقاتل لتعيش ... |
| Kuşlar ve köpekler gibi kokumu almalıydı. | Open Subtitles | تشمّني كما تفعل ... . الطيور و الكِلاَب |
| Fırtına ve dolu, buğdayı tüketecek kuşları ve yeryüzünde yaşayan her şeyi azaltacak. | Open Subtitles | -و ستقضى الرياح و البرد على الغلال -و الطيور و الاشياء الحية على وجه الارض |