Kanserin Son aşamasına gelmiş birini daha önce hiç görmüş müydün? | Open Subtitles | هل سبق وان رأيت شخصاً يعاني من المراحل النهائية من السرطان؟ |
Teknik izleme sabit disklerindeki veri kurtarma işleminin Son aşamasına gelindi. | Open Subtitles | تسجيلات الكاميرا في القرص الصلب هي في المراحل النهائية لاسترداد البيانات. |
Yolda gelirken, kanserin Son aşamasına gelmiş bir oda dolu adam gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت جميع الغرف لأشخاص في المراحل النهائية من السرطان في طريقي لهنا |
Yücelme gerçekleştiğinde, Son kısımlarda fiziksel vücuda ihtiyaç duyulmuyor. | Open Subtitles | عندما يحصل الإرتقاء طبيعيا الجسم المادي لا يعد ضروريا في المراحل النهائية |
Eğer kanserinin Son safhalarındaysa hareket halinde değildir. | Open Subtitles | من الاجدر القول، إنه إذا كان في المراحل النهائية للسرطان فأنه لا يتحرك |
Ayrıca plaj köyünün üzerinde olduğu araziyi almak için de Son aşamadaymış. | Open Subtitles | هو ايضا كان فى المراحل النهائية من شراء الارض قرية الشاطىء. |
Bunlar Son dönemlerinde sana yardımcı olacak bazı yerel tesislerin broşürleri. | Open Subtitles | هذه منشورات من عدة مراكز محلية يمكنها أن تسهل عليك قضاء المراحل النهائية. |
Bunlar Son günlerinizdeki hasta bakımına yardımcı olacak birkaç tesisin broşürü. | Open Subtitles | هذه بعض الخيارات لمراكز تساعد في العناية بمرضى المراحل النهائية. |
Bugün aramıza yeni katılanlar veya Son yılına girenler, hepinize sesleniyorum. | Open Subtitles | لكل الطلاب الملتحقين حديثا بنا لأول مرة وللطلاب الذين في المراحل النهائية |
Nehire yatırımlar yaptık ki bunlar ilk orijinal MAPSlarda yapılmıştı ve şu anda dunyadaki en iyi kano,eskimo kayağı ve kürekçilik alanı yaratmanın Son aşamalarındayız. | TED | لقد استثمرنا في النهر الذي تم الاستثمار فيه بالأصل في برامج الـ إم أي بي إس الأول، والآن نحن في المراحل النهائية لتطوير أرقى مكان في العالم لرياضات قوارب الكانو والكاياك والتجديف. |
Çünkü bence Cassandra Spender bu deneylerin Son aşamaya geldiğinin canlı kanıtı. Kendisi ilk başarılı uzaylı-insan melezi. | Open Subtitles | لأن أعتقد منفق كاساندرا يمثّل المراحل النهائية هذه التجارب؛ بأنّها قد يكون الأجنبي الناجح الأول حسنا جدا / هجين إنساني. |
Büyümenin Son evrelerinin kanıtı işte burada. | Open Subtitles | هنا الدليل على المراحل النهائية للنمو |
Testin Son aşamasındayız, senatör. | Open Subtitles | نحن في المراحل النهائية للإختبار |
Prototip Son test aşamasında. | Open Subtitles | النموذج في المراحل النهائية للإختبار |
Son aşamalarda kurban dakikada sadece bir ya da iki kere nefes alır. | Open Subtitles | "في المراحل النهائية" "ستتنفس الضحية مرة أو اثنتان في الدقيقة" |
Son evreye geçtik. Zamanımız tükeniyor. | Open Subtitles | إنه في المراحل النهائية الوقت ينفذ منا |
Son konuşmaları yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن في المراحل النهائية |
- Son evreye geçtik. | Open Subtitles | إنه في المراحل النهائية |