"الفظائع" - Translation from Arabic to Turkish

    • korkunç
        
    • zulüm
        
    • vahşete
        
    • canavarlığı
        
    • korkulardan
        
    • kötü şeyler
        
    • kötü şeyleri
        
    Yapmaya zorlandığınız, aklınızdan çıkmayan korkunç şeyleri nasıl sırtınızda taşıdığınızı. Open Subtitles وكيف أنّ كلّ الفظائع التي أرغمتَ على فعلها تثقل كاهلك
    Ya sana bu adamın bana yaptığı korkunç şeyleri anlatsaydım. Open Subtitles لو أخبرتك عن الفظائع التي فعلها هذا الرجل بي
    O korkunç kelamları duyduğun için üzülüyorum. Open Subtitles أنا آسفٌ فقط أنك إضطررتِ للإستماع لمثل تلك الفظائع
    Bu zulüm ve acımasızlığın yankıları hiç dinmeyecek. Open Subtitles وأصداء الاضطهاد... وارتكاب الفظائع... لن تـُلاقى بالصمت
    O, insan ırkının yarattığı vahşete tanık oluyor. Open Subtitles فهو الشاهد إلى الفظائع يخلق بشرية.
    Kasabada, düşmanın arkasında bıraktığı canavarlığı görebilirdiniz. Open Subtitles -كان بإمكانك أن ترى الفظائع في القرية التي تركها العدو ورائه
    Aşağıdaki korkulardan korunmak için kendini buraya kilitledi ama vebanın, rüzgârla taşındığını unutmuştu. Open Subtitles حبست نفسها بالأعلى لتحمي نفسها من الفظائع بالأسفل لكن ما نسيته أن الرياح تنقل الطاعون
    Annen hayatına döndüğü an yaptığı tüm o korkunç şeyleri unutuyorsun da ondan. Open Subtitles لأنّ لحظة عودة أمك لحياتك نسيتَ كلّ الفظائع التي فعلَتها.
    Yıllar boyunca aile içinde birbirimize onca korkunç şey yaptık. Open Subtitles أنا وأفراد أسرتي ارتكبنا بعض الفظائع ضدّ بعضنا على مرّ السنين.
    Neden bu korkunç şeyler bize oluyor? Open Subtitles لم تستمر هذه الفظائع بالوقوع من حولنا؟
    Bu korkunç şeyler neden bizim başımıza geliyor? Open Subtitles لم تستمر هذه الفظائع بالوقوع من حولنا؟
    Son 12 yıldır yaptığım korkunç şeylerin etkisinden kurtulmaya çalışıyorum. Open Subtitles كنتُ أحاول غسل يديّ طوال الـ12 عاماً المنصرمة... مِن كلّ الفظائع التي ارتكبتُها
    Evet, hayatta kalmak için oldukça korkunç şeyler yaptığım doğrudur. Open Subtitles أجل، لقد أثمتُ بعض الفظائع لأنجو
    Kurbanlarıma o korkunç şeyleri yaptıktan sonra gerçekten şok olsaydın beni anında öldürmüş olurdun. Open Subtitles وعندما أخبرتك بكل الفظائع والأشياء المقرفة التي أحدثتها لضحاياي لو كنت صدمت - حقا
    Yaptığım her korkunç şey onunla bağlantılı. Open Subtitles كلّ الفظائع التي أثمتها هي السبب فيها.
    Ollie, ebeveynlerimiz bizi sevmiş olabilir fakat bu sevgi, yaptıkları korkunç şeyleri değiştirmez. Open Subtitles حبهما لا يكفر عن الفظائع التي أثماها.
    İnsanlara karşı, bugün yapılsa... zulüm sayılacak şeyler yapmıştır. Open Subtitles اما حالة الأنثى تختلف في اتخذها الأجراءات التي ارتكبت ضد البشريين انها من النوع الملتزم والذي إذا ارتكبت اليوم جريمة سيكون من الفظائع عندها
    Selene'in işlediği vahşete dair kesin kanıt. Open Subtitles أدلة قاطعة على الفظائع (التي ارتكبتها (سيلين
    O canavarlığı yapmış olabilecek birisi? Open Subtitles هل شخصاً ما هو من إرتكب تلك الفظائع ؟
    Kendini buraya kilitledi. Aşağıdaki korkulardan korunmak için. Open Subtitles حبست نفسها بالأعلى لتحمي نفسها من الفظائع بالأسفل
    Orada kötü şeyler yaptık, ve şimdi de burada boktan şeyler yapıyoruz. Open Subtitles لقد اقترفنا الفظائع هناك ونقترف الفظائع هنا
    Çünkü kendimi, yaptığın tüm kötü şeyleri unutabilmeyi dilerken yakaladım. Open Subtitles لأنّي اكتشفت أنّي أتمنّى نسيان كلّ الفظائع التي أثمتَها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more