Ağabeyim, köyün klanlar arasındaki katı sınırları ortadan kaldırabilek bir şey olduğuna inanırdı. | Open Subtitles | لقد آمن أخي الأكبر بأن القرية كانت شئ يستطيع أن يزيل إطارات العشائر |
Eski zamanlarda diğer klanlar, isim yapmış roninleri memnuniyetle aralarına katarlardı. | Open Subtitles | في الأوقات السابقة كانت العشائر الآخرى ترحب بأى محارب صنع أسمه بنفسه |
O'nun ve elçisi olarak benim planlarım klanları birleştirerek tahtı bir Katolik'e iade etmek. | Open Subtitles | إنها خطته أنني كمبعوث له أوحد العشائر وأستعيد الحكم الكاثوليكي |
Tek seçeneğimiz, diğer klanların böyle durumlarda yaptıklarını tatbik etmek: | Open Subtitles | خيارنا الوحيد هو أتباع : ما فعلته العشائر الآخرى |
Ateş Ulusu ve tüm klan Hashirama'yı seçti. | Open Subtitles | مدينة النار وكل العشائر الأخرى اختارت هاشيراما |
eger o post giyen kabile avcilarini görürsen.. | Open Subtitles | هل رأيتم صيادي العشائر الذين يلبسون الفراء، |
Hayvan gibi yaşayıp Kabileler arası kavgalar ediyoruz. Hakkımızı aramaya cesaretimiz yok. | Open Subtitles | نعيش هنا كحيوانات ونحارب العشائر الأخرى، ونخشى الدفاع عن أنفسنا. |
Roma'ya en uzun süre hizmet eden kabilelerin, | Open Subtitles | من أكثر العشائر التي خدمت روما |
Bu küçük fantazinin gerçek olma ihtimali varsa o zaman klanlar bunun gizli kalması için bayağı çaba sarf edecek. | Open Subtitles | إذا كانت خيالاتك تلك لها علاقة بالحقيقة فتلك العشائر لديها بعض الأوراق الهامة التي تقوم بحمايتها |
Midlands'taki tüm klanlar içinde soyuma büyüyle bağlı olanla karşılaşıyorum. | Open Subtitles | كلّ العشائر في البلاد الوسطى هل هي حادثة عارضة ان اقابل عشيرة والتي مقيّدة بتعويذة سحرية إلى نسل عائلتى؟ |
klanlar arasında hala büyük bir düşmanlık var. | Open Subtitles | لا يزال الكثير من العداء بين العشائر بعضها البعض |
Büyük felaket zamanında bütün klanları birleştirdi. | Open Subtitles | و حد العشائر في زمن الألم العظيم |
"Vahşi klanları ve başıboş barbarları" denetlemek amacıyla İngilizler tarafından konuta merkezi ve hapishane olarak kullanıldı. | Open Subtitles | كان يستخدم من قبل البريطانيين كمركز قيادة وسجن يهدف للسيطرة على "العشائر الوحشية والبرابرة المرتحلين" |
Fransız parasıyla klanları bir araya getireceğiz. | Open Subtitles | ومع المال الفرنسي سنوحد العشائر |
klanların kendi aralarındaki mücadele, ...asla mutlu bir sona ulaşmayacak. | Open Subtitles | العشائر تحارب بينهم لن يكون عنده إنهاء سعيدة. |
Her saat gelen klanların sayısı artıyor. | Open Subtitles | العديد من العشائر فى طريقها اليناً فى خلال ساعة |
Bu iç savaş demek, klan klana karşı, tam bir kaos. | Open Subtitles | ،سيتحول الأمر لحربٍ أهلية العشائر ضد بعضها، فوضى عارمة |
14. yüzyıl parşömenleri 9 klan'ın en eskisi olan Siyah Kum ile ilgilidir. | Open Subtitles | أشارت إحدي سجلات القرن الرابع عشر الي واحدة من أقدم العشائر التسعة هي عشيرة الرمال السوداء |
Buradaki kabile ittifaklarının değişim şekline bakarsan bugünkü müttefiğin yarın düşmanın oluyor. | Open Subtitles | الطريقة التي تتناوب بها العشائر هنا حليف اليوم عدو الغد |
kabile geçmişi değil,onun babanla olan geçmişi! | Open Subtitles | التاريخ مع العشائر لا يهم بعد الآن. ليس تاريخ العشائر. |
Bu yüzden Kabileler birliği, ve benim kabilemden bir kişi onu öldürdü, OROCHI'yi dünyasına geri yolladı. | Open Subtitles | لذا اتحدت العشائر وواحد من أجدادي قام بقتله واعاد الـ(الأوروشي) ثانيةً الى عالمه. هذا ما يقولونه. |
İşte oradalar, kabilelerin hazineleri. İşte bunlar dövüşçülerin kralı turnuvasını mümkün kıldı. | Open Subtitles | كنوز العشائر. هذا الذي يجعل "ملك المقاتلين" الفوز بالبطولة. |
Hikayemiz, 1725 yılında bu klanlardan birinde geçmektedir. | Open Subtitles | وقد حدثت هذه القصة بأحد هذه العشائر عام 1725 |
Onlara diğer kabilelere davrandığın gibi davranmalısın. | Open Subtitles | تعامل معهم مثل العشائر الآخري. |