Eğer ağrı yönetimi hakkında konuşmak gerekiyor , palyatif bakım . | Open Subtitles | ,انت فى حاجه لكى تتحدث عن ادارة الالم العنايه المخففه للالم |
Mavi Kod, Yoğun bakım. | Open Subtitles | الرمز أزرق,العنايه المركزة الرمز أزرق,العناية المركزة |
Durumu stabil hale geldiğinde de yoğun bakım ünitesine alacağız. | Open Subtitles | وسوف تكون مستقره وبعد ذلك سوف ننقلها الي وحده العنايه المركزه |
30 gün yoğun bakımda kaldı. Ziyaretçi yok, telefon yok. | Open Subtitles | قضى 30 يوما في العنايه المركزه لا اتصالات, لا زوار |
Tam olarak bilmeden önce günlerce yoğun bakımda kalabilir dediler. | Open Subtitles | قالوا أنه سيبقى في وحده العنايه المركزة قبل أن نعرف |
Şiddetli acılar içinde sedye üzerinde yoğun bakıma götürülüyordum. | Open Subtitles | كنت في رحله مستعجله إلى العنايه المركزه تحت ألم فظيع |
Yoğun bakım Ünitesi, mavi ekip. | Open Subtitles | الفريق الأزرق يتجه إلى وحدة العنايه المركزيه. |
- Hadi! - Yoğun bakım Ünitesine, mavi ekip. | Open Subtitles | هيا بنا الفريق الأزرق يتجه إلى وحدة العنايه المركزيه. |
Yoğun bakım Ünitesine, mavi ekip. | Open Subtitles | الفريق الأزرق يتجه إلى وحدة العنايه المركزيه. |
bakım paketlerinden gönderecektim. | Open Subtitles | راغباً فى إضافه هؤلاء لحقيبه العنايه خاصتها |
Hadi. 4. kat, yoğun bakım. Süperdin dostum. | Open Subtitles | أوكي العنايه المركزه للطابق الرابع كنت رائعا , يا رجل ,لقد نجحت في تشخيص الصدمه الكهربائيه. |
Memur Barnes, sizi yoğun bakım ünitesine alacağız. | Open Subtitles | ايها الضابط بارنز , سنأخذك فوق لوحده العنايه المركز |
Hemen bir boyunluk ve yoğun bakım yatağı hazırlayın. | Open Subtitles | احتاج الى طوق للعنق و سرير في وحدة العنايه الخاصه في قسم الاعصاب, حالا |
Yoğun bakım yatağını kaybetmeyin. Hastayı hemen yukarı çıkarın. | Open Subtitles | اوكي , لا تخسروا سرير غرفة العنايه المركزه ذاك , خذوها للاعلى الان |
Her an olabilir. Pediyatrik yoğun bakım, beklemede kalın. | Open Subtitles | في أي دقيقه الان فريق العنايه المشدده للأطفال , استعدوا |
Yoğun bakımda olmam gerekiyordu? Buraya yolladık. | Open Subtitles | من المفترض ان اكون في قسم العنايه المركزه لقد جعلناه فقط هناك |
Ama şu an yoğun bakımda ve Sidney'in hayatta kalmayı başarabileceğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | لكنها في وحده العنايه المركزه ويمكن ان تنجو سيدني ايضاً |
bedenimyoğun bakımda olduğu , ne zaman bir parçam bu salonları dolaştım ? | Open Subtitles | انه عندما كنت عندما كانت فى غرفه العنايه المركزه كان جزء منى يتجول فى هذه الطروقات |
vücudunuzunyoğun bakımda olduğunu , vedoktorlar Hayatını kurtarmaya çalışıyorum . | Open Subtitles | . جسدك فى غرفة العنايه المركزه و الاطباء هناك يحاولون انقاذ حياتك |
Ben o kokarca karıştırmak etmeyeceğim . Bu yüzden onu örtmek ve yoğun bakıma götürmek ? | Open Subtitles | اذا سنقوم بتغطيتها و اخذها الى غرفة العنايه المركزه؟ |
- Evet. - Onu yoğun bakıma alacağım. | Open Subtitles | نعم , سأحضر لها سريرا في العنايه المشدده |