Sınıfta hikâyemi duyduktan sonra, Savcılar hiçbir zaman birine zarar vermek istemediğimi söyleyebildiler. | TED | الآن نعود إلى الصف، وبعد سماع قصتي، أدرك المدّعون أنني لم أرد إيذاء أي شخص. |
Dersin sonuna doğru, bizler serbest bırakıldıktan sonraki hayatlarımıza ilişkin planlarıımız hakkında konuştukça Savcılar heyecanlandı. | TED | وقرب نهاية الدراسة كان المدّعون متحمسين، حيث تحدثنا عن خططنا للحياة بعد إطلاق سراحنا. |
Federal Savcılar müvekkillerime karşı bir şey ispatlayamadılar. | Open Subtitles | المدّعون الفدراليون لم يثبتوا أى شئ على موكّلى |
Davacılar kötülüğün yargılanmasındaki adaletin birer simgesidirler, bu benim hayatı tanımlama şeklim. | Open Subtitles | المدّعون هم شخصيات يمرون بحكمهم على الشر ، لقد كان ندائي في الحياة |
Davacılar kötülüğün yargılanmasındaki adaletin birer simgesidirler, bu benim hayatı tanımlama şeklim. | Open Subtitles | المدّعون هم شخصيات يمرون بحكمهم على الشر ، لقد كان ندائي في الحياة |
Savcılar sana istifanı vermeni mi söyledi? | Open Subtitles | هَلْ أخبركِ المدّعون لِـ تقدّمَي إستقالتكَ؟ |
Savcılar ellerinden geldiği kadar kampla bağlantısı olan tüm SS mensupları hakkında soruşturma yürütüyordu. | Open Subtitles | المدّعون كانوا يتتبّعون "العديد من أعضاء "إس إس الذين يمكن أن يكون لهم إرتباطات بالمعسكر |
Savcılar büyük jüri soruşturması olup olmadığı konusunda yorum yapmadılar fakat davaya yakın kaynaklar senatörün bir yıldan fazla süredir soruşturma altında olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | المدّعون لا يريدون التعليق بشأن وجود هيئة محلفين كبرى لكن مصادر لها علاقة بالقضيّة صرحت بأن السيناتور تحت التحقيق - منذ أكثر من سنة ! |