"الغذائي" - Translation from Arabic to Turkish

    • gıda
        
    • beslenme
        
    • besin
        
    • diyet
        
    • yemek
        
    • yiyecek
        
    • yeme
        
    • metabolizması
        
    • perhize
        
    • Diyetim
        
    • diyette
        
    • Diyetini
        
    • diyetine
        
    • yemekleri
        
    • metabolik
        
    Balıkçılık, yetiştiricilik, orman tahribi, iklim değişikliği, gıda güvenliği vb. TED مصايد الأسماك، الاستزراع المائي، التصحر التغير المناخي، الأمن الغذائي وغيرها
    ve bu, gıda güvenliğinin gelişimini nasıl düşündüğümüz açısından çok önemli. TED وهذا أمرٌ بالغ الأهمية بالنسبة لطريقة تفكيرنا في تحسين أمننا الغذائي.
    beslenme düzeni çocukluğundan beri aynı en sevdiği şey mısır gevreği. Open Subtitles لم يتغير نظامه الغذائي منذ طفولته طعامه المفضل هو رقائق الذرة
    Sanırım besin zehirlenmesi ya da öyle bir şey olmuş. Open Subtitles أعتقد أنها اصيبت بمثل، التسمم الغذائي أو شيء من هذا
    Örneğin, şuanda bir hastanın gece gezinme sıklığı ile onun günlük diyet ve aktiviteleri arasındaki ilişkiyi inceliyorum. TED على سبيل المثال، حاليًا اختبر العلاقة المتبادلة بين تكرر تجوال المريض ليلًا ونشاطه اليومي ونظامه الغذائي.
    Adada sadece et var. Ama o et yemek istemiyor. Open Subtitles النضام الغذائي فوق هذه الجزيرة يعتمد على اللحم بشكل أساسي
    gıda üretimi şu an sera gazı salınımının 1/4'ünden sorumlu. TED الإنتاج الغذائي مسؤول حاليًا عن ربع انبعاثات غازات الاحتباس الحراري.
    Fakat bütün yolları düşüneceğinizi gerçekten umarım ki siz gıda sistemi gibi şeylerde uzun dönem bakabilirsiniz ve değişiklik yapabilirsiniz. TED ولكني أأمل انكم جميعا سوف تفكرون بعد اليوم في الحلول ذات الامد البعيد فيما يتعلق بنظامنا الغذائي وسوف تصنعون الفرق
    Pekâlâ, gıda zehirlenmesi ve migrene yol açan bu yemeği nerede yedin? Open Subtitles حسناً وماذا أكلتي ليكون هذا التسمم الغذائي القاتل؟ هل توقفت عن الأستجواب؟
    Bugün buraya gıda sistemimizde yanlış olanın ne olduğunu konuşmaya geldim. TED وقد جئت الى هنا لك اتحدث عما يعيب نظامنا الغذائي
    Gerçekten,pozitif lehteyle... ...ekonomik-tutarlı gıda düzenini birleştiriyor. TED تتحالف في الحقيقة إيجابيا نظام الغذائي مجدي اقتصاديا.
    Bu herkesin kazandığı gıda ekonomisini harekete geçiren bir durum. TED إنه موقف يربح فيه الجميع ويدفع عجلة الاقتصاد الغذائي.
    İşi bağlamak için gerçekten de işlenmiş şekeri beslenme biçimimden çıkardım. Open Subtitles بالواقع, توقفت عن تناول السكر المكرر من نظامي الغذائي لأتمام الصفقة
    Kilo açısından, tek yaptığım deney öncesi beslenme biçimime geri dönmek oldu. Open Subtitles و بخصوص وزني كل الذي عملته هو اني رجعت إلى نظامي الغذائي
    Bir anne ve iki genç çocuk için yeterli besleyici, düşük maliyetli beslenme ayda dört yüz yetmiş yedi dolar tutar. TED فالنظام الغذائي منخفض التكلفة والمغذي بشكل كاف لأم وطفلين صغيرين يكلف 477 دولارًا شهريًا.
    besin zincirinin en alttakilerinden biri olduğun hiç belli olmuyor. Open Subtitles لن تعلمي أبداً أنك في مؤخرة سلّم الغذائي
    Düşük sodyum besin almamasına bağlı olabilir. Open Subtitles قد يكون الصوديوم المنخفض نتيجة العوز الغذائي
    Şaşırmış olabilirsiniz ancak sadece diyet bileşimi değil, aynı zamanda diyet yapısı da rol oynar. TED وقد تتفاجأ ليس فقط تكوين النظام الغذائي، ولكن نوع النظام الغذائي له دور.
    diyet ne varsa onu ver. Open Subtitles كل ما حصل هذا، اه، كما تعلمون، والنظام الغذائي.
    Bunu hatırladınız mı? Bu, 6 yaşından itibaren yenilen yemek miktarını kasıtlıca azaltmak ve aynı zamanlarda kendilerini çekicilik- lerine göre tanımlamaktı, değil mi? TED هل تذكرون هذا؟ كان هذا عبارة عن تقييد الاستهلاك الغذائي عن قصد لعمر السادسة، وتعريف أنفسهم بناءًا على الجاذبية خلال تلك الفترة، أليس كذلك؟
    Çocuk az önce bir nöbet geçirdi. yiyecek zehirlenmesinden kaynaklanıyor olamaz. Open Subtitles صحيح، بدأت النوبات تصيب الفتى حديثاً ليس أحد أعراض التسمم الغذائي
    Ayrıca hayatınız düzensizleşirse örneğin yemek yeme alışkanlıklarınız değişirse hormonal dengeniz yavaş yavaş alt üst oluyor, ...ve vücudunuz erkekleşebiliyormuş. Open Subtitles عندما تصبح حياتك فوضى بعض الشيء على سبيل المثال اختلال نظامك الغذائي عندها التوازن الهرمون الخاص بك قد يتلخبط
    Vulkanlı metabolizması bir kâse termitle bile başa çıkabilir. Open Subtitles أتمازحني؟ مع التمثيل الغذائي للفولكانيين، يمكنه التهام زِبْديَّة من النمل الأبيض ولا يزعجه الأمر.
    Poz vermeden perhize ve antremana kadar kadar olan süreçte bütün hatalarınızı belirler. Open Subtitles لا داعي لمدحه في الوقفة إلى النظام الغذائي إلى التدريب عينه المخضرمة يمكنها التعرف على أيّة مشكلة
    Diyetim karşıIığını vermeye başladı. Yeni elbiseler aldım. Open Subtitles فقط بدأ نظامي الغذائي يؤتي ثماره اشتريت بعض الملابس الجديدة
    Uyguladığınız diyette hayatınızı koruyabilecek ufak çaplı bir değişiklik yapmak ister misiniz? TED هل ستكونون مستعدين لإجراء تغيير بسيط لنظامكم الغذائي و الذي يمكن أن ينقذ حياتكم؟
    Diyetini takip edeceğim, eski perhizi kullanacağız. Open Subtitles أراقب حميتك. ونتبع النظام الغذائي القديم.
    Sadece "Kapa çeneni Casey" diyetine dönmeliyim. Open Subtitles انا بحاجة فحسب لأن أعود لنظام "اخرسي يا كايسي" الغذائي
    Çürük yok. Hapis yemekleri sayesinde. Open Subtitles . لا أثر للتسوس و هذا بفضل النظام الغذائي في السجن
    metabolik bir değişiklik için çok genç. Open Subtitles ما زال صغير جداً على القيام بضبط عملية التمثيل الغذائي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more