"الكثيرة" - Translation from Arabic to Turkish

    • birçok
        
    • sürü
        
    • pek çok
        
    • sayısız
        
    • kadar çok
        
    • Çok fazla
        
    • bir çok
        
    • çok şey
        
    Ve bunu birçok uzak galaksi üzerinde kılı kırk yaran gözlemler yapmaları sayesinde, genişleme hızının zamana göre nasıl değiştiğini kaydederek yaptılar. TED وقاموا بالآتي بملاحظة دؤوبة للمجرات البعيدة الكثيرة بما يسمح لهم برسم خريطة عن كيف ان معدل التوسع قد تغير بمرور الوقت
    Bu sosyal sorunlarda ve toplum içinde karşılaştığımız birçok sorunda çözümleri görmeye nasıl bir eğilimimiz var? TED كيف نحن نتعمد رؤية الحل لهذه المشكلات الاجتماعية هذه المشكلات الكثيرة التي تواجهنا في المجتمع
    Oradan geçecek bir sürü özgür ruha rağmen ve üzerinden geçecek sayısız asra rağmen sizlere, yaşları olmayan taşlardan fısıldayan sesimizi duyun. Open Subtitles يجِب على كل روح حره ان تعبر ذلك المكانِ كل القرون الكثيرة القادمة، أتمنى ان كل أصواتنا تهمس إليك مِن الأحجارِ الأبديةِ.
    Gogo'ya, adamın cüzdanında bir sürü para gördüğümü söylerim. Open Subtitles سأقول لجوجو اننى رأيت هذا الرجل يفتح محفظة مليئة بالنقود الكثيرة
    Bu küçük örnekte, birkaç finans kuruluşunun pek çok bağlantıda öne çıktığını görebilirsiniz. TED في هذا المثال البسيط، يمكنك أن ترى قليل من المؤسسات المالية مع بعض الروابط الكثيرة البارزة.
    İçlerinde yeni keşfettiklerimiz dahil sayısız güneşlerin hepsi aynı doğa kanunlarına uyarlar. Open Subtitles وكل هذه الشموس الكثيرة تحكمها قوانين الطبيعة التى أصبح بعضها معروفا لنا
    İnsan bu kadar çok toprağa ancak başkalarından alarak sahip olur. Open Subtitles من يحصـل على هذه الأرض الكثيرة مالم يأخــذوهـا من شخص آخر؟
    Her yerde hikâyeler var ve eğer eski bir masalı anlatmak tehlikeli bir şeyse, o zaman birçok hikâyenin ve sesin ortaya çıkması konusunda da kutlanacak çok şey olduğunu düşünüyorum. TED توجد القصص في كل مكان، وإذا كان هناك خطر في سرد إحدى الحكايات القديمة البالية المملة، بالتالي، أعتقدُ أنه يوجد هناك الكثير للاحتفال حول ازدهار العديد من القصص والأصوات الكثيرة جدًا.
    Bir vampiri tek başına bir hayata mahkum eden birçok şeyden biri bu. Open Subtitles حياة العزلة هي أحد الصفات الكثيرة التي تلحق بمصاص الدماء
    Sen bana birçok çizimini gösterdin ve ben anlayışla karşılayıp sustum. Open Subtitles لقد أريتني رسومك الكثيرة جدّاً وكنتُ معقود اللسان بشكل متفهّم
    Beni mutlu eden birçok şeyden birisi. Open Subtitles إنه واحد من الأشياء الكثيرة التي تجعلني سعيدة
    Modern dünyada elektrik kullanan birçok kişi içinden münasip bir örnek. Open Subtitles لأحد الاستخدامات الكثيرة للكهرباء في العصر الحديث.
    Kendine has bir sürü geleneği olan bir ülkedeyiz. Open Subtitles لكن التواجد في دولة بهذه العادات الكثيرة والقيمة
    Her zaman büyük bir kariyer sahibi olsam, ünlü müşterilerim ve bir sürü param olsa mutlu olurum diye düşünüyordum... Open Subtitles لطالما ظننت أن السعادة تكمن في العمل و العملاء المشهورين و الأموال الكثيرة
    Bir sürü ağacı olan büyük, eski bir evimiz var çimenlerin üzerinde bir fıskiye var. Open Subtitles بمنزلنا الكبير العتيق ذو الأشجار الكثيرة و هناك مِرَشَّة بالحديقة
    Bir sürü ağacı olan büyük, eski bir evimiz var çimenlerin üzerinde bir fıskiye var. Open Subtitles بمنزلنا الكبير العتيق ذو الأشجار الكثيرة و هناك مِرَشَّة بالحديقة
    Sonunda fark ettim ki kahvem dünyadaki diğer pek çok şey gibi her kesimden inanılmaz sayıda insanın çabasının birleşimini gerektiriyor. TED لقد أدركت أن قهوتي مثل بقية الأشياء الكثيرة في العالم، تتطلب عملًا مشتركًا لأعداد هائلة من البشر من مختلف المهن والتخصصات.
    Şirkete başladığından fark edeceğin pek çok şeyden biri. Open Subtitles انها واحدة من الأشياء الكثيرة التي أتصور أنك سوف تغيرها.
    Yani bu kadar çok ihtimalin olduğu uçsuz bucaksız bir kainatta ne arayacağımızı veya ona gelince, nerede arayacağımızı nasıl bileceğiz? Open Subtitles لذا في كون بهذا الاتساع , وبهذه الإحتمالات الكثيرة كيف نعرف عمَ نبحث أو بالنسبة للبحث بحد ذاته أين نبحث ؟
    Ama Çok fazla kural, yetenekli caz müzisyenlerinin doğaçlama yapmasını engeller. TED لكن القواعد الكثيرة جدًا تمنع عازف الجاز البارع من الارتجال.
    Dünyadaki bir çok din, insanları merdivenlere tırmadırmak için yöntemlere sahip. TED لقد وجدت ديانات العالم الكثيرة طرقا عديدة جدا لمساعدة الناس على صعود الدرج.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more