"العظمِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • kemik
        
    • kemiğe
        
    • kemiği
        
    Unutuyorsun, sizin yarattığınız dünyayı gördüm, ve okyanuslar kemik çölüydü, ufuk alevlerle kaplıydı, ve gittiğim her yerde çığlıklar vardı. Open Subtitles أنت تنسى لقد رأيت العالم الذى صنعتوه والمحيطات كَانتْ صحاري من العظمِ
    kemik parçasına benziyor, sanırım kafatası parçası. Open Subtitles يُشاهدُ مثل a قطعة العظمِ - أعتقد هو جزءُ جمجمةِ.
    Brett, tam anlamak için kemik içi matkabını kullan. Open Subtitles "ولتستعملي مثقابَ العظمِ لإدخالِ أنبوبٍ يا "بريت
    Parmak uçları kemiğe kadar sıyrılmış gibi. Open Subtitles نصائح الأصابعِ تَبْدو مثل هم يَلْبسونَ إلى العظمِ.
    Elbette. "Hayatın en tatlı olduğu an, kemiğe işlediği andır". Open Subtitles "هو حياةُ قُرْب العظمِ حيث أنَّ ه أحلى."
    Bacaklarımdaki bir kemiği kemirdiler. Open Subtitles مَضغوا جزءً من العظمِ في سيقانِي
    kemiği peçetenin altına saklamak yok. Open Subtitles لا تخفى العظمِ وراء منديل.
    Pekâla, elimizde kemik parçaları var. Open Subtitles لذا، أصبحنَا قِطَع العظمِ.
    Hyde, tam kemiğe geldi. Open Subtitles الرجل، Hyde، ذلك كَانَ صحيحَ على العظمِ.
    Kurşun kemiği sıyırmış. Open Subtitles الرصاصه بعيده عن العظمِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more