"القوادين" - Translation from Arabic to Turkish

    • pezevenk
        
    • pezevenkler
        
    • pezevenkleri
        
    • pezevenklerin
        
    Departmanın en iyi adamları paçaları sıvamış pezevenk peşinde koşuyor. Open Subtitles أفضل رجال القسم نلاحق القوادين مع وجود سراويلنا عند كاحلينا
    Sadece pezevenk arabalı olan tipler pezevenktir. Open Subtitles الناس الوحيدون بسيارات كبيرة هم القوادين
    Biliyoruz ki, siz pezevenkler ve torbacılar.. ...başkalarının işlerine burun sokmayı seviyorsunuz. Open Subtitles إننا نعرفكم جميعاً أيها القوادين وتجار المخدرات، تحشرون انوفكم في شؤون غيركم.
    Beş paralık düzenleri için hayatlarını peşkeş çeken pezevenkler mi? Söyle lan kim? Open Subtitles او القوادين الذين يبيعون النساء لينعموا بالعيش الطيب؟
    Amerika Birleşik pezevenkleri'nin pezevengine bağlılık yemini ediyorum. Open Subtitles أتعهد بالولاء إلى قواد القوادين المتحدين لأمريكا
    Ben sonra bu pezevenklerin listesini yaptım ve bunları tek tek öldürmeye başladım. Open Subtitles بعد ذلك قمت بعمل قائمة بأسماء هؤلاء القوادين وبدأت بقتلهم الواحد تلو الآخر
    pezevenk ve hırsızlarla görüşmek faydalı olabilir. Open Subtitles هناك إحتمالية للتعامل مع القوادين و اللصوص
    Adı "pezevenk ve Ho'nun Yeri" ..garip bir şeyler satıyorlar, emin değilim. Open Subtitles انه لثياب القوادين و العاهرات بعض الثياب اللماعه
    Yeni türeyen ahlaklı bir pezevenk misin? Open Subtitles هاه ؟ هل انت نوع جديد من القوادين ذو اخلاق
    - Biz de pezevenk durumuna düşmüş olmuyor muyuz? Open Subtitles ليس علينا أن نحصل على مرح مع القوادين إنتظري
    Ne çeşit bir pezevenk gece mesaisi için dükkanı açmaz? Open Subtitles أي نوع من القوادين الذي لا يفتح من المحتمل أن يكون النوع المضاعف الرأس
    Neden biz burada pezevenk peşindeyken onun ofiste patronla sıkı fıkı olduğunu sanıyordun ki? Open Subtitles لم تظن أننا هنا نطارد القوادين بينما تتواجد هي في القسم تتملق إلى الرئيس
    Hırsızlar ve pezevenkler özgürce yaşar, ve iyi adamlar köpekler gibi ölür." Open Subtitles وبه اللصوص والقتلة و القوادين الرجال الشرفاء يموتون كـ الكلاب
    Ki, işbirlikçiler, pezevenkler ve pislikler olmadan yeterince zordu. Open Subtitles و التي تصعب من دون المُروجين ، القوادين و المتشردين.
    Üye olduğu öğrenci derneğinin yöneticiliğini yapıyor ve bu hafta sonu pezevenkler ve fahişeler partisi yapacaklarmış. Open Subtitles حسناً، انه مدير اجتماعي في أخوّته و انهم سيحصلون على بعض القوادين و المعازق في نهاية هذا الاسبوع
    Orospular "ablaları", "ablalar" pezevenkleri pezevenkler de patronları besler. Open Subtitles العاهراتتزودنّالقوادين، القوادين يُزودون القادة القادة يُزودون الـزعمـاء ،فهمتُ ذلك
    Yani, pezevenkler anlayışlı insanlardır, değil mi? Open Subtitles أعني، القوادين عادة جميلة فهم الناس، أليس كذلك؟
    Çevresinde olduklarım hep, pezevenkler, katiller ve hırsızlardı. Open Subtitles كل ما واجهته القوادين والقتلة واللصوص
    Çünkü uyuşturucu tacirlerini ve pezevenkleri öldürüyorum. Bu tanrının işi. Open Subtitles لأني أقتل تجار المخدرات و القوادين إنه عمل الرب
    Ginger gittikten sonra, kimseye pek faydası dokunmadı. Los Angeles'ta pezevenklerin, cankilerin, motorcuların arasına karıştı. Open Subtitles بعد هروب جنجر,لم تعد مفيدة لأحد,وجدت بعض القوادين و المدمنين في لوس انجلوس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more