Gördükleri rahatsız ediciydi, bunlardan bir iki tane değil, ...yüzlerce vardı. | Open Subtitles | مارآه ليس دليلاً على وجود ثقب أو اثنين ولكن المئات منها |
- Bu şehirde ondan yüzlerce vardır. - 1267 tane. | Open Subtitles | ـ هناك المئات منها في الشوارع ـ 1267 افتح فمك |
Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yüzlerce hastanede görev alıyorlar. | TED | و يوجد المئات منها في مستشفيات الولايات المتحدة |
Kurumlarımızda hergün iyi bir hayatı güzel hayattan ayırma potansiyeline sahip yüzlercesi gerçekleşmektedir. | TED | هناك المئات منها في مؤسساتنا كل يوم لديها القدرة على التفريق بين الحياة الجيدة و الجميلة |
Burada yüzlercesi var. Nereden başlayacağımı bilemiyorum. | Open Subtitles | يوجد المئات منها لا أعرف من أين أبدأ |
Her mermi tek başına daha az güçlüdür ama onları makineli tüfeğe koyup yüzlercesini birden gönderebilirsin. | Open Subtitles | إذ تكون الطلقة منها أقل قوة , لكن يمكن وضعها في بندقية أوتوماتيكية لإطلاق المئات منها. |
Bu timsahlar nehir kenarlarındaki yuvalarına yumurta bırakır ve yüzlerce yavru burada yumurtadan çıkar. | TED | وفقست اعشاشها علي جانبي النهر واخرجت المئات منها في منظر هائل |
Çok iyi gidiyor, bunlardan yüzlerce yaptım. | Open Subtitles | إنه نضر يجب أن يكون كذلك لقد صنعت المئات منها |
yüzlerce kez yüzlerce insanı kovdum | Open Subtitles | حسنا,لقد أطلقت النار على المئات منها مئات المرات |
Çünkü bu banknotlardan herhangi birinden yüzlerce olabilir. | Open Subtitles | لانه من الممكن ان يكون هناك المئات منها على ورقه نقديه واحده. |
Bombalar kuruyor, yüzlerce dalgıç gemileri onları taşıyor. | Open Subtitles | إنه يصنع قنابل، المئات منها وسفت غطاسة لتحملهم. |
Nokta. Günde yüzlerce mesaj alıyorum. | TED | نقطة. أستلم المئات منها يوميا. |
Vücudun her yerinde yüzlerce delik izi var. | Open Subtitles | هناك علامات ثقوب صغيرة المئات منها... في كلّ أنحاء جسمها مثل عضّات الحشرة، ولكن أكبر |
Orada yüzlerce olabilir. | Open Subtitles | قد تكون هناك المئات منها في الداخل |
O zamandan beri yüzlercesi bulundu. | Open Subtitles | . منذ ذلك الحين , تم أكتشاف المئات منها |
Oh, Kelebek koyunda yüzlercesi var. | Open Subtitles | هناك المئات منها في خليج الفراشات |
Sayım devam ediyor ama yüzlercesi helak oldu. | Open Subtitles | نحن نواصل العد لكن المئات منها ماتت |
Evet, yüzlercesi var. | Open Subtitles | أجل ، لدى المئات منها |
Çünkü yüzlercesi var. | Open Subtitles | لان هناك المئات منها |
Arşivlerde daha yüzlercesi var. | Open Subtitles | هناك المئات منها في الأرشيف |
Her mermi tek başına daha az güçlüdür ama onları makineli tüfeğe koyup yüzlercesini birden gönderebilirsin. | Open Subtitles | إذ تكون الطلقة منها أقل قوة , لكن يمكن وضعها في بندقية أوتوماتيكية لإطلاق المئات منها. |