Her hafta bir grup toplanıp eşcinsel sorununu görmezden gelenleri protesto ediyoruz. | Open Subtitles | كل اسبوع مجموعة منا تجتمع للإحتجاج على اولائك الذين يؤخرون قضية المثليين |
Yoksul ve eşcinsel çocuklar zorbalığa daha çok maruz kalıyor, hatta daha sonra eşcinsel olduğunu anlayan çocuklar tarafından bile. | TED | الأطفال الفقراء و المثليون من الأرجح أن يتعرضوا للتنمر حتى من قبل الأطفال الذين يصبحون المثليين أيضاً. |
Eğer bu karardan geri dönersek gey evliliğe bir adım daha yaklaşmış oluruz peki o zaman ben ailemin suratına nasıl bakarım? | Open Subtitles | إن منحناها هذا إن وضعنا هذا ستكون الولاية على بعد خطوة من زواج المثليين وإن فعلت هذا كيف سأتمكن من مواجهة عائلتي؟ |
Çünkü anladığım kadarıyla gey Amerikanların en çok istediği üç şey; orduya katılmak, evlenmek ve aile kurmak. | TED | لأنه حسب ما أعرفه، يبدو أن الأمور 3 التي يطالب بها المثليين الأمريكيين بشدة هي الانضمام إلى الجيش والزواج وتأسيس أسرة. |
- Dolayısyla bir gay'i iki kilometre öteden tanırım.- *Gleest* | Open Subtitles | مما يعني شيئا واحدا أنا شخص لدي رادار لكشف المثليين |
28 yaşındaki hukuk öğrencisi, Jonathan, LGBTQ hastalarından memnun olan ve LGBT hastaları konusunda uzmanlaşmış birini bulmak istediğini söylüyor. | TED | جوناثن، 28 سنة، طالب قانون، قال أنه يريد أن يجد شخصًا مرتاح لرعاية المرضى المثليين ومتخصص في الرعاية الصحية للمثليين. |
Ama geçen yıl, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı eşcinsel evliliği onaylar hale geldi. | TED | والسنة الماضية، رئيس الولايات المتحدة صرّح بتأييده لزواج المثليين. |
Tabii ki, Asya'da eşcinsel insanlar var, dünyanın her yerinde olduğu gibi. | TED | يوجد بالتأكيد العديد من المثليين في آسيا، مثلما يوجد العديد منهم في كل جزء من العالم. |
San Fransisco'da HIV üzerine çalışırken, bir çok eşcinsel göçmenle tanıştım. | TED | كأخصائية إجتماعية للمصابين بالإيدز في سان فرانسيسكو، قابلت العديد من المهاجرين المثليين. |
eşcinsel hakları mahkeme salonlarında değil, insanların kalpleri ve fikirlerinde kazanılabilir. | TED | لا يمكن تحقيق حقوق المثليين في قاعات المحاكم، ولكن في قلوب وعقول الناس. |
Örneğin, Kaliforniya Öneri 8 boyunca kilisem Kaliforniya'daki eşcinsel evliliklerle mücadele edebilmek için 22 milyon doların üstünde bağışa ulaştı. | TED | على سبيل المثال، خلال الاقتراح الثامن جمعت كنيستي مبلغ 22 مليون دولار لمحاربة زواج المثليين في ولاية كاليفورنيا. |
Transseksüel hareketi, gey başlangıcına kıyasla daha ilk adımlarında. | TED | حركة المتحولين جنسيًا، مازالت في البداية، مقارنة مع كيف بدأت حركة المثليين. |
Yani Barack Obama'nın tarihi başkanlığını kazandığı gece lezbiyen ve gey camiası en acı verici yenilgilerimizden birini yaşadı. | TED | ففي نفس الليلة التي فاز باراك اوباما بمنصبه التاريخي عانى مجتمع المثليين واحدة من أكبر خيبات الامل |
lezbiyen, gey ve biseksüel gençler, heteroseksüel yaşıtlarına göre intihara en az üç kat daha fazla meyilliler. Trans gençlerde ise bu oran neredeyse 6 kat daha fazla. | TED | المراهقون من المثليين والمثليات ومزدوجو الميل الجنسي، هم الأكثر ميلاً إلى الانتحار بثلاث أضعاف مقابل أقرانهم من المغايرين جنسياً، ومعدّل محاولات المراهقين المتحولين جنسياً للانتحار هي ستة أضعاف ذلك. |
gay ve transseksüel gençlere yardım eden bir evsiz barınağında çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل في منزل خيري يقوم بدعم ومساعدة المراهقين المثليين والمغايرين جنسياً. |
Etrafa bakıyorum ve diyorum ki "Aman Tanrım, ne kadar çok gay var! | TED | وأنظرُ حولي ، وأقول :" يا إلهي ، انظروا إلى كل هؤلاء المثليين! |
Bunu LGBT konusunda, kadınlarda ve beyaz olmayanlarda da gördüm. | TED | إذ رأيت هذه التصنيفات عند المثليين. والنساء وذوي البشرة الملونة. |
Geyler ve Lezbiyenler madencilere ve ailelerine destek oluyor. | Open Subtitles | المثليين جنسياً يدعمون عمّال المناجم وعائلاتهم |
Nijerya'da Eşcinseller taşlanarak öldürebiliyor ve sıkça linç ediliyorlar. | TED | أما في نيجيريا فإن المثليين و بحكم القانون يتم رجمهم حتى الموت أما الإعدام خارج نطاق القانون فقد أصبح شيئا عاديا |
Bu gayler, benim gibi insanlar, insan gibi muamele görmek istiyor. Ve bunun tamamı yazıya dökülmüş. | TED | هؤلاء المثليين ، إنهم مثلي ، يريدون أن يُعاملوا كمواطنين مكتملين وكل هذا مكتوبٌ بوضوحٍ هنا. |
Şeytan eşcinselleri hemen fark eder genelde. | Open Subtitles | عادةً لا يخطيء الشيطان في توقع العلاقات الجنسية بين المثليين |
Burası da benim gibi insanlara servis yapmayan homofobik pastanelerden biri. | Open Subtitles | هذا مجرد مخبز آخر يكره المثليين يحاول ان يرفض خدمة امثالي |
Elitlere karşıt, aşırı sağcı geylerden nefret ediyor ve çocukların okulda dua etmesini seviyor. | Open Subtitles | المناهضة بالحملة شارك للجميع ولسلاح للإجهاض ذلك ويحب المثليين, يكره بالمدارس الأطفال سيصلون متي |
Hayatımın çoğunda eşcinselliğin bir günah olduğu ve dolayısıyla bütün eşcinsellerin olumsuz etki yaptığı söylendi. | TED | طوال معظم حياتي، قيل لي أن المثلية الجنسية هي ذنب، وبالتالي، أن كل الناس المثليين لهم تأثير سلبي. |
Siz gaylerin heteroların ilişkilerini şu isimlendirmelerle baltalama olayınız da neyin nesi? | Open Subtitles | ما خطب الناس المثليين الذي يحاولون تخريب علاقات الناس المغاييرين بسبب ألقابهم؟ |
- Biz de heteroseksüeller kadar severiz! | Open Subtitles | ثمانية ! -حب المثليين جيد مثل .. اثنان.. |
Arkadaşım, lezbiyen gay, biseksüel, travesti, kuir ve sorgulayan insanlarla ilgili ne düşünüyor? | TED | كيف تشعر صديقتي تجاه المثليين والمتحولين جنسيًا والأشخاص الغريبين والمتشككين؟ |