| Seni tekrar görmek gerçekten çok güzel. | Open Subtitles | من اللطيف حقاً رؤيتك مجدداً. |
| Geri gelmen gerçekten çok güzel. | Open Subtitles | من اللطيف حقاً.. استعادتك |
| Seni görmek çok güzel. | Open Subtitles | من اللطيف حقاً أن أراكِ. |
| Ama onunla böyle ilgileniyor olman gerçekten çok hoş birşey. | Open Subtitles | و لنني أعتقد أنه من اللطيف حقاً أنك تعتني جيداً بها |
| Benim gibi orta yaşlı insanları, Skype'ı ilk defa denerken görmek çok hoş bir şey ki genelde bu çocuklarının yarıyıl tatili için yurt dışına çıktıkları zamandır. | TED | إنه من اللطيف حقاً رؤية أناس في منتصف العمر مثلي، يقومون بتجربة سكايب لأول مرة، والذي عادة ما يحدث عندما يسافر أبناؤهم لأخذ فصل دراسي بالخارج. |
| Teşekkürler Karen. Konuşacak birinin olması çok güzel. | Open Subtitles | شكراً لك يا (كارين) من اللطيف حقاً أن يكون لديك شخص للتحدث إليه |
| - Burada olman çok güzel Maximo amca. | Open Subtitles | كان من اللطيف حقاً وجودك هنا يا خالي (ماكسيمو) |
| Küçük kardeşim Priya. Seni yeniden görmek çok güzel Leonard. | Open Subtitles | (من اللطيف حقاً رؤيتك مجدداً يا (لينورد |
| Böyle gelip, bana yardım etmek çok hoş. | Open Subtitles | إنه من اللطيف حقاً رجوعك و مساعدتي هكذا |
| Sizinle tanışmak çok hoş, Bayan Woodhull. | Open Subtitles | (من اللطيف حقاً مقابلتكما ، سيدة (وودهول |