| Korkunç şeylerin yalanımın cezası olduğunu varsayacağım. | Open Subtitles | سوف أفترض أن هذه الاشياء المخيفه هي عقوبه على الكذب |
| Şöyle bir şey duydum Korkunç bir kadın varmış. | Open Subtitles | سمعت ذلك بشكل مفاجئ هنالك تلك المرأه المخيفه .. |
| Merhaba Korkunç dondurucu sis. | Open Subtitles | مرحباً، ايتها السحب المُجَمِّده المخيفه. |
| Yetkililer bu korkutucu davada sizlerin yardımına güveniyor. | Open Subtitles | انهم مازالوا بحاجه لمساعدتكم فى هذه القضيه المخيفه |
| "Ormanitanimayaçalisiyorduk. korkutucu, süpheli seslerle doluydu, korkuyordum. | Open Subtitles | كنا على وشك الدخول للادغال وكانت مملوءه بالاصوات المخيفه و المثيره للريبه |
| Aşık olduğum korkutucu, profesyonel suçluya ne oldu? | Open Subtitles | ما الذي حدث لتلك المجرمه المخيفه المحترفه التي وقعت بحبها؟ |
| Biraz ürpertici, şöyle tehlikeli havada bir müziğe ihtiyacımız var. Başla. | Open Subtitles | حسناً ، نحن بحاجه لبعض الموسيقى الخطيره المخيفه هنا |
| bu küresel komplonun tüyler ürpertici hikayesini anlatacak. | Open Subtitles | سيخبر الحكايه المخيفه لهذه المؤامره العالميه |
| Özür dilerim. Yalan söylememeliydik ama bazen anne ve babalar çocuklarını Korkunç şeylerden korumak isterler. | Open Subtitles | لايجب ان نكذب عليكم ، لكن في بعض الأحيان على الوالدين حماية أبنائهم من الأشياء المخيفه |
| Bu yüzden lütfen böyle Korkunç bir yüz ifade gösterme, abi. | Open Subtitles | لا تضعوا هذهـ التعابير المخيفه على وجوهكم |
| Çünkü ben tuhafım. Aptal bir yerel haber kanalındaki Bayan Korkunç Haberler Kuşağıyım. | Open Subtitles | لأنني نكته, انا مجرد السيده المخيفه في محطة الأخبار المحلية الغبية |
| Bu Korkunç yere adımını attığında artık geri dönüşü yoktur. | Open Subtitles | خطوة واحده إلى هذة الأرض المخيفه ، وحينها ليس هناك عودة. |
| O Korkunç boş bakışlarının bununla hiçbir alakası yok. | Open Subtitles | الامر ليس له علاقه بعادة التحديق المخيفه خاصتك |
| Ayrıca bütün bu göz korkutucu şeyleri sevdim. | Open Subtitles | اووه انا احب الاشياء المخيفه |
| Onlara ve tüyler ürpertici, minik çehrelerine karşı gittikçe kabaran bir nefret. | Open Subtitles | انا اتكلم عن كرهي لهم العنيف وبعض ملامحهم الصغيره المخيفه |
| Teşekkür ederim. ürpertici bir parti oyunu gibi geliyor bana. | Open Subtitles | إنها إحدى أنواع ألعاب- الحفلات المخيفه |