"المتبادلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • karşılıklı
        
    • Ortak
        
    Bu zırhlı otoburlar sıklıkla Iguanodon sürülerinin çevresinde bulunurlar muhtemelen karşılıklı korunma için. Open Subtitles آكل النباتات المدرع هذا غالبا ما يعيش بجانب قطعان الايجوندون غالبا للحماية المتبادلة
    Diğer yandan nükleer radyasyon ise protonların karşılıklı pozitif yükleri nedeniyle birbirlerini ittikleri atom çekirdeğinde oluşur. TED من ناحيةٍ أخرى، الإشعاع النووي، ينشأ في نواة الذرة، حيث البروتونات تتنافر بسبب الشحنات الموجبة المتبادلة من الطرفين.
    Pek çok göz teması veya karşılıklı bakış isterler. TED يحلو لهم الكثيرمن التواصل البصري أو النظرات المتبادلة.
    Görünüşe göre Yurtdışı Rus İstihbaratı, Ortak şifreli kodlarımızı kırmış. Open Subtitles من الواضح أن المخابرات الروسية كسرت بعض رموز تشفيرنا المتبادلة
    Birbirini önemsemek için Ortak sorumluluk. TED المسؤولية المتبادلة لرعاية بعضنا البعض.
    Tabii ki, insan nüfüsunun kendi karşılıklı yükümlülükleri vardır. TED وبالطبع فإن البشرية لديها التزاماتها المتبادلة
    Bütün gezegenlerin karşılıklı olarak korunması ve saldırganlığın tamamen yok edilmesi için bir organizasyonumuz var. Open Subtitles لدينا منظمة للحماية المتبادلة لجميع الكواكب ، وللقضاء الكامل على اي عدوان.
    karşılıklı güvenle çalışıyor olmamız, gözlerimi yaşarttı patron. Open Subtitles من المُفرح العمل في أجواء من الثقة المتبادلة ، أيها الرئيس
    Ike planının karşılıklı şüpheleri azaltacağını... ama Sovyet Askeri kapasitesinin üzerindeki perdeyi de kaldıracağı iddiasında bulundu. Open Subtitles زعم آيك أن خطته ستخفف من حدة الشكوك المتبادلة علاوة على أنها ستكشف النقاب عن الآلة العسكرية السوفيتية
    Bu gibi ortaklıklar karşılıklı güven gerektiriyor gibi görünüyor. Open Subtitles شراكات مثل هذه تبدو لتطلّب الثقة المتبادلة
    Çok güzel bir ilişki kuruyor olmalısın sağlam bir ilişkinin temellerinin karşılıklı güven ve dürüstlük olduğu düşünülürse. Open Subtitles لديك إمكانية إقامة علاقة رائعة ورؤية كيف تنشأ على أساس متين من الثقة المتبادلة والصراحة
    Tek sorun, karşılıklı faydalanacağımız şeyleri hesaplayabilmek. Open Subtitles حقاً السؤال هو ,إذا كنا قررنا علاقة المنفعة المتبادلة
    karşılıklı mutluluğa ve refahta ve zorlukta birbirine yardım etmeye ve teselli etmeye dayanır. Open Subtitles هو مقصود لبهجتهم المتبادلة والمساعده والراحه التى يعطيها بعضهم البعض فى الإزدهار والمصيبة
    Bu karşılıklı güvence antlaşması, imzalandığı tarihten itibaren iki yıl içinde, Fransa ile bir savaş olması durumunda, bu amaç uğruna, Majesteleri'nin 40.000 silahlı asker göndereceğini taahhüt eden bir yükümlülük içeriyor. Open Subtitles هذه المعاهدة المتبادلة تأكد على بما في ذلك واجباتهم
    karşılıklı güvene ve ihtiyatlı olmaya bel bağlıyoruz. Open Subtitles نحن نعول على الثقة المتبادلة وعلى القدرة على حمل المسئولية
    Ve bence karşılıklı olarak bundan faydalanabiliriz. Open Subtitles وأظننا قد نعثر على أرضية للمنافع المتبادلة هنا.
    Gaz ve toz battaniyelerini atmış olsalar da hala karşılıklı kütleçekimleriyle birbirlerine bağlıdırlar. Open Subtitles وقد أزالت عنها غطاء الغازات والغبار ولكنها ما زالت مرتبطة سوية بواسطة الجاذبية المتبادلة خاصتها
    Seninle karşılıklı suçlamalar yapmaktan gına geldi Kenny. Open Subtitles أنا سئمت وتعبت من رحلات الشعور بالذنب المتبادلة معك , كيني
    Bunlar, başkalarıyla olan Ortak deneyimlerinin bir parçası olarak edinilmiş anlamlardır. TED هذه هي المعاني التي يتم اكتسابها كجزء من خبراتهم المتبادلة مع الآخرين.
    İnanıyorum ki Ortak bir sorunumuz var. Open Subtitles أعتقد بأنّنا نشترك في المخاوف المتبادلة.
    Ortak çıkarlar için birbiriyle yaşayan canlılar demek. Open Subtitles الأشكال الحيّة تتعايش سوية من أجل المنفعة المتبادلة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more