İlk fitness testinizdeki değerleri geçin yoksa devam edemezsiniz. | Open Subtitles | فوز علاماتك من أول اختبار اللياقة البدنية الخاص بك، أو كنت خارج. |
Kenny'nin Evindeki Villalar ayrıca özel fitness salonu, kulüpler ve çok daha fazlasını sunuyor. | Open Subtitles | المنازل في بيت كيني تضم ايضا مركز اللياقة البدنية خاص نادي، وأكثر من ذلك |
Böylece temel fiziki seviyenizi yeterli bir düzeye getireceğiz. | Open Subtitles | هذه هي لذلك نحن نبني قاعدت اللياقة البدنية حتى تصل الى مستوى لائق |
Bu teste yüzme, koşma, nişancılık ve sayısız fiziksel egzersiz dahildi. | TED | تضمنت سباحة وسباقات العدو الموقوتة والرماية والعديد من أنشطة اللياقة البدنية. |
Öğrendim ki, sınav politikasında bir değişiklik ile polis adaylarının 10 kısa deneme idmanı içinde fiziksel uygunluk sınavını geçmeleri gerekiyordu. | TED | عرفت أن تغييرًا في القوانين أصبح يُلزم المجندين على اجتياز اختبار اللياقة البدنية خلال 10 حصص تدريب قصيرة. |
Çocuklar kendilerini forma sokmaya çalışıyor. Toz ol. | Open Subtitles | هؤلاء الأولاد يحاولون الحصول على اللياقة البدنية |
Ama kondisyon değerlendirmesi standartların üstündeymiş. | Open Subtitles | لكن تقييم اللياقة البدنية غير مذكور بالجدول. |
Ayrımcılık: Bir fitness uygulaması bilgilerinizi bir sağlık sigortası firmasına satabilir, ki bu, gelecekte sigorta ödemesi almanızı engelleyebilir. | TED | التمييز: يمكن لتطبيق اللياقة البدنية بيع بياناتك إلى شركة تأمين صحي، ما يؤدي لمنعك من الحصول على تأمين صحي في المستقبل. |
Buluşu bir fitness devrimi yarattı. | Open Subtitles | إكتشافه أشعل شرارة ثورة اللياقة البدنية |
O zaman, nasıl oluyor da devasa boyuttaki fitness devrimi obezite oranlarıyla neredeyse aynı şekilde büyüyor? | Open Subtitles | ...إذاً كيف يُعقل أن الإرتفاع الضخم في ثورة اللياقة البدنية صاحبه بالضبط إرتفاع في البدانة |
El baltaları insanlık tarihinde evrimsel bir ilerlemeye işaret eder... -- iş görmesi için yapılmış, Darwincilerin deyimiyle "fitness sinyalleri-- .. ki bu da onların; tıpkı tavuz kuşunun kuyruğu gibi, tüylerin ve kılların aksine bilinçli bir şekilde ve akıllıca işlenmiş aletler olduğunu gösterir. | TED | أثر الفؤوس اليدويه تطور ثوري في تاريخ البشرية أدوات صنعت لأداء وظيفه كما يسميه الداروينين إشارات اللياقة البدنية وهذا يعني، عروض و التي هي فعاليات مثل ذيل الطاووس، إلا أنه، على عكس الشعر والريش، الفؤوس اليدويه تصنع بوعي و ذكاء. |
fitness Merkezi Kompleksinin park alanındayız. | Open Subtitles | أنا في منطقة مواقف السيارات لـ (مركز اللياقة البدنية). |
Böylece temel fiziki seviyenizi yeterli bir düzeye getireceğiz. | Open Subtitles | هذه هي لذلك نحن نبني قاعدت اللياقة البدنية حتى تصل الى مستوى لائق |
Hatta burda şerif fiziki fitlikten çok kitaplara önem veriyor. | Open Subtitles | يا للجحيم , كما لو أن الشريف يهتم بمزيد من الكتب عن اللياقة البدنية |
fiziksel kondisyonda sınır... başarıyla başarısızlık, yaşamla ölüm arası demek. | Open Subtitles | اللياقة البدنية قد تشكل فارق بين النجاح والفشل الحياة والموت |
Bu soruları test etmede ilk adım olarak kişilerin fiziksel formları hakkında nesnel ölçümleri toparladık. | TED | كخطوة أولى لاختبار هذه الأسئلة، جمعنا قياسات موضوعية من اللياقة البدنية للأفراد. |
Değişiklik, polis adaylarının beş ay süren bir akademide uygunluk sınavını geçmek için yaklaşık 3 haftaları olduğu anlamına geliyordu. | TED | لقد عنى هذا التغيير أن لدى المجندين حوالي ثلاثة أسابيع من خمسة أشهر بالأكاديمية لاجتياز اختبار اللياقة البدنية. |
Federal mahkemeler, kadın ve erkeklerin fiziksel uygunluk testi programları için fizyolojik olarak aynı olmadıklarını belirtti. | TED | أوردت المحاكم الفيديرالية أن الرجال والنساء ليسوا متساوين فيزيولوجيًا من أجل دعم برامج اللياقة البدنية. |
İyi eğitilmiş kadınlar, genel uygunluk durumunda ve daha da önemlisi nasıl polislik yapacakları konusunda erkek meslektaşları kadar yetenekliler. | TED | أن النساء المُدرًّبات بامتياز تكن بنفس كفاءة نظرائهن من الرجال في اللياقة البدنية بشكل عام، وفي طريقة قيامهن بالعمل الشرطي بشكل خاص. |
Senin durum o kadar ilerlemiş, o kadar anlamsız bir yaratık olmuşsun ki ne zaman uğraşıp forma girmeye çalışsan bu duruma düşeceksin. | Open Subtitles | أنت حتى الآن تبدو كالمخلوق التافه الذي يُحاول أن يستعيد اللياقة البدنية هذا ما يحدث دائمًا ستصطدم دائًما بتلك المشكلة |
Polislerin işinde kondisyon önemlidir. | Open Subtitles | اللياقة البدنية هامة للغاية في سلك الشرطة، |