Kaçıranlar beş saat önce Coyome geçidinin 30 km ötesindeydi. | Open Subtitles | المختطفون ذهبوا الى سهل شيليكوت على بعد 20 ميلاً من كويام،منذ 5 ساعات |
Kaçıranlar iki saat sonra tekrar aradılar .Tanrıya Şükür, | Open Subtitles | المختطفون إستدعوا إثنان بَعْدَ ساعات، يَشْكرُ الله، |
Kaçıranlar diyor ki, eğer çok endişelenirsen beni öldüreceklermiş. | Open Subtitles | يقول المختطفون إنك إن بالغت في القلق فسيقتلونني |
Benim aksime adam kaçıranların çoğu geri zekalıdır. | Open Subtitles | كما تري, علي خلافي أغلب المختطفون بلهاء. |
Echelon protokolü olmadan izi sürülemez. kaçıranların iz sürücüyü tespit edebilmeleri için 2 yol var. | Open Subtitles | ثمّة طريقة واحدة فقط ليعرف المختطفون بأمر جهاز التعقّب |
Eğer basın bunun haberini alırsa, Fidyeciler panikleyebilir. | Open Subtitles | اذا اشتبهت الصحافة أو السلطات بشئ... قد يضطرب المختطفون. |
Para için insan kaçıran birisi kurbanının elinde olduğunu kanıtlamaya çalışır. | Open Subtitles | المختطفون الذين يريدون المال يتصلون بالعائلات ليثبتوا ان لديهم الضحية |
Çünkü sonra söylediği şeyi onu Kaçıranlar bilemezdi. | Open Subtitles | الشيء الذي المختطفون لَمْ يَكنْ ممكناً أَنْ يَأخُذَ معروفَ. |
Kızı Kaçıranlar fidye istemek için tam da adamına çattı. | Open Subtitles | المختطفون بالتأكيد إختاروا الفتاة الخطأ من أجل الفدية. |
Adam Kaçıranlar çoğunlukla fidye talep eder, öyle değil mi? | Open Subtitles | المختطفون دائماً ما يطالبون بفدية، أليس كذلك ؟ |
Ambarda hareketlilik ve silahlar var. Kaçıranlar olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | هناك حركة بالمخزن وأسلّحة من المفترض أنّهم المختطفون |
Tabii Kaçıranlar adamın işinde kötü olduğunu bilmiyorsa. | Open Subtitles | . ما لم يكن المختطفون لا يعلمون بأنه كان يكافح |
Kaçıranlar parayı bölüştükten sonra bir daha asla grup olarak bir araya gelmediler. | Open Subtitles | بعد أن وزع المختطفون المبلغ النقدي لم يجتمعوا مجدداً كمجموعة أبداً |
Kaçıranlar geri döner ve daha fazla para karşılığında ona asıl bebeği satarlar. | Open Subtitles | المختطفون يلتفون و يبيعون له إبنه لكن مع المزيد من المال |
Kaçıranlar sizi aradı mı? | Open Subtitles | هل حاول المختطفون الإتّصال بك؟ |
Şefi Kaçıranlar siz olmalısınız, biz... | Open Subtitles | لا يمكنك أن تخدعني ...لابد أنكم المختطفون ، نحن |
Bak, çocukları kaçıranların bilmesi gereken her şey gazetede çıkan görgü tanığı raporunda vardı. | Open Subtitles | أنصت، كلّ ما يحتاجه المختطفون التأكّد أنّ كان هناك شاهد عيان في تقرير الصحف |
kaçıranların bizimle temasa geçmelerini bekleyeceğiz, sonra da sigorta şirketini devreye sokacağız | Open Subtitles | ننتظر حتى يتصل بنا المختطفون ثم أحصلي على شركة التأمين المعنية |
Evet. ve biz kaçıranların Rus olduklarını düşünüyoruz, ayrıca askeri taktikler kullandılar. | Open Subtitles | نعم نعتقد أن المختطفون روس و يستخدمون تخطيطا عسكريا |
Fidyeciler kızın arabasını yolun dışına itmişler. | Open Subtitles | {\pos(195,225)} والآن قام المختطفون بإجبارها على إيقاف سيارتها بالطريق |
Birini bu şekilde kaçıran kişiler zeki, sabırlı ve dikkatli olurlar. | Open Subtitles | المختطفون المفترسون مثل هذا المجرم هم أذكياء |
Çikolatalı süt rüyaları kaçırılma temasıyla kesildi. | Open Subtitles | لقد حرمه المختطفون الأشرار من أحلامه السعيدة |