Evet, bu doğru. Pederle beraberken yağda pişmiş seviyorsun. | Open Subtitles | نعم, هذا صحيح مع القس أحببت البيض المخفوق |
yağda yumurta yapmayı düşünmüştüm, ama anımsama işini düşününce kreplerin daha iyi olacağına karar verdim. | Open Subtitles | لقد فكرت ان أعد لك البيض المخفوق لكن بسبب تلك الذكرى و كل شيء ظننت ان الفطائر خيار أكثر أمنا |
Chick, ses pedalına dikkat et. çırpılmış yumurta o. | Open Subtitles | احذر من الدواسة الثقيلة, إنها للبيض المخفوق. |
Sen de bunu biliyordun çünkü kolundaki çizgiler şapkasındaki çırpılmış yumurtalarla uyuşmamış mıydı? | Open Subtitles | و أنت علمت ذلك لأن الأشرطه على أكمامه لم تطابق البيض المخفوق الذى على رأسه؟ |
Ya da yeterli miktarda çoklu karıştırıcınız olmadığı için yeterli milkshake mi satamıyorsunuz? | Open Subtitles | أو أنّك لا تبيع ما يكفي من الحليب المخفوق لأنّك لست بحاجة لخلاط؟ |
Laktoz intoleransı*mı geçiren İmmunizin ilacı için de teşekkürler. Artık bu milkshake'i içebilirim. | Open Subtitles | بفضل حبوبه لتحمل اللاكتوز أستطيع شرب هذا المخفوق |
Siyah bıyıklı balinanın algılaması zayıfmış. | Open Subtitles | أعتقدُ أنّ الحوت الأسود المخفوق لا قلب له |
Omlet ve yanında sosis mi? Salam ve haşlanmış yumurta mı? | Open Subtitles | البيض المخفوق مع بعض النقانق لحم وبيض مطبوخ جيدا ؟ |
O yağda yumurtaların üzerine birçok şarkı yazılmış. | Open Subtitles | كثير من الأغاني كُتبت عن ذلك البيض المخفوق |
Oğlumun nişanlısı ağzının payını almak üzere. Lezzetli bir yağda yumurtayla. | Open Subtitles | سأثبت لخطيبة ابني أنها مُخطئة عن طريق تقديم بعض البيض المخفوق اللذيذ |
Konuklarımızdan bazıları yağda yumurtanızın kokusunu almış ve bize de yapabilir mi diyorlar. | Open Subtitles | بعض ضيوفنا شموا رائحة البيض المخفوق الذي تصنعينه وكانوا يتسائلون هل يُمكنكِ صنع البعض من أجلهم أيضاً ؟ |
Bana yağda yumurta yapmayı öğretmeni çok isterim gerçekten. | Open Subtitles | أحب أن تأتي لتعلميني كيف أصنع البيض المخفوق |
yağda yumurtalar yeterince iyi. | Open Subtitles | جودة البيض المخفوق كانت كما هي دائما ً |
Neyse, bu sabah otelde çırpılmış yumurta siparişi verdim. | Open Subtitles | حسنا، هذا الصباح، وسألت عن البيض المخفوق في الفندق، |
Bilirsin bacaklarının arasındaki çırpılmış yumurta. | Open Subtitles | أتعرف، البيض المخفوق المقلي بين السيقان... |
O çırpılmış yumurta yapar mıydı? | Open Subtitles | هل تجيدُ صنع طبق البيض المخفوق ؟ |
Arada bir "milkshake" falan da denemelisin. | Open Subtitles | يجب عليك تجربة الحليب المخفوق كل بعض المرات قليلا |
milkshake'ini üstüme döken çocuğa güldüğün gibi. | Open Subtitles | وذلك الطفل أسقط الحليب المخفوق علي وأنت فقط تضحك |
Ama benimle bir milkshake içmeye gelmeni istiyorum. | Open Subtitles | و لكنني أريد أن تأتي معي الان لكي نتناول بعض الحليب المخفوق |
Beklediğim gibi siyah bıyıklı balina benim için çok külfetli. | Open Subtitles | كما توقعت، الحوت الأسود المخفوق عبء كبير عليّ |
Eğer tezgahta bir saat kadar bırakırsan kremalı süt gibi içebilirsin. Ama dikkatli ol! | Open Subtitles | إذا تركتيها في العراء لمدة ساعة فسيمكنك شربها مثل الحليب المخفوق |
Barmen, altı milkşeyk. Dondurması az olsun. | Open Subtitles | أيها النادل ، 6 أكواب من الحليب المخفوق و لا تزد من الآيس كريم |