"المتعلقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • ilgili
        
    • alakalı
        
    • nin
        
    • hakkındaki
        
    • in
        
    • ait
        
    • olanlar
        
    • konusunda
        
    • bağlı
        
    • ilişkili
        
    Soruşturmanın bilimle ilgili kısımlarıyla alakalı olarak ofise danışmanlık yapıyorum. Open Subtitles أقوم بتقديم المشورة للمكتب حول كل الأمور العلمية المتعلقة بالتحقيق
    Ve sonra uzay gemisiyle ilgili... sorunlar ve ben... çakıldım falan... Open Subtitles كان هناك بعض المشاكل المتعلقة بالمركبة الفضائية و أنا.. تحطمت السفينة
    Solaklığın, sosyopatlığı tetikleyici bir şey olduğu ile ilgili birçok söylence var. Open Subtitles يوجد الكثير من الاساطير المتعلقة بالعسر ربما تثير ردة فعل عند مختل
    Gazetede personellerle ilgili bir takım sorunlar olduğunu fark ettim. Open Subtitles لقد لاحظت ان هناك بعض المسائل المتعلقة بالموظفين في الصحيفة
    Peki, hayatı boyunca çocuğumuzla ilgili tüm kararları sen al. Open Subtitles حسنا, لم لاتأخذين انت كل القرارات المتعلقة بطفلنا مدى الحياة
    Hastanenin eğitim kısmıyla ilgili verilecek bütün kararlardan sen sorumlu olacaksın. Open Subtitles ستكون مسؤولا عن جميع القرارات المتعلقة بالقسم التعليمي في هذا المستشفى.
    İşte taşımanın özelleştirilmesi karşıtı bir mücadeleyle ilgili başka bir güzel makale. yine bir iletişim bilgisi yok. TED وهذا مقالٌ جيد آخر عن موضوع معارض لخصخصة الترانزيت والامور المتعلقة به وايضاً لا يوجد شيء متعلق بالحملة
    fikir ise, gazetelerdeki gibi örneğin... size ilgili reklamları gösteriyoruz. TED لكن الفكرة هي، مثل، في صحيفة يومية، كمثال، نعرض إعلانتنا المتعلقة بالموضوع.
    Laboratuvarda yaptığımız, dikkatle ilgili çoğu araştırmamız beyin dalgalarını kaydetmeyi içeriyor. TED ما نفعله في المختبر هو أن الكثير من الدرسات المتعلقة بالوعي تشمل تسجيلات للموجة الدماغية.
    Benzer şekilde, sosyal güvenlikle ilgili diğer sorunlar da internette popüler konular. TED وبالمثل ، العديد من القضايا الأخرى المتعلقة بالسلامة العامة هي موضوعات ساخنة على الانترنت.
    İlgili birimle ifade edildiğinde, inanılmaz derecede küçük. TED معبراً عنه بالوحدات المتعلقة هو صغير بصورة مذهلة
    Klasik ekonomi ile ilgili sorunlardan biri de tamamen gerçeklikle dolu olmasıdır. TED و أنا أعتقد ان احدى المشكلات المتعلقة بالاقتصاديات التقليدية هو بالطبع الانشغال بالواقع
    Ve eğer beyniniz gelecekle ilgili haberleri birleştirmede güçlük çekiyorsa, her zaman toz pembe gözlüklerinizi giyiyorsunuz demek. TED و إن تعطّل عمل الدماغ عن التقاط الأخبار السيئة المتعلقة بالمستقبل، ستدع مَشاهِدَكَ الوردية تخطر عليك بانتظام.
    Finans, ekonomi, siyaset ve toplumla ilgili fikirleri insanlar çoğu kez şahsi ideolojileri yüzünden çarpıtıyor. TED الأفكار المتعلقة بالمالية، والاقتصاد، والسياسة، و المجتمع، غالباً ما يتم تلويثها من قبل أيديولوجيات الناس الخاصة.
    Tamam, bu iyileşmeyle ilgili olan. TED حسناً، رائع. حسناً، هذه المتعلقة بالشفاء.
    Bu iklimle alakalı afetler ayrıca jeopolitik sonuçlar ve istikrarsızlık da yaratıyor. TED لدى الكوارث المتعلقة بالمناخ عواقب جيوساسية أيضاً وتُحدث عدم الإستقرار.
    Burada Bay Trippi'nin işleri ile alakalı fatura kesebileceğimiz saatler. Open Subtitles هذه ساعات الحساب المتعلقة بحساب السيد تريبى
    Pardon yetenekli motorlar, beyzbol hastalıkları hakkındaki öncü araştırmamda geride kaldım. Open Subtitles آسف، إنني أجهل في بحثي المتميز .أمراض المتعلقة بمهارات لاعبي البيسبول
    Chris Anderson: Uzun zamandır Netflix'in çok farklı yönleri beni etkiliyor ve şaşırtıyor. TED كريس أندرسون: منذ مدة طويلة لقد كنت مذهولًا ومندهشًا بالكثير من الأمور المتعلقة بنيتفليكس.
    yeni çalışmamın ilk 18 bölümüdür. Bu çalışma için 4 yılı aşkın bir sürede soy ağaçlarını ve onların nesline ait hikayeleri araştırdım ve kaydettim. TED ومن أجل هذا العمل، سافرت حول العالم لمدة أكثر من أربع سنوات لبحث وتسجيل سلالة الأنساب والقصص المتعلقة بهم.
    Dün gece olanlar hakkında soracağım bazı sorulara cevap verebilir misiniz? Open Subtitles هلا أجبتماني عن بعض الأسئلة المتعلقة بخصوص ليلة البارحة؟
    Kendine güvenmek konusunda söylediklerini anladım da beni buraya niçin davet ettiğine hala akıl erdiremedim. Open Subtitles لقد فهمت كل تلك الأمور المتعلقة بالثقة بالنفس و لكنى مازلت أفكر فى السبب الذى جعلك تدعيننى إليك هنا بالذات
    Günümüzde, güvenilir ipuçlarımızın çoğu önceki depremlerin ne zaman ve nerede gerçekleştiğine bağlı olarak uzun vadeli tahminlerden geliyor. TED اليوم، العديد من الدلائل الأكثر موثوقية تأتي من التنبوء على المدى الطويل، المتعلقة بـ أين ومتى حدثت الزلازل سابقاً.
    Şu anda, tütün endüstrisi tütün ile ilişkili tüm sağlık maliyetini haricileştiriyor.. TED حاليًا، تجسد صناعة التبغ كل التكاليف الصحية المتعلقة بالتبغ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more