Ama bu uzaylı yaratık yanlış takıma bulaştı. | Open Subtitles | لكن هذا المخلوق الفضائي عبث مع الفريق الخطأ |
Kahrolası yaratık şeyini kaydettim. | Open Subtitles | لقد سجلت حادثة المخلوق الفضائي كله |
Bu yaratık videosuyla alaklı. | Open Subtitles | إنه بشأن فيديو المخلوق الفضائي |
Evet. uzaylı karbondan mı yapılmıştı yoksa silisyumdan mı? | Open Subtitles | أجل، هل المخلوق الفضائي أساساً من الكاربون أم السيليكون؟ |
Bart ve uzaylı arkadaşımız binlerce kilometre uzaktadır şimdi. | Open Subtitles | بارت وصديقه المخلوق الفضائي بعيدون بآلاف الميلات الآن |
ET, uzaydan gelen yaratık. | Open Subtitles | إي تي ، المخلوق الفضائي |
Hala uzaylı muhabbeti mi? | Open Subtitles | هل مازلنا في موضوع المخلوق الفضائي.. ؟ |
uzaylı geçen iki Cuma gecesi de aynı yerde Springfield ormanında ortaya çıktı. | Open Subtitles | ظهر المخلوق الفضائي في نفس المراعي بـ(سبرينغفيلد) في ليلتي الجمعة السابقتين. |
Bir uzaylı görünmek istemez, Martin. Çalıştır saksıyı. | Open Subtitles | لا يرغب المخلوق الفضائي في أن يكون واضحًا للعيان، فكر يا (مارتن) |
Burada bir uzaylı var. | Open Subtitles | لدينا المخلوق الفضائي هنا |