Tabi ki. Söyle bakalım, bu internette tanıştığın kız mı? | Open Subtitles | بالطبع.الان اخبرني.هذه هية الفتاة التي قابلتها عبر الإنترنت؟ |
Avustralya'dayken tanıştığın kız, seni şapşal. | Open Subtitles | الفتاة التي قابلتها في "أستراليا" أيّها السخيف. |
Kumsalda tanıştığın kız bu. | Open Subtitles | هذهِ هي الفتاة التي قابلتها على الشاطيء |
Dansta tanıştığım kız giderken birşey düşürdü. | Open Subtitles | الفتاة التي قابلتها فب الحفلة فقدت شيئاً وهي مغادرة |
Neyse, tanıştığım kız, sözünü ettiğim kız... çok şeker, neşeli. | Open Subtitles | على أية حال .الفتاة التي قابلتها التي حدثتك عنها . |
Benim tanıştığım kız, tanışmak için bütün ömrünü harcayabileceğin türde bir kızdı. | Open Subtitles | الفتاة التي قابلتها هذا النوع من الفتيات أحد ما يقضي حياته كي يقابلها |
Bu senin Frankie'nin yerinde tanıştığın kız, değil mi? | Open Subtitles | أهذه الفتاة التي قابلتها عند "فرانك"؟ |
tanıştığım kız eşim rolü için biçilmiş kaftan. | Open Subtitles | الفتاة التي قابلتها مناسبة تماماً لدور الزوجة وأنا .. |
Kory, toplumsal çalışmalarda tanıştığım kız. | Open Subtitles | (كوري)، تلك الفتاة التي قابلتها في الدراسات الإجتماعية |