"القيام بأشياء" - Translation from Arabic to Turkish

    • şeyler yapmak
        
    • şeyler yapmaya
        
    • şeyler yaparak
        
    • işler yapmayı
        
    • şeyler yapmayı
        
    • şeyler yapabiliriz
        
    Çocuklar bir şeyler yaratmak istiyorlar. Bir şeyler yapmak istiyorlar. TED الأطفال يريدون صناعة الأشياء. الأطفال يريدون القيام بأشياء.
    Kendinizi mutlu etmek için, paranızla ilginç şeyler yapmak zorunda değilsiniz. TED إذن لا تحتاج لفعل أشياء مذهلة بمالك لتصبح سعيدا يمكنك القيام بأشياء صغيرة وعادية و رغم ذلك تجني منافع من وراء ذلك
    Ortaklarının gücünü şirketlerle masaya oturmak, onlarla daha yakın ilişkiler kurmak ve onları daha iyi şeyler yapmaya özendirmek için kullanmak isterler. TED يريدون أن يستخدموا قوة أسهمهم ليجلسوا مع الشركات، ويتشاركوا معهم، ويشجعوهم على القيام بأشياء أفضل.
    Dünyadaki fiziği düşünerek, maddeleri bilgisayarlar olarak, bu tarz şeyler yapmaya başlayabilirsiniz. TED فقط بالتفكير في فيزياء العالم، المواد كحواسيب، يمكنكم البدء في القيام بأشياء كهذه.
    Akla hayale sığmaz şeyler yaparak hayatını düşman hattının ardında geçirmek. Open Subtitles المخاطرة بحياتها خلف خطوط الاعداء, القيام بأشياء لا يعلم عنها أحدهناك.
    Harika işler yapmayı. Open Subtitles القيام بأشياء عظيمة
    Gittiğimiz yerlerde bir sürü insan varken bu tür şeyler yapmayı çok istiyorum. Open Subtitles أردت حقا أن القيام بأشياء كهذه في مكان يتواجد به الكثير من الناس.
    Ve bence daha fazla böyle şeyler yapabiliriz, bu daha fazla etki anlamına gelir ve yaptığımız şeyler insanların imkansız olarak gördüğü şeyler. TED وأعتقد أنه كلما قمت أكثر بأمور مثل هذه، كلما كان تأثيرك أكبر، وهنا أتحدث عن القيام بأشياء لم يكن ليعتقد الناس أنها ممكنة.
    18 aylık yoğun çalışmadan sonra, inanılmaz şeyler yapmak üzere işe koyuldum. TED وبعد 18 شهرًا من العمل الشاق، واصلتُ القيام بأشياء رائعة.
    Her ne kadar 50 yıldır böyle bir savaşın korkusuyla yaşamış olsak da hükümetin ve toplumun buna cevabı harika şeyler yapmak yönünde oldu. TED وحتى الآن، على الرغم من الحقيقة التي عشنها طيلة 50 عام مع خطر هذه الحرب، كان ردّ حكومتنا ومجتمعنا يحث على القيام بأشياء رائعة.
    Aptalca, çılgınca şeyler yapmak sizi genç tutar. Open Subtitles القيام بأشياء جنونيه غبيه ذلك مايجعلك شاب
    Örneğin, toplum içinde diğerlerine yardım etmek için veya belki çevre için olumlu şeyler yapmak adına bir teşvik yaratabiliriz. TED على سبيل المثال، قد نقوم بخلق حافزًا لتشجيع العمل في المجتمع لمساعدة الآخرين، أو ربما القيام بأشياء إيجابية للبيئة، وهكذا دواليك.
    Şu anda çok pis şeyler yapmak istiyorum. Open Subtitles يمكنني القيام بأشياء قذرة بكِ الآن
    - Yardım etmeyi severim. - Bazen başka şeyler yapmak iyidir. Open Subtitles -أعتقد بأنهُ من الجيد القيام بأشياء أخرى أحياناً
    Artık ev işlerine yardım edeceksin ve birlikte bir şeyler yapmaya başlayacağız. Open Subtitles سيكون عليك أن تبدأ في مساعدتي في شؤون المنزل وسيكون علينا القيام بأشياء معا
    Ve çok aptalca şeyler yapmaya yemin ettim. Open Subtitles وقد أقسمت على القيام بأشياء حمقاء للغاية
    Yiyecekleri ve suyunuzu elinizden alın, kaybolan dokuz yemek sonra, ...insanlar kötü şeyler yapmaya başlarlar. Open Subtitles يأخذون الطعام والماء، تسع ويدخرون تسع وجبات لوقت الفوضى، عندما يبدأ الناس القيام بأشياء سيئة.
    Akla hayale sığmaz şeyler yaparak hayatını düşman hattının ardında geçirmek. Open Subtitles المخاطرة بحياتها خلف خطوط الاعداء, القيام بأشياء لا يعلم عنها أحدهناك.
    Eğer tuvalette kötü şeyler yaparak... hesabı ödemeyi düşünüyorsan Seni barda beklemeyeceğim. Open Subtitles إذا كنتي تنوي دفع الفاتورة عن طريق ...القيام بأشياء قذره في الحمام
    Harika işler yapmayı. Open Subtitles القيام بأشياء عظيمة
    Yeni şeyler yapmayı da yeni şeylerin olmasını sağlamayı da severim. TED فأنا أحب القيام بأشياء جديدة والمساعدة على تحقيق الأشياء الجديدة.
    Bu yasalara uyarsak, harika şeyler yapabiliriz. TED إذا امتثلنا لهذه القوانين، يمكننا القيام بأشياء مدهشة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more