"المخالب" - Translation from Arabic to Turkish

    • pençeler
        
    • pençeleri
        
    • Pençe
        
    • pençelerin
        
    • pençesi
        
    • Pençeli
        
    • pençelerini
        
    • pençelere
        
    • yaralamak
        
    • pençelerle
        
    • patiler
        
    • tırnaklar
        
    • pençelerimi
        
    • Kıskaçlarını
        
    Pürüzlü yüzeyler için de olsa, hayvanlar pençeler ekliyor. TED وللأسطح الخشنة، تضيف الحيوانات المخالب.
    Ve ben onun üzerinde yürürken baktım ki barı tutan ellerim gözüme ilkel pençeler gibi görünüyorlar. "Çok acayip," dedim kendi kendime. TED شعرت بثقلي على الجهاز، وشعرت أن يداي يشبهان المخالب البدائية التي تقبض على القضيب.
    Ama bu korkunç pençeleri, ...korkunç dişleri ve korkunç çenesi olan yaratık kimdi? Open Subtitles من يكون هذا المخلوق ذو المخالب المخيفة و أسنانه الفظيعة في فكيه الكريهين؟
    Uzun pençeleri ve güçlü ön ayaklarıyla, kazı makinesi gibi. Open Subtitles المخالب الطويلة و القائمتان الأماميّتان القويّتان جعلت منها آلة حفّارة
    Bu Pençe izleri bir kediye ait değil, ya da bir maymuna veya bize aşina gelen herhangi bir yaratığa ait değil. Open Subtitles آثار المخالب تلك ليست لقطة ليست لقرد، ليست لأي مخلوق نعهده
    pençeler bir şeyi delmek için, patlatmak için ve tutmak için uygun ama pençelerin uçları yakalamayı zorlaştırıyor ve tehlikeli olabilir. TED تُعدّ المخالب مثاليّة للثقب والتنقيب والتعلُّق، لكنّ نهايتها تجعل الإمساك صعبًا، وخطرًا بشكلٍ محتمل.
    İlaçlanmış şarabımız fena değildir, kartal pençesi ve ayı mesanesi sıkılarak dolduruldu. Open Subtitles ان جميع مخدراتي فعالة لقد أضفت بعض المخالب والكبد وجراد البحر
    pençeler derimin altına giriyor ve etlerimi parçalıyor. Open Subtitles المخالب تتسلل تحت جلدي ثم تمزق طريقها للخارج
    "Seçilmiş Olan" demir pençeler hakkında çok önemli bir ders aldı. Open Subtitles تعلم المختار درس مهم عن المخالب الحديدية
    keskin pençeler ve parlayan gözlerle. Başarı, sağgörü, açıklık, değişim. Open Subtitles ذات المخالب الحادة والعينان اللامعتان النجاح، الرؤيا، الصفاء، التحول
    Tüyleri dövme yapacağız, ondan sonra da sanırım pençeleri dikebiliriz. Open Subtitles نستطيع أن نوشم هذه الريش, ثم سنقوم بزرع بعض المخالب
    Ama eğer dinazorların ellerine bakacak olursanız mesela velociraptor'un pençeleri olan s.per fiyakalı bir eli olduğunu görürsünüz. TED ان نظرت الى ذراع الديناصور من فصيل فيلوسيرابتور والتي هي رائعة الشكل مع المخالب
    Bir sonraki adım ayağa dikenleri ve pençeleri ekleyerek, kuru yapıştırıcıya uygun hale getirmektir. TED الخطوة التالية هي صنع أصابع متوافقة، ومحاولة إضافة المخالب والأشواك ووضعها من أجل مواد لاصقة جافة.
    Bu arada, Madagaskar'daki aye-aye maymunları gibi bazı primatların tekrar edindikleri pençeleri var, çok uzun olan bu uzantıları TED في الوقت نفسه، فإنّ بعض الحيوانات الرئيسيّة، مثل الآيآي المدغشقريّ، لديها القدرة على إعادة اكتساب المخالب.
    Emin değilim ama,Pençe işaretli ve savaş boyalı, bir şeyler giymek. Open Subtitles أنا لست متأكدة إذا كان إرتداء علامات المخالب أو دهانات الحرب هي الطريقة الصحيحة
    Kusursuz bir uçuş gerektiren bu kavgalar pençelerin kullanılmasıyla zirveye ulaşır. Open Subtitles هذه المعارك تتطلب طيراناً محكماً وتبلغ الذروة عادة بعرض المخالب
    Patoloji uzmanları, yaralarınızın bir tür hayvan pençesi tarafından oluşturulma ihtimalinin olduğunu belirtti. Open Subtitles أخبرني الأطباء أن جروحك على الأرجح بسبب أحد المخالب الحيوانية
    Katillerde muhtemelen bahçe aleti falan vardı, şu Pençeli gibi olanlardan. Open Subtitles قاتلنا يجب ان يكون لديه نوعا ما من ادوات الحديقه. انت تعلم احد هذه المخالب ربما
    Ayılar pençelerini hem kazmak için hem de savunma için kullanırlar. TED تستخدم الدببة المخالب للحفر والدفاع عن نفسها.
    Madem öyle, sanırım bütün iş pençelere kaldı. Hayır, ben ciddiyim. Open Subtitles إذن أظن أن المخالب ستقوم بالعمل
    pençeler yaralamak, dişler parçalamak üzere. Open Subtitles لأن المخالب ستشرط والأسنان ستمزق
    RF: Ve bu pençelerle yüzeylere tutunma işini gerçekten iyi yapıyorlar. TED إنهم يفعلون ذلك جيداً, بتمسكهم بالأسطح بهذه المخالب
    patiler beyaz çizgiye. yukarı. Open Subtitles المخالب على الخط الأبيض الذيول الى الأعلى
    Koşmak, zıplamak, tırnaklar, süper duyu, birçok doğa üstü özellik. Open Subtitles الركض ، القفز ، المخالب ، والسمع القوي يبدوا ابعد من حدود التميز
    Pekâlâ, pençelerimi çekiyorum. Open Subtitles ‫حسناً، المخالب ستتأكد من الأمر
    Kıskaçlarını da unutmamak gerek. Open Subtitles ناهيك عن المخالب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more