Bence ön ifadelerin ve görgü tanıklarının tüm açıklamaları yeterli. | Open Subtitles | اعتقد اني اكتفيت بكل حساباتك التمهيديه وكل حسابات شهداء العيان |
"görgü tanıklarına göre Quesada'yı Korkusuz adlı şeytani linçci haklamış." | Open Subtitles | شهود العيان قالوا أن كويسادا تم تتبعه بالشيطان المعروف بالمتهور |
Ama görgü tanıklarına göre, bir zamanlar insan olan biri. | Open Subtitles | لكن من تقارير شاهدوا العيان شخص كان رجلاً في مره |
...çalışmalara göre görgü tanığı saptamada yapılan hatalar doğrular kadar sık. | Open Subtitles | تبيّن الدراسات أنّ تحديد شاهد العيان خطأ أكثر مما هو صحيح، |
Ben Bruce Nolan, Göz Tanığı Haberler. Söz sizde, piç kuruları! | Open Subtitles | أَنا بروس نولان، من أخبارِ شاهدِ العيان اعود اليكم يا سفله |
Yıkılmış bir adamın görgü tanıklığı karanlıkta yapayalnız ve harap olmuş... | Open Subtitles | دليل الشاهد العيان من الرجل المكسور عاطفيا ولوحده في الظلام .. |
görgü tanığı dedi ki bir barı dağıtmış ve genç bir çifti arıyormuş. | Open Subtitles | قال شاهد العيان أن الهندي أطلق النار بحانة وأنه كان يبحث عن زوجين |
görgü tanıkları, Karar'ın vücudunda birçok yaralanma olduğunu söylüyor. | TED | وقد أفاد شهود العيان أنه أصيب بعدة جروح. |
görgü tanıklığında bunun olası sonuçları oluyor tabii. | TED | هذا له تأثير، بالطبع، على شهادة شهود العيان. |
görgü tanığı bir silah sesi duyduğunu söylemiş ve bitişik binaya koşmuş ve arkasını dönüp bakmış ve o sırada Bay Logan'ı görmüş. | TED | شاهد العيان قالت أنها سمعت صوت إطلاق نار، ثم ركضت إلى المبنى، واستدارت وبحثت، وشاهدت السيد لوغان. |
Bu akşam görgü tanığı habercimiz Stacey Sager ve konusu migreninizi gerçekten aniden yok eden küçük ve taşınabilir bir cihaz. | TED | شاهدة العيان المراسلة الصحفية ستايسي ساغر الليلة ، مع آلة صغيرة ومحمولة والتي فعلا تقضي على صداعك النصفي |
Fakat bu görüntülerin polaroid, vesikalık ya da suçluların yanyana dizilmiş durumları olmasına göre görgü şahidinin ifadesi değişebiliyor. | TED | ولكن من خلال التعرض لتركيب الرسومات ، مادة مستقطبه للضوء ، صورة الوجه والاصطفاف ، شهادات شهود العيان يمكن ان تتغير. |
Sayın Yargıç, bence bu noktada görgü tanığının tanıklığının sorgulanacağını belirtebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا ان نعلن عند هذه النقطة أن شهادة شهود العيان هي موضع شك |
görgü tanığı hâlâ mahkumiyet kararının ana dayanağıdır. | Open Subtitles | شاهد العيان ما زالَ المصدر الرئيسي للإتهاماتِ |
görgü tanıklarının verdiği ifadeye göre katilin üniformalı bir polis memuru olduğu anlaşılıyor. | Open Subtitles | الحقائق والشهود العيان يقولون بأنهم رأو شخصأً يرتدي ملابس رجال شرطة |
Avukat Bey, yarın sabah ilk iş olarak zanlıyı görgü tanıklarının önüne çıkartacağız. | Open Subtitles | أيها المستشار نحن نصر على أن يكون المتهم هذا إتضح أن تشكيلة من الشهود العيان أول صباح الغد |
Tüm görgü tanıklarıya benim takımım görüşecek. Herşey anlaşıldımı? | Open Subtitles | وكل الشهود العيان وكل من يتقدم إلينا يستجوبه فريقي ، مفهوم؟ |
Bu akşam, görgü Tanığı Haberleri'nde 23 yıldır komada olan bir adam uyandı. | Open Subtitles | الليلة على "أخبار شاهد العيان"، يستيقظ رجل كان في غيبوبة منذ 23 سنة. |
Ben Bruce Nolan, Göz Tanığı Haberler. Söz sizde, piç kuruları! | Open Subtitles | أَنا بروس نولان، من أخبارِ شاهدِ العيان اعود اليكم يا سفله |
Saat 6'daki Göz Tanığı Haberlerine hoş geldiniz. | Open Subtitles | مرحباً بكم في أخبارِ شاهدِ العيان في الساعه السادسة - انا سوزان اورتيجا. |
Bugün, Eyewitness Haber, Amerika'nın kararlılığının mücadelesi, ve bu seçimin son görüşmeleriyle devam ediyor. | Open Subtitles | اليوم يستمر فريق شهود ."العيان فى تغطية "العمليه الإنتخابيه ."والجلسه النهائيه لمناقشة "الإنتخابات الريآسيه |
Simdi kürsüye olayi gören bir Sahiti, olayi gören tek Sahiti çikariyorum. | Open Subtitles | سأدعو الآن من المنصة شاهد عيان، الشاهد العيان الوحيد |
Bu yüzden görgü tanığı şahitliğinin adı güvenilmez olarak çıkmıştır | Open Subtitles | لهذا شهادة شاهد العيان لا يُعتد بها أحياناً |