"الكليه" - Translation from Arabic to Turkish

    • üniversite
        
    • üniversiteye
        
    • Üniversiteden
        
    • üniversitede
        
    • böbrek
        
    • okul
        
    • kolej
        
    • okula
        
    • kolejde
        
    • Üniversitedeki
        
    • koleje
        
    • üniversiteli
        
    • kolejin
        
    • üniversiteyi
        
    • kolejli
        
    Onun adına, üniversite için parasal kaynak açmayı kabul ettiler. Open Subtitles لقد وافقوا على فتح اعتماد مالي لها في الكليه
    üniversite son sınıfta, kaleye kayarak değmeye çalışırken dizimi kırdım. Open Subtitles السنه النهائيه في الكليه لقد اصيبت ركبتي وانا اجري
    Kendi başıma iki çocuk büyüttüm ve şimdi üniversiteye gitmek üzereler. Open Subtitles لقد ربّيت طفلين لوحدي والآن هم على وشك الذهاب الى الكليه
    Bu arada ablan Laurie, hafta sonu için Üniversiteden eve gelecek. Open Subtitles بالمناسبه.. اختك لوري قادمه للمنزل من الكليه لعطلة نهاية الاسبوع
    üniversitede gerçekten çok çalıştım ve üniversitemdeki çok az sayıda kadın bilgisayar bilimi mezunu arasında olmaktan gurur duydum. TED انا درست بجد شديد في الكليه , وكنت متفائله بكوني واحده من خريجين علم الكمبيوتر النساء الاقلاء في كليتي
    Onun adına, üniversite için parasal kaynak açmayı kabul ettiler. Open Subtitles لقد وافقوا على فتح اعتماد مالي لها في الكليه
    Bay mükemmel erkek arkadaşın üniversite'deyken sene boyunca elini kim tuttu? Open Subtitles من الذي ساعدك طوال العام بينما صديقك كان خارج الكليه ؟ ؟
    Limitsiz içki ve amla dolu bir üniversite barındayız, ve barda oturmuş lise partilerinden bahsediyoruz. Open Subtitles نحن في حانه الكليه مليئه بعدد لا محدود من المشروبات والعاهرات ونحن نجلس في الحانه نتحدث عن حفلات المدارس العليا
    Bu, ikimizden birinin... olası üniversite tahsilinin işe yarayabileceği ender durumlardan biri. Open Subtitles انها واحده من تلك الحالات النادره حيث احدنا حصل على درجه متقدمه في الكليه وربما سيساعدنا
    üniversiteye gittiğimizde en önemli olarak öğrendiğimiz şeylerin artık o kadar da önemli olmadıkları ortaya çıkıyor. TED أعظم مخزون معرفي عندما ذهب معظمنا إلي الكليه هو هذا الشئ, وإتضح أن هذا لم يعد مهما جدا.
    üniversiteye dönüp doktora yapabilirim. Open Subtitles قد أعود إلى الكليه و أحصل على الدكتوراه.
    Transfer bile oldum Seninle oldum hep... belki üniversiteye dönme eğilimin olur diye. Open Subtitles حتى اني انتقلت ليتسنى لك ان تكون ميّالاً الى فعلها لتعود الى الكليه اذا كنت معك
    Üçümüz Üniversiteden arkadaştık. Open Subtitles بيلى , سام , وانا كنا قريبين من بعضنا فى الكليه
    Üniversiteden hoşlanıyor. Belki sadece buradan uzak kalmak istiyor. Bir parça tart ister misin? Open Subtitles لا ، إنه يحب الكليه ربما يريد أن يجري بعيداً من هنا
    Sinemada seyretme şansın yok ama Cumartesi akşamı üniversitede oynayacak. Open Subtitles لم اشاهده في السينما ولكنه يعرض في الكليه يوم السبت
    Sanırım ya böbrek ya da idrar yolları enfeksiyonu olabilir. Open Subtitles أعتقد أن النزيف بسبب الكليه او تلوث فى المثانه
    İlkokul, orta okul, lise, Meksika'da iki yıl kiropraktik eğitimi. Open Subtitles المدرسة الإعداديه، الثانويه ، الكليه سنتين في مدرسة تقوم العظام في المكسيك
    tüm kolej biliyor. Rahul ve Anjali sadece arkadaşlar. Open Subtitles كل الكليه تعرف راهول وانجلى اصدقاء اعزاء.
    Belki okula döner ve doktora yaparım. Open Subtitles قد أعود إلى الكليه و أحصل على الدكتوراه.
    kolejde kısa etek yok dedim. Open Subtitles انا قلت لا تنورات قصيره فى الكليه لو سمحتى
    Be neredeyse Üniversitedeki ilk yılım gibiydi. Open Subtitles أنها بالضبط مثل بدايتي في الكليه تقريباً
    Bazı dersler alacağım önümüzdeki dönem koleje devam etmek istiyorum. Open Subtitles ،سآخذ دروس من متطلبات الكليه فى الفصل المقبل
    Biliyorsun, çoğu üniversiteli erkekten farklısın. Open Subtitles هل تعلم , انت مختلف عن اغلبية طلاب الكليه
    Bir keresinde kolejin çatısına çıkmıştım. Open Subtitles ذات مره انا انزلت رئيس الكليه من سطح البنايه
    üniversiteyi kazanırsan sana kolye almamı istemiştin. Open Subtitles لقد طلبتى منى ان اشترى لكى قلاده بمجرد ان تدخلى الكليه
    kolejli çocuk orada değildi. Open Subtitles لم افكر اني اراك لفتره من سنين الكليه ماكانت هناك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more