Bu yiyecek şeytanın kendisini bile kusturabilirdi. | Open Subtitles | هذا الطّعام يمكن للشيطان أن يتقيّأه بنفسه |
Gelenlere güvenli bir yer ve yiyecek verilecektir. | Open Subtitles | نحن نُقدّم السّلامة والأمن. الطّعام والمأوى. |
Gelenlere güvenli bir yer ve yiyecek verilecektir. | Open Subtitles | نحن نقدّم السّلامة والحماية. الطّعام والمأوى. |
Yani, aramızda kalsın dökülen yemeği çatalla toplamaya çalışırken kendini bacağın bıçaklamışlığı var. | Open Subtitles | أعني، بيني وبينك، لقد رأيته يحاول التقاط فتات الطّعام بواسطة فرشاة وطعن ساقه. |
Ama yeni diyarlara vardıklarında hiçbir yerde vaat edilmiş yiyecekler yoktu. | Open Subtitles | ولكن حينما وصلوا إلى الأراضي الجديدة، لم يكن هناك أيٌّ من الطّعام الذي وُعدوا به. |
Evet, yiyecekleri kimseye çaktırmadan çalmamız lazım! | Open Subtitles | نعم، لنَحصل على الطّعام بحَذرٍ دون التّسبّب بأيّة متاعب! |
Gelenlere güvenli bir yer ve yiyecek verilecektir. | Open Subtitles | نقدّم السّلامة والحماية الطّعام والمأوى. |
Sana yiyecek bir şeyler getirdim. Bir de avlanırken Ak Ruh'u gördüğümü söylemeye geldim. | Open Subtitles | أتيتُ لأُحضر لكِ الطّعام وأخبركِ أنّي رأيتُ الرّوح البيضاء أثناء صيدي. |
Sırayla yiyecek, batarya ve suya ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج الطّعام ثم البطاريّات ثم الماء، الأولويّة وفقًا لهذا الترتيب. |
Pekala, yiyecek ve içecekler orada ve yüzmek isterseniz mayolar kabinde. | Open Subtitles | حسنٌ، الطّعام والشّراب هناك، والبذلات بالسّقيفة لو وددتِ السّباحة. |
yiyecek birşeyler alacağım. Sakın arabayı terketmeyin. | Open Subtitles | سنحصل على بعض الطّعام لا تغادروا العربة |
# Ya sağlayamassam ailem için doğru yaşam biçimini # # çünkü adamım bu Tanrı'nın belası bir yiyecek sağlama, ya da # | Open Subtitles | # وأنا لا يمكن أن أزوّد بخمسة أنّوع # # حياة عائلتي لهذا السبب يا رجل، الطّعام ينفذ # |
Tiyatroya yiyecek veya içecek sokulması yasak! | Open Subtitles | يُمنع إدخال الطّعام ! والشّراب إلى المسرح |
Ona yiyecek vermeyin. | Open Subtitles | إحرصوا على ألاّ يقدّم له الطّعام أحد |
Sana yiyecek bir şeyler hazırlayayım. | Open Subtitles | سأعدّ لك بعض الطّعام |
İçeri girip yemeği hazırlayacağım. | Open Subtitles | الآن, سأذهب الى الداخل و أتمّ إعداد الطّعام للعائلة. |
Bahşişlerle Çin yemeği aldım. | Open Subtitles | جمعت مالاً كافياً من أجل شراء بعض الطّعام الصّيني. |
Dün gece Meksika yemeği yedim ve çok gazım var. | Open Subtitles | في واقِع الأمر،لديّ بعض الطّعام المكسيكي من ليلة الأمس، ولقد بدأ بالغليان |
- yiyecekler bozuldu. | Open Subtitles | - الرّجال جوعى - الطّعام ملوّث |
Bu sadece yiyecekler için geçerli. | Open Subtitles | هذا ينطبقُ على الطّعام فقط. |
yiyecekler radyasyonlu. | Open Subtitles | - الطّعام ملوّث |
Alçak Pete ve arkadaşı tüm yiyecekleri alıp kaçmışlar. | Open Subtitles | الأحمق (بيت) وصديقه أخذا كلّ الطّعام ورحلا. |
O, yiyecekleri alıp gelecek. | Open Subtitles | بلى، مع مفروشات الطّعام |