"المجزرة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Katliam
        
    • Katliamdan
        
    • katliamın
        
    • katliamı
        
    • katliama
        
    • katliamla
        
    • katliamını
        
    • katliamda
        
    Katliam sırasında altı bilim adamı ile üç güvenlik görevlisinin öldürüldüğü doğrulandı. Open Subtitles تمّ تأكيد مقتل ستة علماء و ثلاثة من أفراد الأمن في المجزرة.
    Chivington'un anlattığı Katliam, herkesi ayağa kaldırdı. Open Subtitles تشيفينجتون يقفز على الجميع يتحدث عن المجزرة
    Tuvalın üstünde Katliamdan kaçmak için can atan bir kuş görünüyor. TED في أعلى اللوحة يومض طائر يحاول بيأس الهرب من المجزرة.
    Senyor Ruiz ve Montes olmasaydı bu Katliamdan asla haberdar olmayabilirdik. Open Subtitles تحت التهديد بمصير مشابه لمن قبلهم و لولاهم لربما ما كنا سمعنا بهذه المجزرة حمام الدماء هذا
    Dün bir katliamın ortasındaydın ve bugün de ünlü birinin öldürüldüğü yerdeydin. Open Subtitles لقد تصادف وجودك البارحة في موقع المجزرة .واليوم قُتل شخص معروف ماذا الذي يجري هنا؟
    Gelişme, 4 saatik katliamı değerlendirmek için fazlasıyla iddialı bir fikir. Open Subtitles التطور قد يكون فكرة كبيرة لما يعادل اربع ساعات من المجزرة
    Eğer gitmessen bu göç bir katliama dönüşecek. Open Subtitles إذا لم تذهب، سوف تقوم بتحويل هذه الهجرة الى المجزرة
    Bu dava cinayet, sakat bırakmak veya katliamla ilgili değil. Open Subtitles هذه القضية ليست عن القتل أو المجزرة أو التمثيل بالجثث
    Sırp hükümeti Katliam için bir rapor hazırladı. Open Subtitles شكلت الحكومة الصربية آنذاك لجنة لإعداد تقرير حول المجزرة..
    Katliam vizitten önce gelir, üç. Yaz bunu. Open Subtitles المجزرة تتفوق على الدورات يا رقم 3 اكتبي هذا
    Benimle birlikte görev yapan kimse Katliam günleriyle ilgili kesin bir şey hatırlamıyor. Open Subtitles لا أحد ممن كان معي لديه أي ذكرى راسخة من يوم المجزرة
    Ve bu Katliamdan sağ çıkmanın tek yolu kayıtsız şartsız teslim olmaktı. Open Subtitles والطريقة الأسهل للنجاة من المجزرة كان الإستسلام
    Tatlı çörek kutusundaki Katliamdan anlayabilirsin. Open Subtitles و انا واثق انك عرفت ذلك من المجزرة التي حصلت في علبة الدونات
    Ama Alicia nın teyzesine göre onlar Katliamdan sonra çok kısa bir süre berabermişler Katliamdan sonra çok kısa bir süre berabermişler... büyüdüklerinde ayrı yollara gitmişler Open Subtitles لكن كما تقول خالتها لقد بقوا على تواصل لفترة بسيطة بعد المجزرة وفيما يكبرون كل منهم ذهب في طريقه
    İşte o an katliamın sonuçlarının farkına vardım. Open Subtitles عند تلك اللحظة أصبحت مدركا لنتائج المجزرة
    katliamın tüm sebebi sadece bir emir... ama tüm kontrol vali nin polislerinde idi... Open Subtitles قاد كل المجزرة ولكن من الذي كان المسيطر للشرطة هو الحاكم
    Araştırmaya yakın kaynaklar, şehir merkezindeki bu olayla çöldeki Broken Spoke katliamı arasında bir bağlantı olabileceğini belirtiyorlar. Open Subtitles صرحت مصادر قريبة من التحقيق أنه ربما يكون هناك علاقة بين ما حدث الليلة في وسط المدينة و بين المجزرة في الصحراء
    katliamı hatırlayamıyorsun çünkü sen birinci çemberdeydin ve senin için katiller ve etraflarında duranlar aynı çembere dahil. Open Subtitles لا يمكنك تذكّر المجزرة لأنه في رأيك القتلة و الذين حولهم ينتمون لنفس الحلقة
    Bana, blokta olan katliama rağmen elinde rapor edilecek hiçbir bilgi olmadığını mı söylüyorsun? Open Subtitles هل تـُـخبرني بأن المجزرة المروعة التي حدثت في المقاطعة لا تملك شيئاً عنها لتـُـخبرني به
    Sturgess'ten gelen '59 yılındaki o katliama yol açan şeyin. Serbest bıraktıkları bir şey. Open Subtitles شيء أتى من "ستورجيس" وسبّب المجزرة عام 1959
    Nasıl bir katliamla karşı karşıya olduğumuzu biliyor musun? Open Subtitles هل لديك أي فكرة عن كيف ستكون المجزرة التي سنتطلع إليها؟
    Bu katliamla birlikte ilk kez bir Tüylü tarafından öldürüldüğü düşünülen pek çok kişinin ardından daha fazla kişinin saldırıya uğrayacağı endişesi ağır basıyor. Open Subtitles هذه المجزرة هي المرة الأولى التي يشتبه فيها بعدة أشخاص قتلوا على يد مشعر واحد في حادث واحد
    I katliamını hatırlayamıyorum. Open Subtitles لا أتذكر المجزرة.
    O o katliamda ölen gerekirdi. Open Subtitles كان يجب أن يلقىّ حتفه في تلك المجزرة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more