Kremlin'e danışmadan Polonyalı Komünistler onu yeni liderleri olarak seçtiler. | Open Subtitles | دون العودة إلى الكرملين اختاره الشيوعيون البولنديون كقائد جديد لهم |
Ama bunun arkasında ister Pentagon olsun ya da Kremlin ya da Mars tan gelen küçük yeşil adamlar | Open Subtitles | ولكن إن كان البنتاجون وراء ذلك أو الكرملين أو بعض الرجال الخضر من المريخ |
Harika! Bu Kremlin dahil herkez tarafından biliniyor demektir! | Open Subtitles | رائع ذلك يعني حتى الآن هو في جميع أنحاء الكرملين |
Öfkeli vatandaşlar, Kremlin'in etrafında toplanmaya başladılar. | Open Subtitles | المواطنون خائفون وغاضبون. يتجمعون في الميدان الاحمر امام الكرملين |
Kremlin'deki yeni yönetim, Rakosi'yi onaylamıyordu. | Open Subtitles | أبدى رئيس الكرملين الجديد استنكاره على راكوشي |
Nagy, Macaristan'ın Komünist idaresinin Kremlin'den artan düzensizliği ezip geçmesini isterken sessiz kaldı. | Open Subtitles | ظلّ ناج صامتًا عندما تم استدعاء القيادة الشيوعية المتزعزعة إلى قصر الكرملين للقضاء على حالة الإضطراب المتنامية |
Kremlin, artık başbakan olan Nagy'nin, Komünist otoritesini tekrar sağlamasını umuyordu lakin vatansever Nagy ipleri eline alıyordu. | Open Subtitles | أمِل الكرملين أن يستطيع ناج الذي كان وقتها رئيس وزراء في استعادة السلطة الشيوعية لكن بدأت الوطنية تتسلل إلى قلب ناج |
En önemli kanıtımız Kremlin'deki çok önemli bir kaynağımızdan geliyor. | Open Subtitles | أهم مصادر تقييمنا تجئ من مصدر عالي في الكرملين |
Kremlin'in içindeki, güvenilir kaynağımızdan. Kod adı: Spinnaker. | Open Subtitles | مصدر آمن داخل الكرملين إسمه الكودى سبينناكير |
Tamam. Kremlin'i bombalamak dışında, verebileceğimiz en güçlü cevap nedir? | Open Subtitles | حسنا بعيدا عن الكرملين ما هو أقوى رد لدينا؟ |
Kremlin'de bugün imzalanan anlaşmayı onayladı... | Open Subtitles | بيان صحفيّ مشترك وُقع اليوم في الكرملين يؤكد |
General, Kremlin'deki temaslarımla konuşuyordum. | Open Subtitles | سيادة اللواء، لقد تحدثت إلى مصادري في الكرملين |
Ben, randevum vardı,Kremlin'imden Beyaz Rusya'yı kovacaktım. | Open Subtitles | بيتر جريفين لدي موعد لــ إبعاد الروس البيض من قصر الكرملين |
Bugün, Kremlin'den çıkarken görüldü büyük ihtimalle yanında nükleer lojistik cihazı ile birlikte. | Open Subtitles | شوهد اليوم يغادر "الكرملين" ومعه ما يرجح أن يكون جهازاً لإطلاق سلاح نووي |
Pentagon için, Kremlin için ve sizin için çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعمل لصالح البنتاجون ونعمل لصالح الكرملين وسنعمل لصالحكم |
Bu olay IMF'in gizlice Kremlin'e sızdığı hafta yaşanmıştı. | Open Subtitles | وكان هذا نفس الاسبوع بعد تسلل صندوق النقد الدولي الكرملين. |
Kremlin'in kamera görüntülerini yüz tanıma yazılımımızdan geçecek şekilde ayarladım. | Open Subtitles | تفقدِ هذا لقد تمكنت من الدخول لكاميرات الكرملين لتشغيل البرنامج التعرف على الوجه |
Geçen sene ağınızdaki şüpheli ve terör bağlantılı hareketi şirket politikasına karşı gelerek Kremlin'e bildirmediğinde işini pek önemsiyor gibi görünmüyordun. | Open Subtitles | حين تجاهلت سياسة الشركة بشأن وجوب إبلاغ الكرملين بشأن شك معيّن ونشاط أشبه بإرهابيّ جرى على شبكة عملك العام الماضي. |
Çünkü Kremlin'in bunu duymak isteyeceğine eminim. | Open Subtitles | لأنّي موقنة أن الكرملين سيحب السماع بشأن هذا. |
Şiirlerimi deşifre edip Kremlin'e bildirmesinden mi? | Open Subtitles | تفك شفرة اشعاري , تبلغ بها الى الكرملين ؟ |
- O adamı neden öptün? - Çocuklar, Kremlinde olan, Kremlin'de kalır. | Open Subtitles | يا رفاق, ما حدث في (الكرملين) يبقى في (الكرملين) |