| Geri dönüp Yaşlı kadını bulmaya çalışacağım. | Open Subtitles | سوف أرجع للمعسكر وأوحاول العثور على المرأه العجوز |
| İyi, Yaşlı kadını getirin. Zaten ölmek üzere. | Open Subtitles | جيد, قيد المرأه العجوز .انها عمليا ميته, على اى حال |
| Yaşlı kadını duydun. | Open Subtitles | لقد سمعتى المرأه العجوز |
| Senin omuzların yük taşımamalı Yaşlı kadın. | Open Subtitles | لا يجب أن يتحمل كتفك هذا الحمل الثقيل أيتها المرأه العجوز |
| Senin omuzların yük taşımamalı, Yaşlı kadın. | Open Subtitles | لا يجب أن يتحمل كتفك هذا الحمل الثقيل أيتها المرأه العجوز |
| Ev arkadaşı Aimee yaşlı kadının dün gece Summer'ın giydiği kıyafetlerin aynısını giydiğini söylüyor. | Open Subtitles | زميلتها ايمي تقول هذه المرأه العجوز ترتدي ما كانت زميلتها سمر ترتديه الليله الماضية |
| Yaşlı bir kadını taş mezara diri diri gömecek miydin? | Open Subtitles | أكنت ستدفن المرأه العجوز حية في قبر من الصخر ؟ |
| Yaşlı kadını bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد المرأه العجوز |
| Yaşlı kadını öldürmen lazım. | Open Subtitles | يجب ان تقتل المرأه العجوز. |
| Onu sen buldun. Yaşlı kadın annesiydi. | Open Subtitles | انت وجدته المرأه العجوز كانت والدته |
| Yaşlı kadın birinci katta oturuyor. | Open Subtitles | المرأه العجوز تسكن على اليمين اولا |
| Yaşlı kadın şey derdi... Phillippe. | Open Subtitles | "المرأه العجوز كانت تدعونى "فيليب |
| Yaşlı kadın bu yüzden mi böyle bir şey yaptı? | Open Subtitles | لهذا فعلت المرأه العجوز ذلك؟ |
| Tüm gece eğlendiğim o yaşlı kadının aslında Paul McCartney olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | وتأكد لي بأن المرأه العجوز كانت معي طوال الحفلة "لقد كان حقا "بول مكارتني *شاعر ومغني وموسيقي بريطاني* |
| Yaşlı bir kadını taş mezara diri diri gömecek miydin? | Open Subtitles | أكنت ستدفن المرأه العجوز حية في قبر من الصخر ؟ |