baskı altında öylece kalamayacağımın garantisini veremem. | Open Subtitles | لا استطيع ان اضمن انني لن اتراجع تحت الظغط |
Buraya ve buraya 7 saniye baskı uygulayacağım. | Open Subtitles | انا سوف اقوم بسبع ثوان من الظغط هنا و من ثم هنا |
Bak, harika ve düzenli biri gibi gözükebilirim ama baskı altındayken tam bir umutsuz vakayımdır. | Open Subtitles | اسمع أعلم أنني أبدو مناسبة للطفلة ولكنني شيء آخر اذا كنت تحت الظغط |
Ne kadar derine inerseniz, basınç o kadar artar. | TED | كلما كنت أعمق تحت الماء، كلما كان الظغط أكثر. |
Yüksek basınç el çantasını tutuyor ve daha çok süte benziyor. | Open Subtitles | الظغط العالي حمل الحقيبة و يشبه الكثير من الحليب |
Götün hızı, aktif olanın ne kadar basınç uygulaması gerektiğini belirler. | Open Subtitles | سرعة الخصر تخبر من يكون بالاعلى كمية الظغط التي يجب ان يطبقها |
Benim Fransızca dersim var. Nefret ediyorum. Bu yüzden Kucaklama makinemdeyim. | Open Subtitles | لدي صف فرنسيه و أكرهه، لهذا أنا بآلة الظغط |
Saygın okul yönetim kurulumuzun yaptığı saçma bütçe kesintileri sağ olsun daha çok mezun desteği sağlamak için baskı altındayız. | Open Subtitles | مع الشكر للتخفيضات الميزانية السخيفة مجلس مدرستنا المحترم يجعلنا جميعاً تحث الظغط لتوليد المزيد من الدعم للخريجين |
Matt Saracen büyük baskı altında demek? Evet. | Open Subtitles | مات سارسين تحت كثير من الظغط ؟ |
Mac'in suçlu olduğunu kanıtlayacaksam eğer, ona biraz baskı uygulamam gerek. | Open Subtitles | إذا كنت سأثبت ان (ماك) مذنب يجب ان اقوم ببعض الظغط |
Milyonlarca işçi sınıfından insanı eğlendirmek için üzerimde olan baskı ve sürekli kendimi yenilemem, güzelliğimi devam ettir-- | Open Subtitles | و الظغط الذي يزرح علي لكي أمتع ملاييناً من المواطنين من الدرجة العاملة وأن أجدد نفسي بشكل دوري ...و أن أبقي على جمال |
Ben de özür dilerim. Büyük baskı altındaydın... | Open Subtitles | أعرف أنك كنت تحث تأتير الكثير من الظغط... |
Bu şahıslar üzerinde elimizden geldiğince baskı kurarak planımızı bir noktaya odaklamamız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن نتأكد من تخطيط لتطبيق الظغط الكبير على هؤلاء الأفراد -منسق في مكان واحد |
- Lütfen. Şu an çok baskı altındayım. | Open Subtitles | ارجوك , أنا تحت الكثير من الظغط الآن .. |
...ama bütün basınç burnumda acı oluşturmuştu. | Open Subtitles | هي عصرتني حتى الظغط على .. انفي كان مؤلماً جداً |
443 sefer sayılı Frankfurt uçuşunda basınç düşmesi bildirildi. | Open Subtitles | الرحلة 443 إلى فرانكفورت أبلغت عن إنخفاض في الظغط |
basınç Walter'ı, nefes alabileceği bir yere, gökyüzüne çekecek. Bunu tıp fakültesinde görmüştük. | Open Subtitles | والتغيير في الظغط سيسحب والتر خارجا إلى السماء أين سيكون قادرا على التنفس إكتشفنا هذا في المدرسة الطبية |
Alana girdiğinizde basınç borusunu daldırmanız için size bilgi vereceğiz. | Open Subtitles | سوف نقودكم عندما تكونون في المنطقة لزرع أنابيب الظغط |
40 metreye inecek olursanız, ki bu çoğu scuba dalgıcı için tavsiye edilen limittir, bir basınç etkisine girersiniz. Bu da şudur ki aldığınız her nefeste gaz molekülleri | TED | لو نزلت إلى عمق حوالي 130 قدم، وهو الحد الموصى به لمعظم الغواصين تحت الماء، تتأثر بالظغط. وتأثير هذا الظغط هو أن لديك زيادة كثافة |
basınç yüzünden tuhaf davranıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يمثلون بهذه الطريقة بسبب الظغط . They got the bends. |
basınç bir kabarcık gibi dışa doğru büyümüş. | Open Subtitles | الظغط قد نمي تدريجيا , كالـ ـفقاعة . و الأن هنالك ظغط أقل يُحيط بالـ ـمكان . |
Bu benim Kucaklama makinem. | Open Subtitles | تلك هي ألة الظغط الخاصة بي |