"الكيريا" - Translation from Arabic to Turkish

    • meclis
        
    • meclise
        
    • Tollan
        
    • mecliste
        
    Tüm meclis görüşme kayıtları halka açıktır. Onları buradan okuyabiliriz. Open Subtitles كل اجتماعات الكيريا عامة يمكن أن نقرأها خلال ذلك هنا
    Daha önce belirttiğim gibi, meclis bu sabah toplandı, ve görüşülen konu, teknolojimizi Dünya ile paylaşma politikamızdı. Open Subtitles اجتمع الكيريا هذا الصباح كما أشرت والموضوع كان مشاركة تقنياتنا مع الأرض
    Bazı meclis üyelerinin bizim dışa kapalılık yöntemlerimiz konusundaki görüşleri değişmeye başladı. Open Subtitles بعض أعضاء الكيريا يغيرون رأيهم حول طريقتنا الإنعزالية
    Belki de meclise teknoloji paylaşımı isteği konusunda öneride bulunacak gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو أنها تقترح أن الكيريا راغب في مشاركتكم تقنياته
    Tollan meclisi bir Goa'uld ile bir anlaşma yapmış. Open Subtitles الكيريا عقد صفقة مع الجواؤلد
    Bana anlattıklarına göre, mecliste biz her ne istersek isteyelim, verilmesini sağlayan bir komplo ekibi var. Open Subtitles بقدر الذي أخبرتني به يبدو أن هناك مؤامرة شريرة بين الكيريا الهدف كان أن يعطونا كل شيء أردناه
    meclis Omoc ile silahların verilmesi konusunda karşıt fikirdeydi, ancak gerçekten bunu yapabilmek için onu öldürdüklerine inanıyor musunuz? Open Subtitles أختلف الكيريا مع أوماك حول إعطائنا أسلحتكم لكن هل تعتقد حقا أن ذلك يدفعهم لقتله؟
    Omoc'un meclis ile farklı düşündüğü konuda birşeyler bulmak istiyoruz. Open Subtitles نريد اشارات أن أوماك إختلف في الرأي مع الكيريا
    Bu kayda göre, meclis toplantısı öğleden sonra bitmiş. Open Subtitles طبقا لهذا السجل, الكيريا أجلو الإجتماع لوقت متأخر بعد الظهر
    Eğer meclis cinayetten sorumluysa, kayıtlardan iki saatlik süreyi pekala silmiş olabilir. Open Subtitles اذا الكيريا كانوا قادرين عل القتل إذا هم قادرون على مس ساعتين من التسجيل
    Eğer meclis bu konuyu örtbas etmek istediyse, Omoc'un protestosunu neden kayıtlarda bıraktılar? Open Subtitles إذا الكيريا أراد أن يغطي هذة المسألة لماذا تركوا أحتجاج أوماك مسجلا؟
    -Bunu güvenlik bürosuna bildirmeliyim. -Ancak meclis daha güçlü. Open Subtitles كان يج أن أبلغ مكتب الأمن لكن الكيريا لديهم قوة أكبر
    Bunu önlemek için meclis, Goa'uld için silah üretilmesine karar verdi. Open Subtitles لمنع الهجوم وافق الكيريا على بناء أسلحة للجواؤلد
    -Tollan meclis kayıtları. Open Subtitles تسجيلات الكيريا
    meclis, Tollana'nın yararına hareket etti. Open Subtitles الكيريا يتصرف لمصلحة تولانا
    Lütfen bana isteğinizi meclise anlatmak için biraz zaman verin. Open Subtitles رجاء أعطوني بعض الوقت لأناقش مطلبكم مع الكيريا
    Evet, bu mecliste tartışılmıştı. Open Subtitles نعم .هذا الأمر نوقش من قبل الكيريا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more