"المحّار" - Translation from Arabic to Turkish

    • istiridye
        
    • ıstakoz
        
    • midye
        
    • kabuklu deniz
        
    Mahalle sakinleri beni istiridye toplarken bulmuş. Open Subtitles بعض المحلين وجدوني بينما كانوا يبحثون عن المحّار.
    Buraya gelenlerin çoğu ya ahtapot yakalamaya gelir ya da balık ve istiridye çiftçiliği için. Open Subtitles معظم الدّخل يكون من هنا. إمّا أن يأتي من اصطياد الأخطبوط, أو من الأسماك و زراعة المحّار.
    Mango acı soslu kurutulmuş istiridye. Open Subtitles -هذا المحّار المحمر مع صلصة المانجو
    Benim Lorrain, bir buçuk dakikada 12 ıstakoz soyabilir. Open Subtitles زوجتي (لورين) تستطيع أن تقشر درزن من المحّار في دقيقة ونصف.
    Reece, aslında ıstakoz iyiydi. Open Subtitles (ريس) بصراحة المحّار كان طعمه لذيذ.
    Ayrıca midye kabukları takı ve süs eşyası olarak da popülerdir. TED صدف المحّار شائع أيضًا في تجارة الزخارف كمجوهرات ومن أجل عرضها.
    Beni daha çok bilgilendirmelisin. Lütfen onlara kabuklu deniz hayvanlarına elerjik olduğumu söyle. Open Subtitles أرجوك، أطلعيهم أنّ لديّ حساسيّة من المحّار
    Bu kısımlarda atıfta bulunduğu "İstiridye Binbaşısı"? Open Subtitles ) الرائد المحّار" كما يطلقوا" عليه في البلدة
    Sen, ben biraz istiridye. Open Subtitles لي ولك... بعض المحّار.
    Anlamak için ağ üzerine çok sayıda yavru midye koyduk. TED لاكتشاف ذلك قمنا بوضع الكثير من صغار المحّار على شبكة.
    Güney Çin Denizinde, balıkçılar fosilleşmiş midye kabuklarını geniş mercan yataklarını kazarak toplamak için büyük çaba sarfettiler. TED في بحر الصين الجنوبي يذهب الصيادون لجمع أصداف المحّار المُتحجرة عن طريق الحفر في مناطق واسعة من الشعب المرجانية.
    Bazılarımız kabuklu deniz hayvanı yemez. Ama tavuğu hepimiz severiz. Open Subtitles بعضنا لا يأكل المحّار لكن جميعنا نحب الدجاج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more