"العياده" - Translation from Arabic to Turkish

    • kliniğe
        
    • Klinik
        
    • klinikte
        
    • revire
        
    • kliniğin
        
    • klinikten
        
    • muayenehane
        
    Sizi kliniğe ve doktora götürmek için bekleyen bir ambulans varmış. Open Subtitles هناك سياره اسعاف ستأخذك الى العياده حيث سيفحصك الطبيب
    kliniğe getiren bazı yaralı zanlıları sorgulayacağız. Open Subtitles نحن نستجوب المساجين المصابين الذى يأتون الى العياده
    - Saat 3:00 olunca Klinik dolmuştu. Open Subtitles بحلول الساعه الثالثه , كانت العياده كامله
    Salinas'daki klinikte çalışıyordu. Open Subtitles كان من العاملين فى العياده الطبيه بـ ساليناس
    Kantinden revire gidiyor. Open Subtitles الذي يقود من غرفة الطعام إلى العياده ؟
    Bu kliniğin lehine değil ama çok üzgünüm. Open Subtitles مجدداً، أتأسف لكم بالنيابة عن العياده
    Hunter'ın ne kadar yaralandığını görmek için klinikten bir röntgen cihazı getireceğiz. Open Subtitles يوجد جهاز اشعه اكس في العياده نريد احضاره هنا لنرى ما مدى سوء حالة هانتر
    Gitmiş olman gerekiyordu. Bu muayenehane artık benim. Open Subtitles كان من المفترض انك ذهبتي هذه العياده ملكي الان
    Ben kliniğe sadece hafta sonları için gönüllüydüm. Hafta içindeki işim Dalton Akademisi'nde. Open Subtitles انا اذهب الى العياده فى العطله فقط عملى الأساسى فى اكاديمية دالتون
    - Tony'ye ver. Sadece kliniğe git. Open Subtitles -اجعلى "تونى" يتولى هذا الامر حتى العياده
    Bunlar kliniğe çok yararlı olur. Open Subtitles ولكن العياده سوف تستفيد للغايه من هذا
    Hadi, acele et, kliniğe geç kalıyorum. Open Subtitles اسرعى من فضلك اريد ان اذهب الى العياده
    Arabanı kliniğe götürebiliriz. Open Subtitles نستطيع اخذ سيارتك الى العياده
    Tek bildiğim, şu an Klinik kardeşiniz için en güvenli yer. Open Subtitles ..العياده النفسيه مكان آمن ستكون اختكِ بخير
    Acil durumda aranacak birini söylemesem Klinik, randevumu onaylamayacaktı. Open Subtitles أأكد موعدي العياده لم تدعني إلا إذا اخترت شخص يكون الشخص الذي يتصلون به في الضروره
    Geç kaldığım için özür dilerim, Klinik çok yoğundu. Open Subtitles انا اسفه لاننا تأخرنا العياده كانت مزدحمه
    Emilie klinikte çalışmak istediğini söyledi. Open Subtitles ايميلي سوف تتطوع للعمل في العياده الطبيه
    - Emilie klinikte çalışmaya gönüllü oldu! Open Subtitles ايميلي سوف تتطوع للعمل في العياده الطبيه
    Onları sadece klinikte kapatıyorlar, kafatasını kızartmadan hemen önce. Open Subtitles كيف أخلع هذا الحذاء ؟ يتم خلعه فى العياده فقط
    revire uğradım da Volker daha kötü görünüyor. Open Subtitles لقد مررت للتو على العياده فولكر" يبدو بحال أسوء"
    Gerek yok. kliniğin servisi var. Open Subtitles لا, لا عليك.العياده لديهم توصيل.
    Biliyor musun, aslında, ben bunu yapmayacaktım, randevuyu aldım klinikten ve oraya gittim, ancak ben arabadan çıkamadım. Open Subtitles هل تعلم اني لم اكن ل .. افعل ذلك لقد قمت بتحديد موعد في العياده وقدت بنفسي الى هناك
    Ortaklardan birisi ayrılırsa, bir yıl boyunca BlueBell'in 30km çevresinde muayenehane açamaz. Open Subtitles اذا ترك العياده هو او هي يمنع من فتح العياده الخاصه به في نطاق 20 ميل من بلوبيل على الاقل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more