Beyefendiler arasında yapılmış ufak bir anlaşma diyelim. Yüce Divan'la yaptığın da bu muydu? | Open Subtitles | أهذا ما تطلقه علي إتفاق مرتب مع المجلس الأعلي ؟ |
Eğer Yüce Divan onaylı bir saldırıysa... | Open Subtitles | ربما تم إقرار الأمر من قِبل المجلس الأعلي |
Yüce Divan'a kendin gidebilirsin. Anlaşman var. | Open Subtitles | بإمكانكِ الذهاب إلي المجلس الأعلي فلديكِ معاهدات معهم |
Yüksek Konsey'in Şansölyesine suikast düzenlemek suçundan tutuklusunuz. Onu kurtarmaya çalıştı. | Open Subtitles | أنتما متهمان بتصفية مستشار المجلس الأعلي لدينا. |
Yüksek Konsey'in adalet anlayışı sıradan değildir. | Open Subtitles | عدالة المجلس الأعلي ليست كعدالة النظام القضائي العادي |
Yüce Divan'ın da olayın içinde olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | هل تعتقد بأن المجلس الأعلي متورط بالأمر ؟ |
Böylelikle sen de onun peşinden gidip onu öldürecektin ve Yüce Divan da senin üstüne çullanacaktı. | Open Subtitles | لكي تقومِ بتعقبه ثم تقتلينه ثم يبدأ المجلس الأعلي بالنيل منكِ |
Hatta daha da iyisi, bunu Yüce Divan'a yaptırtacak. | Open Subtitles | والأفضل أن يتم الأمر من قِبل المجلس الأعلي |
Bugün bize bir şey olursa Yüce Divan da tüm ayrıntıları biliyor olacak. | Open Subtitles | إذا حدث لنا أي شيء اليوم .. المجلس الأعلي لديه كافة التفاصيل |
Yüce Divan, her gün her saat bununla mücadele ediyor. | Open Subtitles | المجلس الأعلي يخوض حروباً كل ثانية وكل يوم |
Yüce Divan ya da her ne diyorlarsa artık. | Open Subtitles | عن المجلس الأعلي أو أياً كان ما تسمونه |
Gerçekten mi? Yüce Divan'ın bundan haberi var mı? | Open Subtitles | هل يعلم المجلس الأعلي بشأن ذلك ؟ |
Sen ve Yüce Divan buna göz yummaya niyetli olabilirsiniz. | Open Subtitles | و المجلس الأعلي يعلم بذلك ويدعه يحدث |
Bununla "Yüce Divan"ı haberdar etme riskini almış oluyorsun. | Open Subtitles | تجازف بأن تلفت أنظار المجلس الأعلي |
Yüce Divan, güç oyunlarını onaylamaz. | Open Subtitles | المجلس الأعلي لا يقبل إلا بوجود الدليل |
Çocuğu Yüce Divan'dan korumak mı? | Open Subtitles | حمايته من المجلس الأعلي ؟ |
Ama bunu yapan Clive. Demektir ki Yüce Divan işin içinde. | Open Subtitles | لكن إذا كان (كلايف) فلا بد أن المجلس الأعلي |
Demek istediğim, az önce çok güzel bir yerdeydim, sonra bir anda Yüksek Konsey'in patronu ve onun muhafız grubu benim yerime girip, altını üstüne getiriyorlar. | Open Subtitles | أعني أني كنت في مكان جيد وفجأة رئيسة المجلس الأعلي ومجموعة مراقبيها |
Yüksek Konsey önünde seni savunabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أدافع عن قضيتك أمام المجلس الأعلي |
Yüksek Konsey'in muhafızına saldırdın ve hapsettin. | Open Subtitles | تهاجم أحد أعضاء المجلس الأعلي تحتجزني |
Ona Yüksek Konsey deniyor ve herkes oraya kabul edilmez. | Open Subtitles | إنها ليست جمعية إنه يدعي المجلس الأعلي |