Ve bu sayede sanat yönetmeni içerisinden seçebileceği bir biçimler ve procesionlar paletine sahip oluyor. çünkü normalde sahne önü ve sahne arkası ile ayrılmış olan tiyatro çevresindeki kabuk özgürleştirilmiş oldu. | TED | وهذا يعني أن المدير الفني لديه الآن لوح يمكنه او يمكنها الإختيار منه بين سلسلة من النماذج وسلسلة من المواكب لأن ذلك السور حول المسرح محصورة عادة بين واجهة المنزل وخلفيته مساحات صارت حرة |
Esquire'ın o zamanki sanat yönetmeni, | Open Subtitles | ولذا لويس الذي كان المدير الفني ليغطيه |
Catco'nun sanat yönetmeni haber vermeden Yöentim Kurulu Başkanı'nın odasına gelmiş. | Open Subtitles | (المدير الفني لشركة (كاتكو بزيارة غير معلنة لمكتب رئيس مجلس الإدارة |
John Folger, Chelsea Rep'in yeni sanat yönetmeni. | Open Subtitles | هذا (جون فولجر)، المدير الفني الجديد لـ(تشيلسي ريب) |
- sanat yönetmeni aradı. | Open Subtitles | -لقد كان المدير الفني |