"المد والجزر" - Translation from Arabic to Turkish

    • gelgit
        
    • gel-git
        
    • gelgiti
        
    • Tide
        
    • gelgitler
        
    • Akıntı
        
    • akıntılar
        
    • medcezirler
        
    • gelgitlerin
        
    • dalga
        
    • gelgitin
        
    • gelgitleri
        
    Ve böylelik "gelgit kadar bilinir" kategorisinden... Open Subtitles نحن ارقينا واصبحنا متوقعه حركاته ويمكن التنبؤ بها مثل المد والجزر
    Karayipler'de, gelgit hareketleri zayıftır. Open Subtitles هنا في البحر الكاريبي، حركة المد والجزر هيالأضعف.
    Her gelgit, dünyanın bir yerindeki deniz yaşamı için bir fırsat yaratır. Open Subtitles حركات المد والجزر تجلب الفرص لأشكال الحياة المائية في كل مكان في العالم.
    gel-git zamanı yunuslar akıntıyla sürüklenen avlarını izlemek için buralara kadar gelirler. Open Subtitles كما يأتي في المد والجزر ، فإنها تتحرك معها لتتغذى على الاسماك الصغيرة او الحبار الذي يسافر بالتيارات
    Bu gelgiti kaçırırsak gün ağarana kadar bir yere gidemeyiz. Open Subtitles اذا فقدنا المد والجزر فلن نتحرك حتى الصباح .
    - Kayda almıştım. - Açalım, evlat. Roll Tide. Open Subtitles حسناً انا اقوم بتسجيلها لوقت لاحق لنشغله يابني "المد والجزر حسناً من بعدك حسناً هارلي ماذا تعتقد حدث لبطاقتك؟
    Örneğin gemi kaptanlarının, limanlara güvenli şekilde girmeleri için, gelgitler hakkında bilgi edinmeleri gerekiyordu. TED فمثلا، احتاج قباطنة السفن إلى معرفة معلومات عن المد والجزر من أجل الرسو بأمان على الموانئ.
    Ve böylelik "gelgit kadar bilinir" kategorisinden... Open Subtitles نحن ارقينا واصبحنا متوقعه حركاته ويمكن التنبؤ بها مثل المد والجزر
    Ve kurnaz babunlar gelgit dalgalarının uzmanı haline gelmişler. Open Subtitles والسعادين الماكرة صاروا خُبراء في المد والجزر.
    Büyük Set Resifi ömrü boyunca, günde iki kez eksiksiz bir kabarmayla başa çıkmak zorunda, ayın ritminin neden olduğu resifteki gelgit baskın ve çekilmesine rağmen. Open Subtitles مرتين في اليوم ، والحياة على طول الحاجز المرجاني العظيم عليها التغلب على الثَوَرَان الشامل, يسبب إيقاع القمر من المد والجزر الفيضان و استنزاف الشعاب المرجانية.
    Yavru mercanlar oluşturdular, gelgit akıntısı başlatınca uzaklara yayıldılar. Open Subtitles وهم يشكلون صغار الشعاب المرجانية, عند التقاط تيارات المد والجزر, ينتشروا على مسافة بعيدة وواسعة.
    Global gelgit şablonlarına dayanan bir denklem bulmuştu ve belirli bir sayı dizisine kafayı takmıştı. Open Subtitles جاءت بهذه المتتالية مستندة إلى انماط المد والجزر العالمية، وكانت تركّز اهتمامها على هذه المتتالية بعينها.
    Denizaltının burada olduğu gece ultra düşük gelgit varmış. Open Subtitles فى الليلة التى كانت فيها الغواصة هنا المد والجزر منخفض للغاية
    Oluşan gel-git kuvveti tüm sistemi paramparça edebilir. Open Subtitles قوة المد والجزر الناتجة ستمزق النظام قطعاً
    gel-git gücü bu gezegeni parçalıyor. Open Subtitles قوة المد والجزر الناتجة ستمزق هذا الكوكب قِطعاً
    Ay'ın okyanuslarımız üzerindeki gel-git etkisi gibi... Open Subtitles تماماً كما يصنع القمر المد والجزر العظيم في محيطاتنا،
    Onlar da gelgiti kullanmayı öğrenmişler. Open Subtitles هم أيضاً تعلموا العمل على المد والجزر.
    Tide ve peyote* ile kesildiği için yakıyor, evlat! Open Subtitles وهذا هو لأنه قطع عليه مع المد والجزر وبيوت وابنه!
    Burada, adalar arasındaki gelgitler o kadar sıkışık ve su hareketi o kadar güçlüdür ki, buz oluşamaz. Open Subtitles هنا, حيث تيارات المد والجزر محاصره بين شواطئ الجزر تكون حركة المياه قوية للغاية .بحيث لا يتمكن الجليد من التشكل
    Akıntı var. Kıyıya vurur zaten. Open Subtitles المد والجزر قادم سيقوم بتنظيف كلّ شئ
    Yoğun sis ve güçlü akıntılar yüzünden denizde sürüklendikleri anlaşıldı. Open Subtitles بسبب الضباب الكثيف وقوة المد والجزر.. يُظن إن البحر جرفهم بعيداً
    Okyanuslar ve medcezirler. Open Subtitles المحيطات و طريقة حدوث المد والجزر
    Kasım ayındaki yarım ay. Küçük gelgitlerin zamanı. Open Subtitles يشير هذا الهلال في نوفمبر بأنه وقت المد والجزر الخفيف.
    ve gel-gitten elde edilen dalga gücü oldukça az bilinir. Open Subtitles وبعد ذلك, هناك وسائل طاقة المد والجزر والأمواج الغير معروفة.
    Donmuş deniz yüzeyi gelgitin oluşturduğu basınç sırtları ve çatlaklarla dolu. Open Subtitles سطح البحر المتجمد مُوسّمٌ بنتوءات إجهاد وصدوعٌ تشكلت بفعل عمليات المد والجزر المتغيرة
    Bir Carolina adasının gelgitleri ve bataklıkları yanında yavaş yavaş büyüdüm. Open Subtitles لقد نشأت ببطء ، إلى جانب المد والجزر والمستنقعات في بجر جزيرة كارولينا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more