Her şeyden önce, mantıklı gözüken şeylerin bizi yanlış yönlendirmesine müsaade etmemeliyiz. | TED | أولا و قبل كل شيء، لا يمكننا أن نخدع بالمظاهر العقلانية. |
Ve mantıklı ve rasyonel olan cevap, kalan yüzde 88 ile çalışmanız gerektiği. | TED | الاجابة المنطقية و العقلانية هي ان تحاربهم مع ال88% الباقيين من سكان العالم |
Bende eksik olan merhamet, acıma ve affedicilik, mantık değil. | Open Subtitles | الرحمة و العطف و التسامح هم ما أفتقدة و ليس العقلانية |
Bunlar rasyonel olamayacağımız zaman vereceğimiz imtiyazlar değil, rasyonel olmanın kendisi demektir. | TED | هذه المجازفات ليست هي التنازلات التي نقوم بها عند عجزنا على أن نكون عقلانيين فخوض المجازفات هو ببساطة جوهر العقلانية. |
Senin kadar aklı başında olmak, insanı deliye döndürebilir. | Open Subtitles | و هذا القدر من العقلانية الذى تتمتعين به يبهرنى |
Pek rasyonel olmayan kişiliğimizin ortaya çıkarılmasında uzak ülkelerden getirilen hayvanlar akıl hastalıklarına yönelik değişen yaklaşım ve bilinçdışı akla açılan yeni bir kapı rol oynadı. | Open Subtitles | كشف الغطاء عما هو أقل من النفس العقلانية بواسطة الحيوانات المجلوبة من أراض بعيدة و بتغير وجهات النظر في الأمراض العقلية |
Kesinlikle olmaz. Sadece mantıksız, gösterişçi tavırlar. | Open Subtitles | رحلات غير العقلانية فقط، المتهورة من الهوى. |
Sınırlı rasyonellik, Nobel ödülü kazanmış bir fikirdir ve insan zihninin sınırlı depolama kaynakları, sınırlı işlem gücü olduğunu ve sonuç olarak görevinin çoğu için kısa yollara güvendiğini öne sürer. | TED | تحديد العقلانية فكرة حازت على جائزة نوبل وهي أن العقل البشري ذو سعة تخزينية محدودة، وقوة معالجة محدودة، ونتيجة لذلك، يعتمد على الطرق المختصرة للقيام بالكثير من عمله. |
Konu sanat olunca, makul düşünmek babam için geçerli değil. | Open Subtitles | حين يتعلّق الأمر بالفن , لا تنطبق الحجج العقلانية عليه |
Avanaklık ve büyülü düşünce denizinde mantığın parlak ışığıydı. | Open Subtitles | كان ضوءاً لامعاً من العقلانية في بحر السذاجة والأفكار السحرية |
mantıklı? Nedir mantıklı olan? Hayatım,hiç kimse bize yardım edemez. | Open Subtitles | أين هي العقلانية فى ذلك يا عزيزتي لن يستطيع أحدا مساعدتنا |
Bağırmaktan çok mantıklı tartışmalardan anlıyor. | Open Subtitles | وهو يتجاوب أفضل بكثير مع المناقشة العقلانية أكثر من الصراخ |
Diyor ikinci marshmallow paketini bitirmek üzere olan mantıklı arkadaşım. | Open Subtitles | وهذا رأي صديقتي العقلانية والتي علي وشك انهاء الحقيبة الثانية من حلوي المارشيميلو |
Sadece kendimi korumam ve... Birine danışmam gerektiği bana mantıklı geliyor. | Open Subtitles | الأمر فقط، كما تعلم، يبدو أنَّه من العقلانية أن أتحدث مع أحدهم |
Ama yaşlı adamda hala mantık varmış. | Open Subtitles | لكن الرجل العجوز لازالت به بعض العقلانية |
mantık inançtır teğmen. | Open Subtitles | إن الإيمان علامة على العقلانية أيتها الملازم |
rasyonel devletin prensipleriyle tutarsız olduğunu iddia etti. | TED | هو جادل أنها تناقضت مع مبادئ الحكومة العقلانية. |
Hiç kimse gelip de size kendi güzelliğiniz hakkında, yeterli, aklı başında bir bilgi sunmamıştır. | Open Subtitles | لم يستطع أحد الوصول أبداً أو إعطاؤك الاكتفاء أو العقلانية أو المعرفة عن نفسك الرائعة |
Ama benim tezime göre bu olay bunun tamamen zıttı, şöyle ki çoğu kararımız akıl dışı. | Open Subtitles | بناءاً على المصلحة الذاتية العقلانية و لكن ما تقترحة أطروحتي البحثية هو العكس تماماً فمعظم قراراتنا غير عقلانية |
Birkaç bin dolarla istediklerini elde edemezler, ama artık umutsuzlar ve mantıksız davranıyorlar. | Open Subtitles | بضعة الآف من الدولارات لا تحصل لهم على ما يحتاجونه و لكنهم الآن يائسين يفقدون العقلانية |
Bu, sınırlı rasyonellik ile aynı öncül, yani bir şekilde sınırlı olan ve kısa yollara güvenen bir insan zihnine sahibiz ve bu kısa yollar bazen bizi yanlış yola götürebilir. | TED | وهو كفرضية العقلانية المحدودة، وهي أن العقل البشري محدود بطريقة ما ويعتمد على النهج المختصرة، وهذه الاختصارات قد تضلنا في بعض الأحيان خارج الهدف. |
Korku makul olan tek tepkiydi, tek insan tepkisi. | TED | الخوف كان ردة الفعل العقلانية الوحيدة، ردة الفعل اﻹنسانية الوحيدة. |
Ve de mantığın kısıtlarıyla. | Open Subtitles | والقيود المفروضة على العقلانية |
Biz onlara Sağduyu yağdırırız ama yağmur damlasının bir kanattan düştüğü gibi unuturlar. | Open Subtitles | فنحنُ نمطرهم بالنصائح العقلانية ولكنها تنزلق منهم كالأمطار من على الأجنحة |