| laptop'umu alayım. | Open Subtitles | أنا ستعمل فقط على جهاز الكمبيوتر المحمول. |
| laptop u semtex'le doldururuz, | Open Subtitles | سنضع المتفجرات بداخل أجهزة الكمبيوتر المحمول |
| - Dizüstünü almalarına izin veremezsin. | Open Subtitles | أوه، لا يمكنك السماح لهم بالحصول على الكمبيوتر المحمول |
| Ana bilgisayarı laptopa bağla ve oyuna bağlanmayı dene. | Open Subtitles | وصّل الكمبيوتر المحمول إلى الحاسوب المركزي وحاول تسجيل الدخول |
| Dün laptopunu kullanmama izin verdiğin için tekrar teşekkürler. | Open Subtitles | أوه، شكرا مرة أخرى للسماح لي استخدام الكمبيوتر المحمول الليلة الماضية. |
| Bakın korkuluklar nasıl genişliyor ve yassılaşıyor, böylece yemeğinizi ya da diz üstü bilgisayarınızı koyabilirsiniz. | TED | ونرى كيفية اتساع الحواجز الحديدية وتسطحها حتى تتمكن من وضع غذائك أو جهاز الكمبيوتر المحمول. |
| Uçuş esnasında kullandığın Laptopu görebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني رؤية الكمبيوتر المحمول الذي استخدمته أثناء الرحلة ؟ |
| laptoplu kadın üst düzey matematikle uğraşıyor. | Open Subtitles | السيدة صاحبة الكمبيوتر المحمول تقوم بعمليات حسابية معقدة |
| Charles'ın evinden aldığımız laptopta bir şey gördüğümü hatırladım. | Open Subtitles | تذكرت شيء رأيت على الكمبيوتر المحمول اتخذنا من منزل تشارلز. |
| Eğer mümküne laptop u almak isterim. | Open Subtitles | نودّ أن نأخذ الكمبيوتر المحمول إذا أمكن ذلك. |
| laptop'un tepesindeki kamera. | Open Subtitles | الكاميرا. كان على رأس من الكمبيوتر المحمول. |
| Bebeğin babasının o olduğu ortaya çıkacak ve umarım laptop da onun dernek evinin çatısında olduğunu kanıtlayacak. | Open Subtitles | وبعدها لنأمل أن الكمبيوتر المحمول سيثبت أنه كان على سطح منزل الأخوية ماذا لو لم يثبت ذلك ؟ |
| Bana gaz maskesiyle hazmat giysisi aldırdın, sonra da ölü bir adamdan laptop çalmama yol açtın... | Open Subtitles | أنت من جعلني التقط قناع الغاز,و ملابس المواد الخطرة, و جعلتني أسرق الكمبيوتر المحمول من الرجل الميت |
| ve yolcu koltuğunun altında bir laptop | Open Subtitles | وهناك الكمبيوتر المحمول تحت هذا مقعد الراكب. |
| Çünkü bir okul günü en az 8 saat sürmektedir ve çocuğun laptop'ını sarj etmeden bir tam gün boyunca kullanması istenmektedir. | TED | لانه اعتقدنا انه كيوم دراسي يستغرق على الأقل 8 ساعات وانت تريد ان يكون الطفل قادرا على استخدام الكمبيوتر المحمول على الأقل لمدة يوم كامل بدون الحاجة الى اعادة الشحن. |
| Dizüstünü ya da tabletini araya sıkıştırmadınız değil mi? | Open Subtitles | لم التسلل الكمبيوتر المحمول أو اللوحي في هناك، هل؟ |
| Evet, Dizüstünü kendim yaptım. | Open Subtitles | نعم، لقد بنيت الكمبيوتر المحمول. |
| bilgisayarı geri götürdüm fakat kabul etmediler. | Open Subtitles | حاولت إرجاع الكمبيوتر المحمول وقال لا يمكن ارجاعه |
| Patronumla kavga ettim. bilgisayarı fırlattım. | Open Subtitles | حصلت في معركة مع مدرب بلدي، وأنا ألقى جهاز الكمبيوتر المحمول. |
| Uzaylı laptopunu açmış olacağız. | Open Subtitles | سنَفْتح الكمبيوتر المحمول الغريب |
| Bu standart ticari bir güneş pilidir ve diz üstü bilgisayara bağlanmıştır. | TED | وهذه خلية شمسية قياسية انها متصلة بجهاز الكمبيوتر المحمول |
| Laptopu kullanarak havalenin izlerini takip edebilirim, bu da bizi Michael'ı zehirleyen adamlara götürür. | Open Subtitles | عشرة ملايين دولار ستودع فى حساب مصرفي لها و باستخدام الكمبيوتر المحمول ، يمكننى تعقب الإيداع مما يقودنا إلى من قاموا بتسميم مايكل |
| Gavin laptoplu kadının yanında oturuyor. | Open Subtitles | غافين جالس الى جانب السيدة صاحبة الكمبيوتر المحمول |
| Sorun laptopta değil. | Open Subtitles | إنه ليس الكمبيوتر المحمول |
| Laboratuvardan Zack'in dizüstü bilgisayarının incelemesini istemiştim. | Open Subtitles | لديّ الكمبيوتر القي نظرة علي الكمبيوتر المحمول الخاص بــ(زاك) |