"القذائف" - Translation from Arabic to Turkish

    • balistik
        
    • füzeler
        
    • füzeleri
        
    • füze
        
    • mermiler
        
    • Füzelerin
        
    • mermileri
        
    • mermi
        
    • topları
        
    • füzelerini
        
    • bomba
        
    • füzesi
        
    • Bombaları
        
    • ateş
        
    • füzeyi
        
    balistik dokuz milimetrelik kurşunu yeniden incelediğinde, kurşun senin silahınla eşleşecek. Open Subtitles خبراء القذائف يدرسونَ الرصاصة ذات الـ9 مليمترات وسيتضح انها تطابق سِلاحكَ
    balistik inceleme onu öldürmek için kullanılan merminin elle doldurulduğunu doğrulamış. Open Subtitles أكد علم القذائف أن الذخيرة التي استخدمت لقتلها كانت يدوية الحشو
    Kuyrukluyıldızlar şu anda dünya atmosferinden yaklaşık 14 saatlik uzaklıktalar ve söylendiğine göre füzeler... 20 dakika sonra hedeflerini vuracaklar. Open Subtitles المذنب الآن يبعد عن الأرض بــ 14 ساعة ولقد علمنا ان القذائف ستستغرق ما يقرب من 20 دقيقة لتصل للمذنب
    Ancak aynı zamanda benim istediği tüm dev füzeleri elde edebilecek tarzda bir kız olduğumu bilmesini salık veririm. Open Subtitles لكن عليه أن يعلم أنني ذلك النوع من الفتيات التي بإمكانها أن تأخذ كل أنواع القذائف العملاقة التي تريدها
    Üçüncü dünya için ucuz gözlük ve füze güdüm sistemleri yapıyoruz. Open Subtitles نحن نصنع نظارات غير غالية للعالم الثالث ونظام القذائف الموجهة للناتو
    Balistikler geldi. Her iki olayda da kesinlikle aynı mermiler kullanılmış. Open Subtitles أحضرتُ تقرير القذائف إنها حتماً نفس الذخيرة المستخدمة في كلا الحادثين
    Belge 10'daki bu silah için balistik testini siz mi yaptınız? Open Subtitles وهل أجريتَ اختبار القذائف على هذا السلاح، المستند القانوني رقم ١٠؟
    O zaman balistik tecrübenize ve bu silahla yaptığınız deneylere dayanarak, Bay Johnson, bu merminin bu silahtan çıktığını söyler miydiniz? Open Subtitles اذن على أساس خبرتك في القذائف سيد جوهانسن واختبارك لهذا السلاح تريد ان تقول ان الرصاصة انطلقت من هذا السلاح
    Şimdi, balistik tekniklere girme veya tanıklık etmek için uzmanları çağırmak gibi bir niyetim yok. Open Subtitles والآن، انها ليست نيتي ان اخوض في التفاصيل الفنية لعلم القذائف أو أدعو خبراء ليشهدوا
    Beni durdursan bile, durdurabilseydin bile o füzeler hedeflerine ulaşacak. Open Subtitles حتّى إن ردعتني وأمكنك ذلك، فإن تلك القذائف ستبلغ أهدافها.
    füzeler geçitten geçecek ve hedeflediğin yeri vuracak. Open Subtitles ستأتي القذائف من خلالها ومن ثم الضربة من خلال تحديدك للهدف
    füzeler hedefi ıskaladı. Raptor üs gemisine indi. Open Subtitles القذائف أخفقت الهدف والطائرة هبطت على متن المركبة الأم
    Birini buldu. 10 tanesini de tamamladığında füzeleri ateşleyecek. Open Subtitles لقدوصللرقم،عندمايصلللأرقامالعشرة، سوفيُطلق القذائف.
    Ama maalesef, Titan füzeleri, ancak kuyrukluyıldız birkaç saatlik mesafeye yaklaştığında ateşlenebiliyor. Open Subtitles ولسوء الحظ لن نستطيع إطلاق القذائف سوى قبل التصادم بقليل
    Sayın Başkan, o füze üssüne saldırırsak K.D.H.C 11.000 ağır silahını kullanarak Seoul'a kesin bir karşı saldırıda bulunur. Open Subtitles سيدى الرئيس اذا هاجمنا موقع القذائف هذا ستقوم كوريا الشماليه حتما بهجمة على سوول مستخدمة 11 الف من مدفعيتها
    Silonun içindeki bilgisayarlar son derslerini tamamlayacaklardı. füze yüklemelerini yapacaklardı. Open Subtitles الحواسيبفيالمستودعاتقدتُنفذأخرأوامرلديها،قديُطلقوا القذائف.
    Toplarımız öyle eskimiş ki, attıkları mermiler bizim adamların tepesine düşüyor. Open Subtitles الأسلحة، إنّهم يسقطون القذائف على رجالنـا
    Lütfen bu Füzelerin seri numaralarını kaydedin. Gerçeği doğrulayacaktır. Open Subtitles من فضلك لاحظْ أرقامَ تسلسل القذائف.سَيُؤكّدونَ الحقيقةَ.
    Führer'im, bu çocuk anti-tank mermileri kullanarak iki tankı saf dışı bıraktı. Open Subtitles دمر هذا الولد دبابتين بإستعمال القذائف المضادّة للدبابات
    Neden mermi kullanmayı denemiyorsun? Open Subtitles لماذا لا تحاول استخدام القذائف فى هذه البندقية ؟
    2. tur hazır olsun topları yükleyin. Open Subtitles الجولة الثانية، إستعدّ. عبء القذائف.
    Colonel Farouk'a denizaltı füzelerini... 2 gün içinde gemilerle göndereceğimizi faksla haber ver. Open Subtitles إرسل فاكس للسيد فاروق وأخبره أنه يمكننا شحن القذائف خلال يومين
    Neden oraya birkaç nükleer bomba yollamıyoruz? Open Subtitles لما لا نضربها ببعض القذائف و ننتهي من ذلك الأمر؟
    Ruslarla işbirliği içinde, kuyrukluyıldızları durdurmak için yoğun bir Titan füzesi saldırısı hazırlığı yapmaktadır. Open Subtitles تستعد بالتعاون مع الروس فى ضربة هائلة من القذائف لإعاقة تقدم المذنب
    Gökyüzünden başımıza Japon Bombaları yağarken kapıları açtım ve bize sığınmak isteyen herkesin içeri girmesine izin verdim. Open Subtitles بينما كانت القذائف اليابانية تخترق السماء من فوقنا، قمت بفتح البوابات وسمحت بالدخول للجميع ليأتوا لنا
    Menzile girdiklerinde, biz ateş edeceğiz. - Şehri terketmeliyiz! Open Subtitles ثم نقوم بتجهيز المنجنيق وعندما يتوقفون هم نبدأ نحن بإطلاق القذائف
    Eğer Henderson'un teorisi doğruysa, yabancı bir güç füzeyi Japonya'dan niçin atmak isteyecektir? Open Subtitles لو ان نظرية هيندرسن صحيحة لماذا اي قوة أجنبية تريد إطلاق القذائف من اليابان؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more