Şu an birçok Anonymous üyesi hükümetin misillemelerinden korktukları için saklanıyorlar. | Open Subtitles | الآن , العديد من الأعضاء المجهولين هم يختبئونَ بسببِ الخوف من الانتقام من الحكومة. |
Onların müritlerinin olması, bizimse yani herkes Anonymous olduğunu söyleyebilir. | Open Subtitles | و كونهم حصريين تماما, و نحنُ , أنت تعرف , أي شخص يستطيعُ أن يقولَ أنّه من المجهولين, |
Bir Anonymous'lu bir keresinde şöyle demişti. | Open Subtitles | أحدُ المجهولين قال : لقد كانت جيّدة لمرّة واحدة. |
Anne grubun adı "isimsiz alkolikler" "alkolik olduğunuzu garsona söyleyin" değil. | Open Subtitles | امي انها مجموعة المدمنين على الكحول المجهولين 217 00: 12: 02,592 |
Yüz binlerce anonim sıradışıyı, bunun gerçekleşmesi için çok sıkı çalıştıran şeydi. | TED | هي ما جعل مائة ألف من المميزين المجهولين يعملون بجهد لتحقيق ذلك. |
Artık Quahog'a kuş gribini getiren o Meçhul ve değersiz kişiler olmayacağız. | Open Subtitles | لن نكون مجرد هؤلاء المجهولين اللاشيء.. الذين جلبوا إنفونزا الطيور إلى كوهوج. |
Saldırıyı, Anonymous'tan ayrılan bir grup üstlendi. | Open Subtitles | لأنَّ مجموعةٌ إنشقتْ حديثاً من المجهولين قد تبنتْ هذا الإختراق |
Messies Anonymous toplantısına yetişmeye çalışmıyor. | Open Subtitles | بماذا تفكرين؟ انها لا تلاحق بعض المجهولين. |
, bunlar "Anonymous" denen hacker çetesinin tehditleri. | Open Subtitles | تهديدات من عصابة قراصنة كمبيوتر, يسمونَ أنفسهم "المجهولين". |
Bence bu düzen Anonymous'ın kökenidir. | Open Subtitles | أنا أعتقدُ أنَّه كانَ الأصل الذي يشرحُ طبيعةَ "المجهولين". |
Anonymous tarafından azarlanmayla başa çıkabiliyordu ki bu da durumu ilginçleştirdi, meydan okuma haline geldi. | Open Subtitles | هذا يعني أنَّه يستطيعُ التعاملَ مع أنَّه يوبخ بواسطة المجهولين, ًو هذا جعل الموضوع ممتعٌ جدا, لقد أصبحَ الموضوع تحدي إلى حدٍ معين. |
Anonymous takip eden insanlar, 'Beyaz-Milliyetçi'lerin peşinden giden bir grup var duydun mu? ' ve | Open Subtitles | الناس التي تلاحظ "المجهولين", ترى هذه المجموعة التي تدعى "المجهولين" تسعى خلفَ تلكَ الأمّةِ البيضاء و تقول: |
"Hey, baksana, Anonymous bir tür aktivist organizasyon olmalı." diyorlar | Open Subtitles | "أوه , هاي , انظر , "المجهولين" يجبُ أن يكونوا منظمة ناشطة" |
Beş yıldır bu organizasyonu yönetiyorum, 50 bin kayıtlı üyesi ve birçok isimsiz aktivist vardı. | TED | لقد قدت هذه المنظمة لخمس سنوات، وكان هناك 50.000 عضو مسجل بها والكثير من النشطاء المجهولين. |
inançlarından dönmesini istediklerimiz isimsiz insanlar değil. | Open Subtitles | نحن لا نسعى خلف ثُلّةٍ من الأشخاص المجهولين |
Sağ salim eve ulaşabilmemiz için ter döken mazotlu Goliath'ıyla ha bire şehri turlayan isimsiz kahramanlardan biri misiniz? | Open Subtitles | بوب، أنت واحد من المجهولين من رجال ونساء الذين يكدحوا في الشوارع |
Bu hareketi başlatan; arkasındaki anonim sıradışılardı. | TED | ما ينتج الحركة هم الناس المجهولين والمميزين في الخلف. |
Beyaz Saray'daki anonim yüksek memurlardan birinin. | Open Subtitles | من احد صغار موظفيك المجهولين في البيت الابيض |
Vicdanın Meçhul Babaları yok etmek istiyor, aklın da tavsiyede bulunuyor. | Open Subtitles | ان ضميرك يتمني ان يقيل الاباء المجهولين انصحك بالاسباب: |
Meçhul Babalar hayatta, Muhafızlar Ordusu ayakta, ordu seferber edildi, savaş devam ediyor ve biz kaybettik. | Open Subtitles | الاباء المجهولين علي قيد الحياه وبصحه جيده الحراس غير مصابين باذي والجيش محتشد هناك حرب نحن نخسرها |
Devam et, kaderim İsimsizler'in kapısında beni bekliyor. | Open Subtitles | تابعي التحرك، فمصيري ينتظرني على باب المجهولين |
Deniz aşırı ülkelerde, bilinmeyen insanların arasında seyahat ettim ben. | Open Subtitles | لقد سافرت بين الناس المجهولين فى اراضى ما بعد البحار |
15 dakika içinde başlayacak bir Adsız Alkolikler toplantısı var. | Open Subtitles | . لديها اجتماع مدمنى الخمر المجهولين سيبدء بعد ربع ساعة. |
"İsimsizlerin mezarlarının mührü açıldığında... " | Open Subtitles | عندما يصبح معبد المجهولين فارغاً |
Bu tahta kumaş alaşımını tabutları genellikle belediyeye sahipsiz ve yoksulları gömmeleri için satıyoruz. | Open Subtitles | تجد رواجاً عند شرطة المقاطعة لدفن المجهولين والمعوزين |