Bir yıl hareketsiz kalmış, omurga ve kas bozuklukları oluşmuş. Kan testlerine göre vücudu ilaç deposu gibi. | Open Subtitles | لديه إعاقه منذ عام بسبب العضلات وإصابة العمود الفقرى |
Bir yıl hareketsiz kalmış, omurga ve kas bozuklukları oluşmuş. | Open Subtitles | لديه إعاقه منذ عام بسبب العضلات وإصابة العمود الفقرى |
Omuriliğimde habis bir tümör olduğunu öğrenmemden iki gün sonra gökten bir omurilik cerrahı düştü. | Open Subtitles | بعد يومين من إكتشافى أنى مريض بورم قاتل فى عمودى الفقرى جراح العمود الفقرى سقط من السماء |
Erişim için, ağ omurgasına direkt bağlı bir bankaya ihtiyacımız var | Open Subtitles | لكى تدخل اليها انت تحتاج لبنك كى يكون العمود الفقرى للشبكه |
"'Tanıklar Bel kemiğine doğru mavi bir kıvılcımın yayıldığını söylemişlerdi. | Open Subtitles | يؤكد شهود عيان أن اللهب الأزرق كان متصاعدا من العمود الفقرى |
Nörolojik test sonucu omurgasında hasar olmadığını gördüm. | Open Subtitles | لقد قمت ببعض الاختبارات الذى اظهرت عدم وجود كسور بالعمود الفقرى لكنها عانت من بعض الكسور |
Derinin nefes alması için omurganın alt kısmında küçük bir boşluk bırakmalısın. | Open Subtitles | تكون بخير لو تركت رقعة عارية صغيرة فى قاعدة العمود الفقرى لتسمح للجلد بالتنفس |
Arkandaki küçük yerden başlayıp ensendeki omuriliğe kadar. | Open Subtitles | أمدد ظهرك قليلا , إرفع اسفل عمودك الفقرى فى إتجاه مؤخر العنق |
Masadaki kadının omurgasında kötü huylu bir tümör varmış. | Open Subtitles | المرأة التى على المنضدة عندها سرطان على عمودها الفقرى |
Hasta omurga travması geçirdi. | Open Subtitles | المريضه لديها صدمه قويه فى العمود الفقرى, |
Ben emin yok olmak istiyorum Herhangi bir omurga kırıkları. (kalem tıklama ) | Open Subtitles | اريد ان اتأكد انه لم يحدث اى تأثير على العمود الفقرى |
Biz , um için kullanılır ... donanımını güçlendirmek omurga kırığı sabitlemek bir hamur içinekemik çevirerek , bir çimento gibi . | Open Subtitles | لقد استعملناها فى تعزيز قوة الكسر الموجود فى عمودك الفقرى عن طريق تحويلها الى عجينه |
Ama birinin omurilik sıvısındaki küçük makinelerden bahsedince, | Open Subtitles | و لكن عندما يتحدث عن آلات صغيرة فى سائل فى العمود الفقرى لأحدهم |
omurilik sıvısı, beyaz hücreler var ama bakteri yok. | Open Subtitles | سائل العمود الفقرى يحتوى على عدد من الخلايا البيضاء لكن ليست البكتريا |
Hastamın acilen omurilik ameliyatına ihtiyacı var. | Open Subtitles | مريضى يحتاج إلى جراحة فى العمود الفقرى , حالا |
Bununla birlikte, yaralılardan birinin omurgasına bozulmamış bir mermi saplanmış. | Open Subtitles | مع هذا,واحد من المرضى دخلت رصاصة سليمة فى عموده الفقرى |
omurgasına uzaylı teknolojisi bir şeyi yapıştırmak istemese de | Open Subtitles | مُنذ أن سمح للجهاز الفضائى بالإندماج مع عموده الفقرى. |
Kalp masajı yap. omurgasına dikkat et. | Open Subtitles | تولى انتى التدليك,توخى الحذر مع العمود الفقرى. |
Aşağısı. Bel kemiğine yakın,işte orası. | Open Subtitles | أسفل أقرب للعمود الفقرى. |
Sabitlenene kadar omurgası hasar görebilir. | Open Subtitles | العمود الفقرى معرض للاصابه الى ان يتم فصله |
Ki o da omurganın tam merkezindedir. | Open Subtitles | التى هى فى المركز العلوى من العمود الفقرى |
Asalağı omuriliğe bağlayan ik sinir düğümünü ayırıyorum. Umduğumdan daha kolay geliyor. | Open Subtitles | و أقوم بفصل الجزء الملتف حول العمود الفقرى الآن |