"الطيّبة" - Translation from Arabic to Turkish

    • iyi
        
    • güzel
        
    • kötü
        
    Basının nasıl olduğunu bilirsiniz. İyi haberler satmaz. Onlar sadece başlangıçta oluşan problemlerdi. Open Subtitles تعرفين الصحافة، فالأخبار الطيّبة لا تحقق مبيعات، ما كانت تلكَ إلّا مشاكل مبدأيّة.
    Batmak üzere olan, soruşturmanıza yardımcı olması için, iyi niyetli ruhlardan çağrı aldık. Open Subtitles نوع ما من الأرواح الطيّبة بدأت بمساعدتك.. في تحقيقك
    iyi seyler yapmaya calisan, iyi bir adamdi -Evet, bizde oyle dusunuyoruz. Open Subtitles لقد كان رجلا طيّبا يحاول القيام بالأشياء الطيّبة
    Balıklar acıkana kadar, güzel sohbetlerle zaman geçirebiliriz. Open Subtitles إذا كان السمك غير جائعٍ الآن، فسنملأ وقتنا بالمحادثات الطيّبة
    Ona bir şey olduysa seni böyle güzel bir yemekten sonra öldürmek çok yazık olur. Open Subtitles فسيكون مؤسفًا أن أضطرّ إلى قتلكِ بعد هذه الأكلة الطيّبة
    Herhangi bir yerde iyi şeyler olunca, nasıl açıklarsın? Open Subtitles كيف تفسرين عندما تحدث الأمور الطيّبة من العدم؟
    Bunun neresi iyi haber anlamadım. Open Subtitles أنا لا أفهم تعريفكَ لمعنى الأنباء الطيّبة
    Bir süre, benim için iyi kısmı kötü kısmını karşılamıyordu. Open Subtitles أوتعلمين، ثمّة وقت مررتُ بهِ لم تمثّل ليّ الأحاسيس الطيّبة فرقاً عن السيّئة.
    Birinci elden öğrendiğin üzere insanların gösterdiği genel iyi niyete karşın küçük bir parça düşmanlık hala mevcut. Open Subtitles حسناً، كما اختبرت الأمر مباشرة، برغم النيّة الطيّبة العامّة من جانب البشر، فما يزال هناك بعضُ الجماعات العدائيّة.
    Bilirsin. Belki de etrafta iyi bir haberin dolanması başka iyi haberler de getirir. Open Subtitles ربّما بعض الأخبار الطيّبة هنا تكون معدية
    Anlıyorum. Ama iyi niyetin her zaman iyi sonuçlara yol açmıyor. O yumurtayı seni kurtarmak için attım. Open Subtitles أتفهّم ذلك، لكن نواياك الطيّبة لا تُثمر نتائج جيّدة دوماً.
    Sen dişsiz yaşlı bir köpeksin. Sana iyi haberlerim var. Open Subtitles إنّك بلا أسنان أيّها الكلب العجوز لذا يتسنّى لي إطلاعك على الأخبار الطيّبة
    Şaman iyi ve kötü ruhlar üzerinde etkisi olan insanlara denir. Open Subtitles الشامانيّ هو شخص لديه نفوذ في عالم الأرواح الطيّبة والخبيثة.
    Onu, zevkli pamuk kumaşların ve iyi niyet katmanlarının altına gömdün. Open Subtitles بينما دُفنتِ أنتِ تحت طبقات مِن القطن الناعم والنوايا الطيّبة
    Evet, asla hayır demeyen, iyi bir Büyükanne. Open Subtitles أجل، إنها الطيّبة التي لاترفض طلباتنا
    Unutma ki eğer sen şimdi iyi Phoebe olmasaydın Anton'ın kötü Phoebe'ye ihtiyacı olmazdı. Open Subtitles تذكّري، بأنَّ " أنطون " لم يكن سيحتاج" فيبي " السابقة إن لم تكوني قد تغيَّرتِ لـ " فيبي " الطيّبة
    Seninle paylaşmak istediğim güzel havadislerim var. Open Subtitles لديّ بعض الأخبار الطيّبة أردتُ أن أشاركك إيّاها.
    Bunlar güzel anılarım basit olan, bir önemi olan anılar. Open Subtitles هذه هي اللّحظات الطيّبة البسيطة التي تهمّ.
    güzel sözleriniz için çok teşekkürler. Open Subtitles بالواقع, أنا ممتنّ لكلماتكم الطيّبة إن كُنا سنكمل هذه المسيرة سوية...
    Bilirsin, biri senden ayrıldığı zaman ve sana onu hatırlatacak bir şarkı olduğu zaman başta nefret edersin ama sonra eski güzel anıları hatırlatır. Open Subtitles أتعلم، حين ينفصل عنكَ حبيب وثمّةأغنيّةتذكركبهِ ... بالبداية تمقتها، ولكن عندئذٍ تعيد لكَ ذكرياتكَ الطيّبة مع الحبيب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more