"العنبر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Amber
        
    • koğuş
        
    • koğuşun
        
    • kehribar
        
    • koğuşta
        
    • bloğunu
        
    • koğuşuna
        
    • Gen
        
    • Blok
        
    • Bloğa
        
    • Blokta
        
    • koğuştan
        
    • koğuşlarda
        
    • kehribarın
        
    Amber Stone, 19 yaşında, en son altı hafta önce görüldü. Open Subtitles العنبر ستون، 19 عاما، شوهد آخر مرة قبل ستة أسابيع.
    Amber'in aradığımız kişi olup olmadığını bile bilmiyoruz. Open Subtitles نحن لا حتى متأكدا من أنه هو العنبر ونحن نتطلع لل.
    Kısa bir süre için de Amber'in birlikte gittiği adamla aynı odadaydı. Open Subtitles ما يبدو رأت العنبر عطلة نهاية الأسبوع مغادرتها، وكان لفترة وجيزة في غرفة مع الرجل الذي غادر مع.
    Binadan çıkmamız gerek. Sorun sırf bu koğuş değil. Open Subtitles يجب ان نخرج من المبنى هذا الشيء ليس فقط في هذا العنبر
    Bu koğuşun işbirliği yapmaya istekli kişiler için oldukça rahat olduğunu göreceksin. Open Subtitles سوف تجدين هذا العنبر لطيفاً للذين يريدون التعاون
    "sen kehribar rengi bir nehirde yüzen serbest bir nilüfersin." Open Subtitles أنتَ زهرة سوسن طليقة، تطفو على نهرٍ من العنبر
    Amber'in 18 yaşından beri köpeği varmış. Open Subtitles كان العنبر لرؤية الكلب العين منذ أن كان عمرها 18.
    Amber Körler alfabesinde o kadar iyi değildi. Open Subtitles .؟ . كان العنبر يست جيدة جدا في طريقة برايل
    Amber ve Violet dünyanızı sarsacak iki ateşli kız. Open Subtitles اه، العنبر والبنفسج، فتاتين الساخنة التي من شأنها أن صخرة العالم الذي تعيشون فيه.
    Her şey yolunda Amber, buraya gelebilirsin. Open Subtitles على ما يرام، العنبر. يمكنك فقط خطوة الحق هنا.
    Amber'in buradan ayrıldığı öğleden sonra hakkında ne hatırlayabiliyorsanız anlatmanızı istiyorum, nasıl anlatmak isterseniz... Open Subtitles أود أن تخبرني، وبالطريقة التي تريدها، ما يمكنك تذكر عن الوقت الذي يقضيه مع العنبر... ... بعد ظهر يوم مغادرتها.
    Castor, Amber tuzu...her birinden birer dirhem. Open Subtitles الخروع وملح العنبر .. جرعة لكلاهما
    Amber'ın söylediğine göre zenginmişsiniz, öyle misiniz? Open Subtitles العنبر يقول لي أن يا رفاق غنية، هاه؟
    Anladın mı? Halısı olan tek koğuş biziz. Open Subtitles إننا العنبر الوحيد الذى يملك بساطاً
    Tek bir hasta bütün koğuşun keyfini kaçıramaz! Open Subtitles لا يمكننا السماح لمريض واحد ان يزعج العنبر كاملا
    Teknik olarak onu ne kehribar rengi yapar? Open Subtitles ما تقنيا يجعل من العنبر. أنت معرف آثار السوداء؟
    - Ne zaman? Birçok kez. koğuşta. Open Subtitles عدة مرات فى العنبر ، فى الساحة هنا فى هذا المكتب
    A bloğunu kullanabiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نستخدم العنبر الأول
    Gitmeden önce, koridorun sonundaki Psikiyatri koğuşuna bir göz atmalısın. Open Subtitles قبل أن ترحل، قم بالمرور على العنبر النفسي بأسفل القاعة
    Eğer bu işle bir ilgini bulacak olursam seni Gen Pop'a, o kadar derin gömerim ki... bir daha o kara götünü göremez. Open Subtitles إن اكتشفت أن لك يداً فيهذاالأمر، فسأدفنك في العنبر العام، حيث لن ترى مؤخرتك السوداء مرةً أخرى.
    Biz çikarken Bayan Richards A Blok'a geldi. Open Subtitles عندما ذهبت الانسة ريتشاردز الى العنبر أ كنا قد غادرنا
    - Bloğa girmek üzereler! Open Subtitles إنّهم يستولون على العنبر! يجب أن نخرج من هنا!
    Bir yolunu buluruz. A Blokta tanıdık var mı? Open Subtitles سنجد وسيلة أي اتصال مع العنبر "أ"؟
    Eminim anlıyorsunuzdur. Bu kadının koğuştan çıkmasını istiyorum, derhal. Open Subtitles أنا أريد هذه المرأة خارج العنبر حالاً
    Bence gidip bir süre genel koğuşlarda kal. Open Subtitles أظن بأن من الأجدر أن تعود إلى العنبر العام.
    Çiçeğe ait olabilir, kehribarın içinde kalmıştır. Open Subtitles فلورا ربما، محاصرين داخل العنبر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more