Bu düşüncenin sırrı 10 yıllık borç ödemesi kadar derin! | Open Subtitles | سر هذا الرأي عميق في 10 سنين من القروض المالية |
Yüz milyonlarca dolarlık çürük borç senedi satmak sizi rahatsız etmedi mi? | Open Subtitles | ماذا عن بيع مئات ملايين القروض علماً أنها فاسدة ألا يزعجك ذلك؟ |
Mafyadan Kredi almak 11 yıl öncesine uzanan bir rüşvet davası. | Open Subtitles | القروض التي دعمتها المافيا و عمليات الرشوه طوال احدي عشر عاما |
Küçük krediler Bölümümüzdeki tüm raporlar burada. Bir göz at. | Open Subtitles | ستجد فى هذه الحقيبة تقارير شاملة عن قسم القروض لدينا |
Bir çok öğrenim kredileri, kumar borçları Ve kaybettiği çiftliği. | Open Subtitles | الكثير من القروض الطلابية، ديون مُقامرة وتلك المزرعة ستتهاوى سريعاً. |
Birliğe kar kazandıran borçlar, ve bunun neresi yanlış? | Open Subtitles | القروض التي حققت ارباحًا للنقابة وما المشكلة في ذلك؟ |
Tipik olarak, şirket kredisi oldukça basit bir meseledir. | Open Subtitles | في الحقيقة ، ان مسألة القروض المتعلقة بالشركات ، بسيطة للغاية |
Ödenecek borçları var galiba. Ya da sen tipi değilsin. | Open Subtitles | لديه بعض القروض ليدفعها او انكى لستى من نوعه المفضل |
Bu noktada finans mühendisliği yine yardımcı oldu. Dev yatırımın boş olduğunu, hem biraz borç senedi hem de biraz hisse senedi dağıttığını düşünün. Bu, para akışı sağlar. | TED | ثم يصدر بعض القروض و بعض الأسهم, و هذا يولد المال. |
Aynı zamanda, orada, köyde çalışayan küçük bir grup vardı, ona 65 dolarlık borç verdiler. | TED | ذاك الوقت، كان هناك مجموعة إقراض تمنح القروض الصغيرة في القرية والذين أعطوها قرضا بقيمة 65 دولار. |
Böylece orada duyduklarımın ardından borç isteyenlere Kredi açmanın mantıklı ve heyecan verici olduğunu düşünerek zaman geçirdim. | TED | وما قمت به .. هنا انني قمت باعطاء القروض للاشخاص الذين بدت افكارهم مقنعة ومثيرة |
Banka genel müdürü o işlemler yüzünden kovulmuş ve bankanın Kredi oranları düşmüş. | Open Subtitles | رئيس البنك قام بطرده بسبب تلك المعلومه وعدد القروض انخفض بشكل كبير جدا |
Üniversitenin sicilini ve öğrenci Kredi kayıtlarını müdürlüğün veri tabanındakilerle kıyaslıyoruz. | Open Subtitles | لقد كنا نقارن الطُلاب المُسجلين وسجل القروض الطُلابية مع قاعدة بياناتهم |
Günlük olay kayıtları, şartlı tahliye kayıtları eğitim müdürlüğünden alınan Kredi geçmişleri. | Open Subtitles | جرائم اغتصاب و خروقات لإطلاق السراح المشروط وسجلات القروض من قسم التعلييم |
Mikro krediler ona bisikleti verdi, biliyorsunuz | TED | القروض الصغيرة هي التي أعطتها تلك الدراجة. |
Şirketler ağaç dikiyorlar, para ise küçük krediler fonuna aktarılıyor, bu fona Köy Kalkınma Bankası adını verdik. | TED | لقد كانت الاشجار تزرع .. ونتاجها يذهب الى برنامج القروض الصغيرة والذي ندعوه بنك التنمية القروي |
Şirketler kesimindeyseniz, mikro kredileri seversiniz | TED | فلو كنت في قطاع الشركات, فإنك تحب القروض الصغيرة. |
Afrikalı kadın tüccarlara verilen mikro kredileri biliyor musunuz? | TED | هل تعرفون كل تلك القروض الصغيرة لمساعدة النساء التاجرات الإفريقيات؟ |
Bu borçlar banka rezervleri üzerine kuruludur, rezervler depositlerden elde edilir. | Open Subtitles | هذه القروض مبنية على الذخائر البنكية, والذخائر مستمدة من ودائع. |
O sırada borsada marj kredisi denen yeni bir Kredi tipi vardı. | Open Subtitles | كان هناك أيضاً نوع جديد جداً مِنْ القروض ِفي سوق الأسهم الماليةِ دُعي بالقرض الهامشِي |
Yılda 12 bin dolara, küçük kredilerden sorumlu başkan yardımcılığına ne dersin? | Open Subtitles | ما رأيك بمنصب نائب الرئيس؟ ستكون مسئول عن القروض و ستتقاضى 12 ألف دولار فى العام |
Çünkü belli bir noktadan sonra bütün bunları finanse eden öğrenci kredilerini kendin ödemek zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | في مرحلة ما لديك لسداد القروض لتمويل كل هذا. لن يكون هناك البراغماتية الليلة. |
Güvenli borçlanma için diplomatlar gönderebiliriz. | Open Subtitles | يمكنني إرسال مبعوثين خارجا لتأمين القروض |
Bunu söylemekten nefret ediyorum ama öğrenci kredisine başvurması gerekiyor sanırım, hmm? | Open Subtitles | أبغض قول هذا، لكن أظن أنه مضطر للتقدم في طلب القروض الطلابية |
Kredi isteyenlere gereksiz yere pahalı subprime krediler verildi ve kredilerin çoğu onları ödeyemeyecek olanlara verildi. | Open Subtitles | وضع المقترضون بلا داعى فى وضع الاقتراض عالى المخاطرة و كثير من القروض أعطوا لأناس لم يكن باستطاعتهم رد القروض |
Öncelikle,bilirsin, bunu ödemeliyiz, ve... ve ev almalıyız ve benim kredilerimi ödemeliyiz... | Open Subtitles | بعد ان ننتهي من دفع تكاليف هذه الرحله وشراء منزل وتسديد القروض المستحقة. |
Tamam. Öğrenciyken aldığı bir borca batmış durumda. | Open Subtitles | كانت تغرق في دين القروض الدراسية |
Adam dediğin Krediye falan kafa yormaz. | Open Subtitles | ،غريب ! يُفترض على الرجل الحقيقي ألا يُعير القروض اهتمامًا |