"الليل بأكمله" - Translation from Arabic to Turkish

• Tüm gece
• bütün gece
• tüm gecemi
• bir gece
• Bütün geceyi
• Tüm geceyi
• gece boyunca
• Bütün gecemi

Hızını bunlarla korumalısın. - Tüm gece buradayız.
يجب أن تحاذر لهذه الأشياء فأمامنا الليل بأكمله

Excaliboar kekleri. Tüm gece bunlarla uğraştım.
هذه الكعكات التي صنعتها طوال الليل بأكمله

bütün gece boyunca doğacak küçük kız kardeşimi görmek için bekledim.
انتظرت الليل بأكمله من اجل لقاء الطفل الجديد شقيقتي

bütün gece anılara yolculuk yapıp durduk.
الليل بأكمله كان مشية طويلة إلى زقاق الذاكرة.

Sadece bu parmağı seviyor bunu keşfetmem tüm gecemi aldı.
إنه يحب هذا الإصبع فقط و لقد استغرقت الليل بأكمله لإدراك ذلك

- Bütün bir gece sürse bile.
-حتى لو تَطلَب البحث عنها الليل بأكمله

Bilmiyorum, fakat Bütün geceyi hapiste geçirmesine izin veremeyiz.
لا أعرف، ولكن لا يجب ألا ندعها تقضي الليل بأكمله في السجن

Tüm gece çocuğu arıyorduk.
أمضينا الليل بأكمله في الخارج باحثين عن الفتى

Kostümün kusursuz olsun diye Tüm gece yatmadan onu dikti.
الذي قضى الليل بأكمله بحياكته لكي تحضي بالزي المثالي

Tüm gece, sabaha kadar rıhtımdaydım.
أمضيت الليل بأكمله حتى الصباح برصيف الميناء

Tüm gece süreceğini bilmiyordum.
لم اعلم اننا سنستغرق الليل بأكمله

Tüm gece sürse de biz üstün geleceğiz.
و سننتصر حتى لو اخذنا الليل بأكمله

bütün gece, başında yeni bir üniforma diktirdi.
جعله يعمل الليل بأكمله و حصل على زي جديد

Çocuk, bütün gece emniyetteki çocuk servisinde beklemiş.
مفقود. الفتى انتظر الليل بأكمله في المركز، لأجل خدمات الأطفال

Diğer oyundaki arkadaşlarımla birlikte bu oyunu almak için bütün gece sabahladık.
لقد قضيت الليل بأكمله في طابور من أجل شراء هذه اللعبة برفقة أصدقائي من لعبة أخرى

DVD hazırlamak tüm gecemi aldı. Sen benim arkadaşımsın.
قضيتُ الليل بأكمله في عمل الفيديو، أنت صديقتي

İnsanların vücudundan çıkan sineklerle ilgili bir şey bulmam tüm gecemi alabilir.
أنا ذاهبة لكي أبحث عن أي شيء يخص الذباب القادم من أجساد الناس يمكن أن يأخذ مني الليل بأكمله

Ormanda bir gece daha mı geçirmek istiyorsun?
لا تود قضاء الليل بأكمله هنا

Bütün geceyi bu soğukta dışarıda geçirseydin ne olacaktı?
أعنى ، ماذا لو قضيت الليل بأكمله فى الخارج فى هذا البرد؟

Ya soyunacak yada Tüm geceyi nezarette geçirecek. Bekleyin.
اما ان نقوم بهذا او نرسلها الى السجن وتقضي الليل بأكمله هناك, اتفقنا؟

Süslü püslü giyinmişsin ama beş para etmezsin. Bu sokaklarda sırılsıklam ne dolaşıyorsun? - Bütün gecemi sana ayıramam, Jonson.
اتريد ان تتشقلب معي ليس لدي الليل بأكمله يا جونسون انا